İhraç edilen hekimlerin özel hastanelerde çalışmasını engelleyen yasa tasarısını protesto eden SES ve TTB, “Sizin torbanıza inat, bizim torbamızda direniş var” diyerek tasarının geri çekilmesini istedi.
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri (SES) ve Türk Tabipleri Birliği (TTB), ihraç edilen hekimlerin özel hastanelerde çalışmasını engelleyen yasa tasarısının geri çekilmesi talebiyle Ankara Kuğulu Park’ta bir araya geldi.
Hekimler, “6 yıllık emeğimizi torba ile çöpe atamazsınız “, “Çalışırken ölmek, öldürülmek istemiyoruz” dövizleri yanı sıra ” Eğitim ve çalışma hakkımız engellenemez” yazılı pankart açtı. Eyleme; Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Genel Sekreteri Metin Bakkalcı, İnsan Hakları Derneği (İHD) üyeleri, Veli Saçılık, Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri Mithat Sancar, Habip Eksik, Semra Güzel ile CHP Milletvekili Servet Ünsal destek verdi. Hekimler, “Direne, direne kazanacağız” , “Biji berxwedana bijijka” sloganları atıldı. Polis tarafından ablukaya alınan eylemde, Kürtçe slogan atılmaması yönünde uyarılar yapıldı.
‘Yasa geri çekilsin’
TTB Merkez Konseyi Başkanı Sinan Adıyaman, “Biz yıllardan beri sağlıkta şiddetin önlenmesi için yasa çıkarılmasını istiyorduk. Biz OHAL ile ihraç edilen sağlık emekçilerinin işlerine dönmesini, güvenlik gerekçesiyle mesleği yapmaları engellenen, eğitim hakkı engellenenlerin haklarının verilmesini beklerken daha da antidemokratik bir torba yasası getirildi” sözleriyle konuşmasına başladı.
Yasayı “acımasız” şeklinde niteleyen Adıyaman, şöyle devam etti: “Yasayla ilgili görüşmek için Meclis önünde oturma eylemi yaptık, muhalefet ve iktidar partisiyle görüştük. Hepsi bize destek verdi, hatta AKP’li milletvekilleri de bize destek verdi. Hatta utançlarından başlarını eğiyorlardı; ama tasarıyı geçirdiler. Antidemokratik olan herkesi açlığa mahkum eden bu yasa için yeniden çağırıyoruz bu yasa geri çekilsin.”
‘Torbada AKP’nin engeli çıktı’
SES Eş Genel Başkanı Gönül Erden de, 30 Ekim 2018 tarihinde 6 AKP’li vekil tarafından bir torba kanununun sunulduğunu kaydederek, “Kanunu sunarken yine ‘müjde’ dediler. Tabi biz onların müjdelerinde ne olduğunu biliyorduk ve yine yanılmadık, şaşırmadık da. Çıka çıka torbadan çalışma hakkımıza, eğitim hakkımıza AKP’nin nefreti, engeli çıktı. Siyasi iktidar yeniden kendi eliyle bizlere şiddeti, OHAL’i, nefreti çıkardı. Biz de onlara diyoruz ki bizim torbamızda direniş ve mücadele var. Sizin torbanıza inat bizim torbamızda sevgi, emek, direniş ve barış var” diye konuştu.
‘Biat etmeyeceğiz’
Geçen hafta sağlıkta şiddeti önleme yasasının çıkarılmasını talep etmek için Kuğulu Park’ta olduklarını bu hafta da çalışma haklarına ilişkin aynı yerde olduklarını söyleyen Erden, şöyle devam etti: “Bu yasayla azıcık var olan çalışma hakkımızı da tamamen kandırıyorlar. Açlık ve ölümle yüz yüze bırakıyorlar. Biz bir kez daha söylüyoruz; size biat etmedik etmeyeceğiz. Suç işliyorsunuz. Bu yasa, Anayasa’ya, insan haklarına aykırı. Meclis’ten geri çekilinceye kadar emekçiler olarak mücadelemizi sürdüreceğiz. Geri adım atmayacağız.”
Hepimizin kavgası’
Psikiyatri uzmanlık eğitimi yaparken eğitim hakkı engellenen Mihriman Yıldırım da yaşadıklarına dair şunları söyledi: “Tıpta uzmanlık için bizler zorlu bir sınava giriyoruz. Sınav, çok zorlu uzun zaman alan bir durum. Bugün bu yasa ile hem çalışma hem de eğitim hakkımız engelleniyor. Ekmeğimizden, hayatımızdan yoksun bırakmalarına, işimizin elimizden alınmasına karşı şimdiye kadar direnmemiş olabiliriz; ama bugün buraya direnmek için geldik. Çalışma hakkını savunan ve direnişte olan Flormar, TARİŞ ve 3’üncü Havalimanı işçilerinin direnişini selamlıyorum ve bu kavga hepimizin kavgası diyorum. Buna karşı topyekun direniş ve mücadele etmek zorundayız. Bizim meselemiz sadece madde 5 değil. Ben işime geri dönmek psikiyatri asistanı olmak istiyorum.”
Kaynak: MA