İmece Ev İşçileri Sendikası üyesi Sultan Karasu, ev işçilerinin iş yasasına göre değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, güvenceli çalışma istediklerini vurguladı
Türkiye’de 1 milyonu aşkın ev işçisi kadın güvencesiz ve sağlıksız koşullarda çalışarak emeklerinin karşılığını alamıyor. İşçilerin yüzde 80’inin kayıt dışı çalıştığı sektörde birçok sorunla karşılaşan kadınlar gittikleri evlerde de bazen hakarete maruz kalıyor
İmece Ev İşçileri Sendikası üyesi Sultan Karasu, ev işçisi kadınların yaşadıkları sorunlara dikkat çekti.
Karasu, haftanın 5 günü ev işçiliği yaptığını belirterek iş güvenliği olmadan çalışmanın zorluklarını anlattı. Özellikle evlerde cam silerken yüksekten düşerek yaşamını yitiren kadınların durumuna dikkat çeken Karasu, “Bu ölümler medyaya yansımıyor. Çünkü işlerine gelmiyor. Ev işçisi, işçi sınıfına katılmıyor. Yasalar da bunu kabul etmedi bir türlü” dedi.
‘3.kattan düştü’
Ev işçisi kadınların yaşadığı iş kazalarına değinen Karasu, “Antalya’da yaşayan Münire İnal ev işçisi bir arkadaşımız vardı. Kendisi 3’üncü kattan cam silerken düştü. Ağır yaralandı. Bir buçuk yıl bakıma muhtaç şekilde evde yaşıyor. Yasal yollardan haklarını da kullandı tabi ki hakkını aramak istedi. Ama ev işçileri iş yasasında olmadığı için haklıyken haksız duruma düşüyor. Ne maddi ne manevi hiçbir sonuca ulaşamıyoruz” diye belirtti.
‘İmece Ev İşçileri Sendikası’
Ev işçilerinin yok sayıldığının altını çizen Karasu, ödenen ücretlerin de emeklerinin karşılığı olmadığını belirtti. Karasu, “Hakkımızın gasp edilmesini istemiyoruz, emeğimizin sömürülmesini istemiyoruz. İmece Ev İşçileri Sendikası da bunun için var. Çalıştığım büyük bir şirket vardı, yevmiyemi yatırmadılar. Hemen sendika ile iletişime geçtim. Sendika şirketi aradı. ‘İmece Ev İşçileri Sendikası’ndan arıyoruz’ denince, ‘Ev işçilerinin sendikası mı var?’ dediler. Görülmüyor, emeğimiz görülmüyor. Hem kendi evimizde hayatı baştan yaratıyoruz. Sabah kalkarız, çocuklarımıza kahvaltıdır, yemektir, evimizi derleme toplama… İşe gidiyoruz orada da ortamın temizliğini yapıyor, yaşanır bir alan yaratıyoruz. Bizim sayemizde temiz bir ortamda yaşıyorlar ama emeğimiz görülmüyor. Bunu artık görmeleri gerekiyor” diye konuştu.
‘Ev işçisinin adı yok’
Karasu, ev işçilerinin bir ay içinde 10 günden az çalışmaları durumunda sigortalarının yapılmadığını vurgulayarak, “Neyi bekliyorlar? Daha kaç kişinin camdan düşüp ölmesini bekliyorlar? Kaç kişinin sakatlanmasını bekliyorlar? Asgari ücret sisteminde çalışan bir işçi hastalandı mı hastanelerden faydalanıyor. Ev işçisi ne yapıyor? Aldığı komik bir yevmiyenin bir miktarını da sağlık için harcıyor. Bir miktarını yol için harcıyor. Çoğu evde zaten ev işçisinin bir adı yok” ifadelerinde bulundu.
Kaynak: MA