Bodrum’da gerçekleştirilen Kadın Sığınakları Kurultayı’na 25 ilden yüzlerce kadın katıldı. Kapatılan derneklerin temsilcilerinin de yer aldığı etkinlikte, kadınların seslerinin birlikte daha gür çıktığına vurgu yapıldı
Nimet Ölmez/Muğla-MA
Bu yıl Muğla’nın Bodrum ilçesinde gerçekleştirilen ve 3 gün süren Kadın Sığınakları ve Dayanışma Kurultay’ına, 25 ilden birçok kurum ve örgüt temsilcilerinin de olduğu yüzlerce kadın katılırken, “Kadına yönelik erkek şiddetiyle mücadelede değişen devlet politikaları”, “Kadına yönelik erkek şiddeti ile mücadelede alanlarının daraltılması ve mücadele”, “Cinsel şiddet ve istismar” başlıkları altında 3 gün boyunca tartışmalar yürütüldü. İlk gün yapılan sunumların ardından kadınlar, “nafaka düzenlemesi” tartışmalarına karşı Bodrum Meydanı Kadın Ağacı önünde toplanarak, “Nafakayı değil, şiddeti engelle” sloganıyla eylem yaptı. Olağanüstü Hal (OHAL) sürecinde Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile kapatılan kadın dernekleri temsilcileri de hem kurultaya hem de eyleme katıldı. 22 Kasım 2016 tarihinde çıkarılan KHK ile kapatılan dernekler arasında yer alan Van Kadın Derneği (VAKAD), Adıyaman Kadın Yaşam Derneği ve Selis Kadın Derneği temsilcileri, uzun bir süreden bu yana ilk defa bu kadar kalabalık bir kadın grubuyla bir araya gelme fırsatı bulduklarını anlattı.
‘Sesimiz daha gür çıktı’
Uzun yıllar VAKAD’ta yer alan Songül Özinver, kadınların tüm zorluklara rağmen bir araya gelmesinin çok değerli olduğuna işaret etti. VAKAD kapatıldıktan sonra bağımsız aktivist olarak çalışmalarını sürdürdüğünü belirten Özinver, “Uzun bir aradan sonra ilk defa kurultayda yapılan konuşmalardan sonra, tüm kadınlar olarak basın açıklaması yaptık. Sokakta olmayı ne kadar özlediğimi fark ettim. Tabii Van ile Bodrum’un olanakları bir değil. Aslında hep dediğimiz gibi ‘kadınlar birlikte güçlüdür’ sloganın ne kadar değerli olduğunu görüyorum. Van’da sesimiz belki yeterince çıkmıyordu ama burada kadınlar olarak seslerimizi ve itirazlarımızı birleştirerek eylem yaptık. ‘Biz varız, buradayız’ dedik” dedi.
Özgür koşullar
Adıyaman Kadın Yaşam Derneği çalışanı Fahriye Durmuş da, 25 Kasım öncesi yapılan kurultayın çok iyi geçtiğini söyledi. Derneğin kapatılmasından bu yana kadınlarla birlikte toplu bir eylem gerçekleştiremediklerini ifade eden Durmuş, şöyle devam etti: “25 Kasım öncesi, kurultayımız çok iyi geçti. Sokağa çıkıp seslerimizi birleştirip haykırdık. 2 yıldan sonra çok dolmuştuk, bunu gördüm. Adıyaman’da ne yazık ki, burada olduğu kadar daha az baskıyla çıkıp bir eylem yapamıyoruz. Gönül isterdi ki, bu eylemin aynısını bizim oralarda da, yüzlerce kadınla yapabilelim. Kadına yönelik şiddetle mücadele gününün önemini biz kadınlar her geçen gün daha iyi farkına vardık. 25 Kasım’da bir günlük bile olsa kadınların özgür koşullarda bir araya gelmesini umut ediyorum” dedi.
Kayyum öncesi ve sonrası
Selis Kadın Derneği çalışanı Emine Esmer ise, bu kadar çok kadını bir arada görmenin kendisine güç verdiğini söyledi. Bodrum kadınlarının gerçekleştirdiği eylemin aynısını Diyarbakır’da yapma koşullarının olmadığına dikkat çeken Esmer, “OHAL kalktı, evet ama pratikte bölgede devam ettiğini görüyoruz. Biz de bölgeden gelen kadınlar olarak, kapatılan kurumlarda ne oldu, ne bitti, kayyum öncesi ve sonrasına dair güçlü sunumlar yaptık. Tartışmalar yürütüldü. Atanan kayyumlarla eşbaşkanlık başta olmak üzere kadınların olduğu tüm alanlara nasıl erkek müdürlerin atandığına dikkat çektik ve bu yönde bölgeden aktarımlar yaptık. 25 Kasım öncesi bir araya gelen yüzlerce kadının tartışmaları bir arada olmasını çok önemli gördük. Bu temelde aynı güçlü ve renkli iradeyle, kadınların 25 Kasım’da sokaklarda olacağına inanıyorum” diye konuştu.