Şirnex gençliğinden Riha gençliğine, Riha gençliğinden Agirî, Mûş gençliğine her alanda gençlik kendi geleceğine ve iradesine sahip çıkmalı, sandıklara gitmeli ve iradi zaferini ilan etmelidir
Gençliğin Sözü
Tarihi öneme sahip bir haftadan geçiyoruz. Kahramanlık Haftası ve 4 Nisan tarihi gününe yaklaşıyoruz. Tam bu zaman aralığında tabii yerel yönetim seçimleri yapılmakta. 31 Mart günü tekrar bir irade beyanı ve iradenin tüm pozitivist güçlere karşı zafer elde edebileceğinin dışa vurumu olacaktır.
Son sekiz yıldır özelde Kürt halkının genelde tüm sosyalist güçlerin irade beyanına en ahlaksız soykırım politikalarıyla saldırılmakta ve gasp edilmekte. Tüm gasp edilmelere ve saldırılara rağmen her seçimde halk tekrar tekrar iradesini kendinden taraf kullanarak bir adım dahi geri adım atmadığını net bir şekilde Newroz alanlarında göstermiştir. Bunun tam tersi saldıranlar soykırım politikası yürüten AKP/MHP faşizmi gün geçtikçe güçlerini halkın iradesi önünde kaybetmiş ve adım adım gerilemiş ve tüm toplumu başta da gençleri umutsuzluk dehlizine düşürerek ömrünü uzatmaya çalışmıştır.
Tabii bu siyaset tartışmaları yürütülürken birçok özel savaş politikası yürütülerek toplumun aklı karıştırılmak istenmekte ve gerçekler ters yüz edilerek bir sonuç alınmak istenmekte. Tüm bu politikalara karşı sorgulayıcı güç gençlik gücüdür. Partisiyle bütünleşecek, Sayın Abdullah Öcalan’ın Üçüncü Yol siyaset çizgisini denetleyecek ve koruyacak yegâne kesimdir. Çünkü gençliğe dair önem arz eden bir siyaset ve yaşam tarzı var ise o da Üçüncü Yol siyasetinde vardır.
İktidar güçlerinin veya başka kesimlerin aklına gençlik sadece seçim vakitlerinde ve savaş süreçlerinde gelmektedir. Onun haricinde yaşamda bir yaşam öznesi olarak kabul edilme bu temelde beklentilerine cevap verme gibi bir dertleri olmamıştır. Sürekli kontrolde tutulmak istenen potansiyel suç kitlesi olarak görülmüştür iktidar güçlerince. Fakat Üçüncü Yol siyaset ve politikasında yaşamın asıl öznesi ve öncü gücü olarak görülmüş ve bu temelde gerekli önem verilmiştir.
Bunun içindir ki her kesimden çok, gençlik ve kadının Üçüncü Yol siyasetine ihtiyacı vardır. Diğer birçok tartışmalı konunun ve denklemin gençlik için stratejik bir önemi olmadığı iyi bilinmelidir.
Parti siyasetini en radikal şekilde savunmaktan ve sahiplenmekten başka bir tarihi görevi yoktur. Yaşamın gelecek vaatleri sürekli gençliğe yapılmaktadır ve gelecek olarak görülmektedir. O zaman gençlik de kendi geleceğini devletçi iktidar ve soykırım politikacılarının eline vermektense kendi geleceğini kendi siyasal eğilimi etrafında kenetlenerek cevap olmalıdır.
31 Mart yerel yönetim seçimleri bir seçim ve belediye kazanma durumundan çok daha büyük bir öneme sahiptir. 31 Mart günü soykırım politikalarının onaylayıcısı ve buna karşı iradi gücüyle her zaman direnecek güçlerin seçimi olacaktır. Son sekiz yıl yürütülen tüm politikalar bu eksende yürütüldü ve daha işin son hamlelerine gelinmiş durumdadır. Halk nezdinde bu politikaların ne kadar sonuç aldığı ve ne kadar almadığının istatistiği olacaktır. Bunun için gençlik öncülük ederek tüm dünyaya halkların yenilmez iradesini bu seçimlerde göstermeli ve faşist AKP/MHP ve Hüda Par ittifakına özellikle Kürdistan’da unutamayacakları bir yenilgiyi tattırmalıdır.
Şirnex gençliğinden Riha gençliğine, Riha gençliğinden Agirî, Mûş gençliğine her alanda gençlik kendi geleceğine ve iradesine sahip çıkmalı, sandıklara gitmeli ve iradi zaferini ilan etmelidir.
Bunun dışındaki tüm tartışma ve dedikodular özel savaş ekseninde açığa çıkarılmış ve bu tartışmalar, dedikodular; halk ve gençlik nezdinde bir öneme sahip değildir.