Astana-21’de de barış çıkmadı. Tersine ortak sonuç bildirisinde İsrail’in Gazze’ye saldırıları kınanırken ve ateşkes çağrısı yer alırken Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye saldırıları es geçildi
Rusya, İran ve Türkiye’nin katılımıyla Astana toplantılarının 21’incisi 24-25 Ocak 2024’te Kazakistan’ın başkenti Astana’da gerçekleşti. İkili ve heyetler arası görüşmeler sonrası Kazakistan Dışişleri Bakanı sonuç bildirgesini açıkladı.
Suriye’de birbirlerine karşı paramiliter güçleri kullandıkları halde masada farklı çıkarlarda uzalaşan Rusya, İran ve Türkiye 2011’den beri süren Suriye iç savaşının süreceğini Astana-21’de de gösterdiler.
Astana-21’in sonuç bildirgesinde İsrail’in Gazze’ye saldırıları kınanırken ve ateşkes çağrısı yer alırken Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye saldırıları ile İdlib, Cerablus, El Bab, Efrin, Serekaniye, Gire Spi’deki askeri güç ve SMO bulundurması görmezden gelindi. İsrail protesto edilirken Türkiye’nin Suriye’de hastane, elektirik santralleri, tahıl depoları, fabrikaları, petrol tesislerini bombalayıp milyonlarcaa kişiyi elektiriksiz ve susuz bırakmasına işaret edilmedi.
Ortak bildirinin diğer iki maddesinde “İsrail’in Suriye’deki tüm askeri saldırılarını kınanmış ve bu eylemlerin uluslararası hukuku, uluslararası insancıl hukuku, Suriye’nin egemenliğini ile toprak bütünlüğünü ihlal ettiğini değerlendirilmiştir” denildi. Bir maddesinde de şunlar kaydedildi: “Gazze’de yaşanan insani felaketten duyulan derin endişeyi dile getirilerek İsrail’in Filistinlilere yönelik acımasız saldırılarına son vermesi ve Gazze’ye insani yardım göndermesi gerektiğini vurgulanmış ve derhal ateşkes ilan edilmesini ve tüm tarafların uluslararası hukuk kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmesini talep eden 2023 Genel Kurul kararının uygulanması çağrısında bulunulmuştur. Silahlı çatışma alanının genişlemesinin ve bölgedeki diğer devletlerin müdahil olmasının önlenmesinin önemi vurgulanmıştır”
Kuzey-Doğu Suriye’nin bombalanması
AKP’li Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Kuzey Kıbrıs Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu ile Ankara’da Dışişleri Bakanlığındaki görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında şunları söylemişti: “Özellikle Irak ve Suriye’de PKK/YPG’ye ait bütün altyapı, üstyapı tesisleri, enerji tesisleri bundan sonra güvenlik güçlerimizin, silahlı kuvvetlerimizin, istihbarat unsurlarımızın topyekün meşru hedefidir. Üçüncü tarafların PKK/YPG’li tesislerden ve şahıslardan uzak durmasını tavsiye ediyorum.”
Suriye hava sahası açık tutulurken Türkiye bombardımana başlamıştı. TSK, MİT savaş uçaklarıyla, SİHA’larla harekete geçmiş, Suriye’deki TSK-SMO üslerindeki birlikler de kullanılmıştı. 5-10 Ekim 2023’te, Aralaık 2023’te ve Ocak 2024’te Kuzey ve Doğu Suriye’de altyapıyı bombalanmıştı.
Elektrik kesintisi ve araç kuyrukları
Vurulan yerler arasında Kobane’deki Miştenur Hastanesi, Qamışlo Oksijen Merkezi, Diyaliz Merkezi, Simav matbaası, Rohilat Zeytin Fabrikası, araba garajı, inşaat şirketleri, Cezire Yem Fabrikası, dikim merkezi, düğün salonu, Um El Fursan köyünde pamuk deposu, Botan Petrol İstasyonu, Qamişlo’daki El Nebe içecek şirketi, Qamişlo’daki eski değirmen, Qamışlı’dan Kobanê’ye kontrol noktaları, Girkê Legê ilçesinin batısındaki Girê Ziyaretê Cûlî (Tûbiye) köyündeki tahıl ambarları civarı, Qamişlo’nun güneyindeki Savar fabrikası. Qamişlo’nun doğusundaki Elaya Mahallesi’nde 2 giysi ile soba deposu, ve evler vardı. Elektrik santrallerinin bombalanmasıyla milyonlarca kişi elektriksiz kaldı. Hastaneler elektriksiz bırakıldı. Akaryakıt temin yerlerinin vurulması sonrası sıkıntısı nedeniyle uzun araç kuyrukları oluşmaya başladı.
ASTANA