Her ne kadar modern Dehak’lar İmralı Adası’nı bir mutlak tecrit politikası ile yürütmüşlerse de sesi, mücadelesi milyonların haykırışıyla kendisini tüm dünyada göstermiştir. Bu Newroz birçok şeyi bugünden müjdelemiş ve müjdeci haberlerin ruhunu açığa çıkarmıştır
Newroz alanlarının en dinamik gücü bir daha gençlik olarak açığa çıkmıştır. Tüm özel savaş saldırılarına ve soykırım politikalarına rağmen “genç başladık genç başaracağız” rüştü kendini bir daha ispatlamıştır. Bunun sadece bir söylemden ibaret olmadığı ve toplumsal bir gerçekliğe tekabül ettiği açığa çıkmıştır.
Ortadoğu halklarının en belirgin özeliklerinden birisi kendi kültürel değerlerine manevi bir ruhla sonuna kadar bağlı olduklarıdır. Bu bağlılık olduğundan kaynaklı da bin yılların kültür değerleri en canlı bir şekilde yaşatılıp yaşanmaktadır. Bunlar içerisinde en belirgin olanlardan birisi de Newroz Bayramı’dır. Newroz Bayramı’nın en temel özelliği mazlum ve sömürü altında olanların, başarıya olan inancın olduğu ve egemen güçlere karşı mutlaka zaferin sağlandığıdır. En derin tarihi geçmişi ise Demirci Kawa’nın zalim Dehak’lara karşı başkaldırısı ve zafer bayramı olmasıdır. Bu tarihsel mitolojik yönü genel toplum tarafından bilinen bir gerçektir. Bu geleneğin süre gelmiş coğrafyası ve ülkesi Kürdistan olmaktadır. Bunun için bin yıllar geçmesine rağmen aynı siyasal ve kültürel anlamla milyonların katılımıyla kutlanmaktadır.
Sömürgeci faşistler her ne kadar bu bayramın çarpıtılıp özünden boşaltılması için çabalamışlarsa da bu direnişçi hakikat karşısında bir kandırmadan öteye gidememiş ve yenilgiye mahkûm olmuşlardır.
Böylesi tarihi bir hakikate sahip olan Newroz en çok karamsarlığın yaşandığı vakitler bile toplumlara bir umut olmuş ve kendini her zaman canlı kılmıştır. Bunun içindir ki Kürt Özgürlük Hareketi bir Newroz hareketi olarak kendisini tanımlamış, Çağdaş Kawaları açığa çıkarmıştır. Aynı coğrafyada sömürgeci faşistler tarihi Dehak’a taş çıkartan cinsten bir soykırım politikası yürütüp Newroz halkını yok etmeye çalışırken ve ismi bile anılmayan bir dereceye getirilmişken Newroz ruhunun dışa vurumu bugün kendisini milyonlara ulaştırmıştır. Çağdaş Kawa şehit Mazlum Doğan bunu Dehak’ların modern mekanı olan Amed Zindanı’nda her türlü işkence ve baskının altıda iken kutlamış ve direnişin zaferini bu günlere müjdelemiştir. Şehit Mazlum Doğan ilk satırlarımızda da bahsettiğimiz gibi genç başlayan hakikat savaşçılarındandı. Bin yılların tarihi direniş sesini daracık hücresinden duyup milyonlara haykıranı. Bu küçük hücreden çıkan haykırış genç zaferlerin teminatı olmuş ve bugün milyonlarca gencin temel yaşam felsefesi olmuştur. Direniş zafere, teslimiyet ihanete götürür haykırışı bugün dünya çapında bir mücadele çizgisi haline gelmiş ve dünyadaki tüm Dehak’lara korku salmıştır.
Bu tarihi Newrozların yaşandığı bir dönemden daha geçiyoruz. Dünyadaki tüm Dehak’lar ittifak kurmuşçasına Newroz halkına saldırıp tarihi eşi benzeri görülmemiş bir soykırım politikası yürütürken milyonların tek bir ağızdan buna karşı direneceklerini Newroz ruhu ile göstermiştirler. Newroz halklarının direniş önderi olan Sayın Abdullah Öcalan üzerinde yürütülen mutlak tecrit politikasının da bu Newroz ruhu karşısında boşa çıktığı da açığa çıkmıştır. Her ne kadar modern Dehak’lar İmralı Adası’nı bir mutlak tecrit politikası ile yürütmüşlerse de sesi, mücadelesi milyonların haykırışıyla kendisini tüm dünyada göstermiştir.
Bu Newroz birçok şeyi bugünden müjdelemiş ve müjdeci haberlerin ruhunu açığa çıkarmıştır. Zalim Dehak politikaları karşısında tek kalan ve yapılması gereken Kawaların yaptığı gibi herkesin bulunduğu yerde direniş ateşini yakarak tarihi zafere hazır olduklarının mesajını vermeleridir.