Seçim çalışmaları kapsamında Şirnex’te halkla buluşan siyasetçi Leyla Zana, asla iradelerini teslim etmeyeceklerini söyledi
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi’nin (DEM Parti) seçim çalışmaları kapsamında Şirnex’te bulunan siyasetçi Leyla Zana, ilk olarak merkez ilçeye bağlı Dêrgul Beldesi’ni ziyaret etti. Belde girişinde DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, Şirnex Milletvekilli Nevroz Uysal Aslan, Zeki İrmez ve kalabalık partili grup tarafından karşılanan Zana, DEM Parti seçim bürosuna geçti.
Direniş kalesi Botan’dır
Burada kısa bir konuşma yapan Zana, “Direnişin kalesi Botan’dır. Hepimiz direnişi Botan’dan öğrendik” dedi. Sürecin önemine dikkati çeken Zana, “Bu dönemim hassasiyetini biliyorsunuz. Botan kendi başına bir örnektir. Dışarda olan kim varsa onlara seslenmelisiniz. Herkesin buraya gelmesi lazım. Zaman, Botan zamandır” diye konuştu. Zana, Dêrgul beldesindeki programının ardından kent merkezine geçti. Zana kent merkezinde önce DEM Parti İl Örgütünü ziyaret etti. Zana’yı DEM Parti il binası önünde yüzlerce kişi meşalelerle karşıladı. Halkla selamlaşan Zana, beraberindeki kitleyle Uludere Caddesi üzerinden yürüyüşe geçti. Ömer Kabak Meydanı’ndan Gazipaşa Mahallesi Yeni Çarşı Caddesi’ndeki seçim bürosuna yürüyen kitle, burada halay, slogan ve tezahüratlarla DEM’e destek verdi.
Şirnex şimdi daha çoşkulu
Leyla Zana, konuşmaya başlamadan önce beyaz tülbentli anneleri kitlenin önüne çağırdı. 1991 yılında Şirnex’e geldiğini ifade eden Zana, “O zaman geldiğimizde 18 kişiydik ve aralarında tek kadın bendim. Şimdi meydanlarda kadınların sayısını görüyorsunuz” dedi. Kadınların özgürleşmeden toplumun özgürleşmeyeceğini dile getiren Zana, “Şırnak 91’in sıcaklığıyla sizi selamlıyorum. Birlik ve beraberlikle selamlıyorum. Bu coşkunuz için teşekkür ederim. Bazıları diyor Şirnex, eskisi gibi coşkulu değil. Şimdi görüyorum daha da coşkulu” diye konuştu.
Seçimlerin kendisi gibi yaşı büyük insanlar için bir üniversite olduğunu vurgulayan Zana, “Gençler içinde ilkokuldur. Çünkü seçimler bizim için sadece belediye seçimi değildir. Seçimlerde, egemenlere karşı varlık ve yokluk mücadelesi veriyoruz. Bunun için kimse özgür irademize göz koymasın. Şirnex’i vermeyeceğiz. Şirnex bizim evimizdir. Şirnex bizim için çok önemlidir. Şirnex direniştir, Botan’ın sıcaklığıdır. Şirnex annelerin sıcaklığı ve özgürlüğüdür. Bunun için Şirnex’i kimseye vermeyiz” diye belirtti.
İrademizi asla teslim etmeyeceğiz
Zana, “Bizimle dalga geçiyorlar. Bizim, kendimizi yürütemeyeceğimizi söylüyorlar. Bugün bakanlarının yarısı Kürt’tür. Kürt aklı olmazsa hiçbir şey yapamazlar. Önce kendilerini yürütsünler sonra konuşsunlar. Bizim yolumuz 3’üncü yoldur. Hakikat yoludur. Buyurun onlarda gelsin bizim yolumuzda yürüsünler. Şirnex’ten sesleniyoruz. Dışarda yaşayanlar iradelerine sahip çıksınlar. Egemenler, Kürt halkını kendilerine köle olarak görüyorlar. Bizler kimsenin kölesi değiliz. 100 yıldır bizleri yok sayan bir politikaları var. Emeğimizi, toprağımızı, suyumuzu almışlar. Şimdi elimizde kalan tek şey irademizdir. Ona da göz dikmişler. Asla ama asla irademizi size vermeyeceğiz” diye konuştu.
Hırsızlar çalıyor halk eziliyor
Muhalefet ve iktidarın halka verebileceği bir umut ve vaadin kalmadığını sözlerine ekleyen Zana, şunları ifade etti: “Görüyorsunuz, muhalefetten bin bir farklı ses çıkıyor. Topluma verecekleri bir umut ve vaat yok. İktidar da aynı durumda. Bazı hırsızlarda işin içine girmiş işin kaymağını yiyor. Hırsızlar çalıyor halk eziliyor. Zehirli dilleriyle toplumu ayrıştırıyorlar. Yine birlik ve beraberlik diyen Kürtlerdir. İstanbul, Mersin bilmem nerede bize versinler diyorlar. Neden size verelim? Kime ne borcumuz var? Asıl sizlerin Kürtlere borcu var. Bir kere de siz Kürtlere verin. Her sıkışıklıkta size el atan Kürtlere bu sefer siz verin.”
DEM Parti bir ailedir
Devlet aklının Kürt halkı üzerinde sistematik inkar politikasına başvurduğunu hatırlatan Zana, sözlerine şöyle devam etti: “Bir kardeşi doyurup diğeri aç bıraktılar. Birini kendilerne çekip diğerini ittiler. Artık yeter. Sizin yalanlarınıza inanacak Kürt kalmadı. Kurdistan nüfusunun yarısı Türkiye metropollelerindedir. Halkımız, Kurdistan toprağı yetmediği için gitmedi. Devlet, onları göçe zorladırlar. Kürt halkının iradesini yok etmek için 50 yıllık plan yaptılar. Artık yeter. Her bir Kürt önce yanındakinin elini tutacak. Aile olacağız. En büyük ailemiz DEM Partisidir. Milyonlarca bir aileyiz. Kimseye karşı değiliz. Bizlerde bütün halklar kadar değerliyiz. Kimsenin üstünde ya da altında değiliz. Eşitiz.”
