Biri korucu dört kişinin tecavüzüne uğrayan ve şantajla tecavüze zorlanan genç kadın, ‘Ben artık korkmuyorum. Kadınların dayanışmasını görünce cesaret aldım’ dedi
Kadınlara karşı cinsel suçlarda yargının “cezasızlık” politikasını devreye koyması, “özel savaş politikalarının” bir parçası olarak değerlendiriliyor. Mêrdîn’in Derik ilçesinde Eylül 2023’te yaşanan olay, bu politikaların en somut örneklerinden biri.
Korucu Yakup Akyol ile arkadaşları Çetin Tag, Suud Çelik ve Harun Yılmaz’ın şantajla sistematik tecavüzüne uğrayan ve fuhuşa zorlanan 22 yaşındaki genç kadının yaptığı şikayet üzerine başlatılan soruşturmada, savcı beraat kararı verdi.
Korucu ve arkadaşlarının tecavüzüne uğrayan kadın, yargı sürecinde yaşadıklarını Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Ahmet Kanbal’a anlattı.
‘Tehdit edildim’
Yaşadıklarının etkisinden uzun bir süre çıkamayan ancak yeniden ayağı kalkmak için mücadele eden kadın, “Savcılık da zaten neden bunca sene konuşmadığımı sorguluyor. Savcılar aslında bölgeyi, adetleri, ailelerin yaklaşımlarını bilmeyen kişiler değil. Bu nedenle savcının yorumu saçma oldu. Ben bu şahıslar tarafından tecavüze uğramıştım, tehdit ediliyordum. Şiddet vardı, ölüm tehditleri vardı. Sürekli toplum içinde rezil etme, recm etme gibi tehditler vardı. Hatta bunlara karşı ben birkaç defa intihar girişiminde bulundum. Olacakları düşününce susmak zorunda kaldım. Eğer, yaşadıklarımı ilk gün anlatabilseydim bunlar yaşanmazdı. Keşke cesaretim olsaydı ama cesaretim yoktu. 4 ailenin birbirine girmesi en büyük korkularımdan biriydi. Kimsenin arkamda durmayacağını bile bile nasıl anlatabilirdim. Kolay bir şey değildi, zordu ve bir anda kendimi içinde buldum” ifadelerini kullandı.
Tecavüz failleri ile henüz lise öğrencisiyken tanıştığını ve taciz edildiğini belirten kadın, “Yakup Akyol benim okulumun servis şoförüydü. Yakup korucu olduğu için bazen gelemiyor, yerine Çetin Tag servisi kullanıyordu. Kendisini öyle tanımıştım. Suud Çelik’i ise hiç tanıyordum. Bu olaydan sonra kendisini tanıdım. Yakup ben liseye giderken, sözlü tacizlerde bulunuyordu. Bu kadar ileri gideceğini tahmin bile edemiyordum. Sözlü tacizleri nedeniyle anneme söylediğimde, annem kendisini uyarmıştı. Okul servisimi değiştirmek istemiştim” dedi.
‘Görüntülerle şantaj edildim’
Yakup Akyol tarafından tecavüze uğradığını ve tecavüz anına ait görüntüler ile tehdit edildiğini anlatan kadın, “Bu olaydan sonra Suud elindeki görüntüler ile bana şantaj yaparak başkalarıyla da birlikte olmaya zorluyordu. Kabul etmediğim zaman öldüresiye darp ediyordu. Yakup da aynı şekilde beni birçok kişiye sattı. Kim olduklarını bilmediğim kişilere sattılar beni. Muhtemelen arkadaşlarıydı. Korucu ve servisçi arkadaşlarıydı. Şahısları isim olarak bilmiyorum ama görsem tanırım” şeklinde konuştu.
‘Fuhuşa zorlanan bir tek ben değildim’
Genç kadın, tecavüz failleri tarafından fuhuşa zorlandığını ve fuhuşa zorlanan başka kadınların da olduğunu söyleyerek, “Son olarak beni Adana’da fuhuşa zorladılar. Ben suç duyurusu yapmadan önce beni alıp, Adana’ya götüreceklerdi. Ben tek değilim. Çok kadının başını yaktılar. Biri çıkıp konuşsa yeterli. Kimisi ailesi ile taşınmak zorunda kaldı, kimisi istemeye istemeye evlenmek zorunda kaldı” ifadelerinde bulundu.
‘Adalete olan inancım zedelendi’
Savcılığın “rızası vardı” ifadelerine tepki gösteren kadın, emniyette verdiği ifadenin de değiştirildiğini söyledi. Kadın sözlerine şöyle devam etti: “Rızam olsa, neden bilincimi yitirmiş şekilde bir videom çekilsin ki? Rızam olsa tehdit mesajları neden olsun? Tecavüz sonucu hamile kaldım, Suud Çelik çocuğu aldırmamı istedi. Ama savcının işine böyle geldi ki, oraya ‘rızam olduğu’ yönünde bir ibare eklediler. Tutuklamayı bile onlara ağır gördü mahkeme. Bu şekilde karar verilmesi adalete olan inancımı zedeledi. Ben susmak zorunda kaldım ama cesaretimi toplayınca konuştum. Konuşmak zorundaydım.”
Kadın dayanışmasından güç aldım
Yaşadıklarının basına yansımasının ardından birçok kesimden destek gördüğünü ifade eden kadın, dayanışmanın kendisine güç verdiğini belirtti. “Arkamda kadınların olduğunu görünce mutlu oldum. Ailem de bu şekilde arkamda olsaydı, bugün bu durumda olmazdım” diyen kadın, faillerden hukuki olarak hesap sorulmasını istedi.
‘Artık korkmuyorum’
Kadın sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Kadınların dayanışması bana güç verdi. Birileri benim için ayağa kalkmış dedim. Er ya da geç bir sonuca varacağım. Şimdi eskisinden daha güçlüyüm. Yanımda olan insanlar var. Dimdik ayaklarımın üzerinde durmama az kaldı. Er ya da geç bugün olmasa da yarın hesabını soracağım. Bu insanlar şu an rahat rahat geziyor, işlerini yapıyorlar. Bunlara kimsenin sessiz kalmaması gerekiyor. Ben artık korkmuyorum. Kadınların dayanışmasını görünce cesaret aldım. O yüzden korkmuyorum.”
HABER MERKEZİ
Savcı korucunun da dahil olduğu sistematik tecavüzde ‘rıza var’ dedi