AKP-MHP yönetiminin kısa süre içinde Meclis’e getirmeyi de planladığı 9’uncu Yargı Paketi’nde tek adam rejimine karşı eleştirileri ‘etki ajanlığı’ adı altında mahkemelere sürükleyip hapse atmayı içerdiği ortaya çıktı
AKP-MHP-Hüdapar koalisyonunun hükümeti eleştirenleri hedefe koyup ‘yeni tip casusluk’ tanımlaması ile ‘etki ajanlığı’ adı altında hapsetme politikasını devreye sokmak istedikleri ortaya çıktı. 9. Yargı Paketi’nin ayrıntılarında ‘etki ajanı’ adı altında yeni bir suç oluşturulduğu belirlendi.
8. Yargı Paketi’nin kanunlaştığı Meclis’te, 9. Yargı Paketi olarak tanımlanan yeni kanun teklifine ilişkin görüşmelerin yasama yılı bitmeden tamamlanması bekleniyor. AKP’nin Meclis’e sunmaya hazırlandığı 9. Yargı Paketi’nin taslağına göre, Türkiye’de “yeni tip casusluk” suçları oluşturularak yeni düzenlemelere gidilecek.
“İstihbarat mücadelesi” kapsamında düzenlenecek yeni tip “etki ajanlığı” ülkenin ekonomik, toplumsal ve kamu düzenini bozanlar da bu kapsamda değerlendirilecek.
9. Yargı Paketi’ndeki düzenlemelerden biri de Türkiye aleyhinde propaganda yapılmasına alan açtığı savunulanlar için “etki ajanlığı” kavramı. “Etki ajanlığı” Türk Ceza Kanunu’na (TCK) girecek ve TCK’da tarif edilen “casusluk”, “ajanlık” tanımına yeni bir kavram olarak “etki ajanlığı” da eklenecek. Bazı hukukçularda bu düzenlemeyi ”yeni tip casusluk” suçu diye nitelendiriyor.
Buna göre, devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları aleyhine yabancı bir devlet veya organizasyonun stratejik çıkarları veya talimatı doğrultusunda Türkiye vatandaşları veya kurum ve kuruluşları ya da Türkiye’de bulunan yabancılar hakkında araştırma yapan veya yaptıranlar hapis cezası ile cezalandırılacak.
İstenen hapsedilecek
Paket hükümetin işaret ettiği herkesin hapsedilebileceğini ortaya koyuyor.
Söz konusu “etki ajanlığı” olarak tartışılan madde düzenlemesinin gerekçesinde, “Devletin iç veya dış siyasal yararına yönelik olarak gerçekleştirilen bazı faaliyetlerin cezalandırılması kabul edilmektedir. Bu kapsamda iktisadi, mali, askeri, milli savunma, kamu sağlığı, kamu güvenliği, kamu düzeni, teknolojik, kültürel, ulaştırma, haberleşme, siber alan, kritik altyapılar ve enerji gibi diğer yararlar da devletin iç veya dış siyasal yararları kavramı içinde kabul edilecektir. Dolayısıyla bu gibi yararlar aleyhine gerçekleştirilen faaliyetler de suçun konusunu oluşturabilecektir” ifadesi dikkati çekiyor.
9. Yargı Paketi ile getirilmesi planlanan yeni suçun gerekçesi ise oldukça muğlak. Buna göre, 5237 Sayılı Kanunda “Devlet Sırlarına Karşı Suçlar ve Casusluk” suçlarının düzenlendiği, ancak bu düzenlemenin ”Belge ve bilgi temini veya açıklanması dışında devletin güvenliği ile iç veya dış siyasal yararları aleyhine olacak şekilde gerçekleştirilen diğer faaliyetler bakımından herhangi bir yaptırım öngörülmemiştir” denilerek yetersiz olduğu belirtilirken yeni getirilecek maddeyle “diğer faaliyetler” adı altında yeni bir suçun kabul edilmesi öngörülüyor.
9. Yargı Paketi’ ayrıca mükerrer (tekrar eden) suçlar için de koşullu salıverme getiriyor. Buna göre, ikinci defa tekerrür halinde işlenen suçtan dolayı mahkum olanlardan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının otuz dokuz yılını, müebbet hapis cezasının otuz üç yılını, birden fazla süreli hapis cezasına mahkumiyet halinde en fazla otuz iki yılını, süreli hapis cezasında ise dörtte üçünün infaz kurumunda iyi halli olarak infaz edilmesi durumunda koşullu salıverilmeden yararlanabilecek.
Taslakta, 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 73’üncü maddesinde yapılan düzenleme ile soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olan hakaret suçu bakımında şikayet süresinin, her ne suretle olursa olsun fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren 2 yılı geçemeyeceği kaydedildi. Mevcut kanunda bu süre ise 6 ay olarak yer alıyor.
ANKARA