Düzgün Baba Cemevi Başkanı Sinan Kırmızıçiçek’e verilen 7 yıl 6 ay hapis cezasının onanmasını protesto eden Alevi örgütleri, siyasi parti ve hak örgütü temsilcileri, ‘Alevi toplumuna gözdağı’ vurgusu yaptı
Düzgün Baba Cemevi Başkanı Sinan Kırmızı Çiçek’e katıldığı eylem ve etkinliklerden dolayı “örgüt üyesi olmak” suçlamasıyla verilen 7 yıl 6 ay hapis cezasının Yargıtay tarafından onanması Dersîm’de yapılan açıklama ile protesto edildi.
Düzgün Baba Cemevi’ndeki açıklamaya, Cemevi yöneticileri, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Milletvekili Ayten Kordu, DEM Parti Halklar ve İnançlar Komisyonu Eş Sözcüsü Yüksel Mutlu, Demokratik Alevi Dernekleri Eş Genel Başkanı Kadriye Doğan, Emek Partisi Dersîm İl Başkanı Ergin Tekin, Dersim Baro Başkanı Fatma Kalsın, pirler ve analar ile çok sayıda yurttaş katıldı.
Açıklamayı yapan Düzgün Baba Cemevi Başkan Yardımcısı Musa Demirtaş, Alevi inancının siyasi iktidarlar tarafından baskı, ötekileştirme ve asimilasyon politikalarıyla karşı karşıya kaldığını vurgulayarak, “Devlet ziyaretgâhlarımızı ocaklarımızı zapturapt altına almak istemektedir. Buna karşı mücadele eden yöneticilerimize ise cezalar verilmekte ya da mülteci yaşama itilmektedir” dedi.
Kaymakam tehdit etmişti
Kırmızıçiçek’in Nazimiye Kaymakamı tarafından sanal medya hesabından fotoğrafı paylaşılarak “Sana ve uzantılarına devletin gücünü göstereceğiz” denilerek tehdit edildiğini hatırlatan Demirtaş, “Düzgün Baba Cemevi Başkanı Sinan Kırmızıçiçek’in haksız ve hukuksuz bir şekilde yargılandığı ve toplamda 7,5 yıl ceza verilen dosyası Yargıtay 3. Dairesi tarafından onanarak kesin hükme bağlanmıştır. Bizler haksız ve hukuksuz bir şekilde verilen bu cezayı kabul etmiyoruz. Sinan Kırmıziçiçek’e verilen ceza Alevi inancına tahammülsüzlüğün ifadesidir. Verilen ceza ile Alevi toplumuna gözdağı verilmek istenmektedir” ifadelerini kullandı.
Açıklamada konuşan Demokratik Alevi Dernekleri Eş Genel Başkanı Kadriye Doğan, Alevilere yönelik süregelen baskılara işaret ederek, “Biz Aleviler olarak birliğimizi, dirliğimizi, inancımızı yaşatmak için tarihsel olarak katliamlara uğradığımızı idrak ettik. Bütün bu bilinç ve idrakla örgütlenip birlik dirlik olma zamanımızın çoktan geçtiğini, birlik olmamızın elzem olduğu bir zamanı yaşıyoruz. Bugünlerde zindanlarla sadece biz Alevilere değil, özgürlük arayışında olanlara, anadil mücadelesi verenler, kadınlar, emekçiler, hak mücadelesi veren herkes korkutuluyor. Buna bütün gücümüzle karşı çıkacağız. Bütün Alevi toplumu ve örgütlerine sesleniyorum; bir olalım, diri olalım” diye konuştu.
Karar AİHM’ne taşınacak
Davayı başından beri takip ettiğini söyleyen Dersîm Baro Başkanı Fatma Kalsen, davada suçlamaya konu olan eylemlerin, Anayasa ve uluslararası sözleşmede güvence altına alınan temel hakların kullanımı olduğunu ifade ederek, yapılan eylemlerin kesinlikle yasadışı olmadığının altını çizdi. Kararı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşıyacaklarını vurgulayan Kalsen, “Yıllardır bu yargılama süreciyle başlayan bir hak mahrumiyeti var 8 yıllık bir dava süreci var. Biz bunun son bulmasını istiyoruz. Alevi inancı üzerinde yıllardır devam eden bir asimilasyon söz konusu. Yaşanan bu mağduriyetlerin bir an önce son bulmasını arkadaşlarının bir an önce serbest kalmasını istiyoruz” şeklinde konuştu.
Kırımızıçiçek’in cezasının onanmasının AKP’nin Alevilere yaklaşımın göstergesi olarak değerlendiren DEM Parti Halklar ve İnanlar Komisyonu Eş Sözcüsü Yüksel Mutlu ise “Dün katliamı anmak için bir aradaydık bugün de ne yazık ki böyle bir olay için bir aradayız. Üzgünüz AKP hükümetinin 22 yıllık iktidarı boyunca Alevilere dönük soykırım ve katliam politikasının, kültürel soykırım politikasını sürdürdüğünü biliyoruz” dedi.
DERSİM