Ülkeyi çürüttünüz be
İktidara da seslenen Zana, “Ülkeyi çürüttünüz be. Yazıklar olsun. 70 yaşındaki insan ekmez kuyruğuna giriyorsa bu bir utançtır. Bu utanç, halklarımıza ait değil. Bu utanç bir avuç insanın herkesin rızkına göz dikmesinden kaynaklıdır. Vicdan diye bir şey var. Zulümden şikayet edip zulme göz yumanlara sesleniyorum. Bir işçi sadece kirasını ödeyebiliyor. Memur aldığı maaşın büyük bir bölümünü elektrik ve kiraya veriyor. Bunun sorumlusu bizzat ülkeyi yönetenlerdir. 15 yıl önceki söylemlerinize bir bakın. Ne vaatlerle geldiniz. Toplumu ne hale getirdiniz. İnsanlar açsa ve siz toksanız orada zulüm var. Bu insanların haklarını bütün bu ağır yüke rağmen biz savunacağız. Çünkü biz insanız” dedi.
“Yüreğimiz yanıyor” diyen Zana, sözlerini şöyle tamamladı: “Artık yüreğimiz yanmasın. Demokratik ve barışçıl bir şekilde çözüme ihtiyaç var. Birliğinize, ittifakınıza inanın. Kazanacağız. Eğer ömrümüz yetmezse çocuklarınıza inanın. Ama inanıyorum ki kazandığımızı görmeye ömrümüz yetecek. Olumsuz sözlere kulaklarınıza kapatın. Bizim olan olumlu konuşur. Olumsuz konuşan, bizden değildir.”
Yapılan konuşmaların ardından kitle Yeni Çarşı Caddesi’ndeki esnafları ziyaret etti.
Zana Qileban’da: Barışın yolu Abdullah Öcalan’dan geçer, elini tutun
Leyla Zana’nın bir sonraki adresi Qeleban (Uludere) İlçesi oldu. Partililer, Leyla Zana’yı Sêgirkê beldesinde konvoyla karışladı. Yüzlerce aracın eşlik ettiği konvoya halk da büyük ilgi gösterdi. Daha sonra konvoy şeklinde Qeleban ilçe merkezinde iftar verilen halı saha alanına geçildi.
Burada Zana’yı çiçeklerle karşılayan kitle sık sık, “Direne direne kazanacağız” sloganları attı.
Başkan Apo’nun elini tutun
Burada konuşan Zana, barış yolunun PKK Lideri Abdullah Öcalan’dan geçtiğini ifade ederek, “Sınırın sıfır noktasında Türkiye Devleti Cumhuriyetine seslenmek istiyorum, bu halk yüzyıllık çektiği acıya rağmen halen barışı haykırıyorsa, bu halk acısı ile baş edip güce dönüştürüp bütün kesimlere şefkatle yaklaşmadığını kimse inkar edemez. Bu halkın öfkesi yok, öfkesini bu kadim topraklarda halaya durduğunda öfkesini toprağına atıyor. Bütün coşkusunu, sevgisini, Umutlarını yarına diğer halklarla birlikte yaşam kurmak için sımsıkı tutunuyorlar umutlarına ve geleceği bu şekilde örmek istiyor. Bu halkın ağzından barıştan ve adaletten başka bir şey duyamazsınız. Barış ve adaletin gelmesi için bir an önce Başkan Apo’nun elini tutmanız gerekir. Çözüme basit yaklaşımlarla yaklaşılmaması gerektiğini düşünüyorum. Bu halkın coşkusu geleceğe dairdir, Kürt sorununun çözümüne dairdir. “
DEM Parti’nin ağacının altına oyunu atın
Kürt halkının yüzyıllardır bütün zulüm politikalarına karlı barış mücadelesi verdiğine vurgu yapan Zana, “Yüzyıldır inkara tabi i tutulmakla birlikte yeni yüzyılı hep birlikte tüm halkları birlikte kucaklayarak geleceği örme şansına sahibiz. Bu halkta bu enerji ve dinamizm olduğu müddetçe Kurdistan ile Türkiye’yi paylaştırabiliriz. Ne bizim gideceğimiz bir yer var ne de sizin gideceğiniz bir yer var. Birlikte yaşamanın onurunu yaşayacağız. İşte o zaman zaman kaybına, insan kaybına ve ekonomik kayıplar olmayacaktır. Hep birlikte geleceği örebiliriz. Biz komşu ülkeler olan İsrail ve Filistin gibi olmak zorunda değiliz. Bakın 44 yıldır savaş yüzünün her türlüsünü gösterdi ancak attık bu hakkın beklentisi barıştır. 30 yıldır çocuklar annelerinden ayrı, anneler şimdi onlar için Adalet Nöbetinde. Bunların barıştan başka bir dertleri yok. Bu ülkeyi yönetenler batışın kapısına benden çok daha kolay ulaşma şansına sahipler. Bu taleplerin herkesin dinlemesini istiyorum. Özellikle Kürdistan’ı terk etmek zorunda kalanlara Kürt olsun veya olmasın çocuklarının geleceği için DEM Parti’nin ağacının altına oyunu atsın.”
Yapılan konuşmalar ardından Zana halkla birlikte iftar açtı. İftar ardından halk halaya durdu. Program çekilen halay ve atılan sloganlarla son buldu.
ŞİRNEX