Türkiye ve desteklediği grupların Efrîn’e saldırılarının yıldönümüne ilişkin konuşan Efrîn Kantonu PYD Üyesi Hêvîn Reşîd, saldırıların ortak, eşit, özgür yaşam ve eşbaşkanlık sistemine olduğunu belirterek, tüm bunlara karşı tutumlarının direniş olduğunu vurguladı
Türkiye’ye bağlı paramiliter gruplarla Efrîn’e 20 Ocak 2018 tarihinde gerçekleştirdiği saldırıların üzerinden 6 yıl geçti. Saldırılara karşı Efrîn’de gerçekleştirilen direniş “Çağın Direnişi olarak tarihe geçerken, işgalin ardından bölgede işlenen insanlık suçları insan hakları örgütleri tarafından belgelendi.
Efrîn’e ile Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılar bu gün de devam ederken Demokratik Birlik Partisi (PYD) Efrîn Kantonu Üyesi Hêvîn Reşîd konuya ilişkin JİNNEWS’ten Mîdye Miqted’e değerlendirmeler yaptı.
Türkiye çıkarlarına uygun bulmadı
Efrîn’e yönelik saldırıların ortak ve özgür yaşama karşı olduğunu belirten Reşîd , “Tarihi ile tanınan Efrîn aynı zamanda tarım stratejisi ve emekçi halkı ile de biliniyor. Yine annelerin, atalarımızın emeği ile ekilen zeytin ağaçları ile tanınıyor. Suriye’de krizin başlaması ile Efrîn Özerk Yönetimi ilan edildi. Burada halk kendini yönetmeye başladı. Halk kent içinde meclis, komün ve kurumlarını inşa etti, eşbaşkanlık sistemini geliştirdi. Ancak Türk devleti bunu çıkarlarına uygun bulmadı, uluslararası güçlerin de sessiz kalması ile Efrîn’e saldırdı. Eşbaşkanlık sistemi ve ortak yaşama karşı Efrîn’e saldırı gerçekleştirdi” dedi.
Halkın saldırılara karşı direnişi
Efrîn’in tüm halklara kapılarını açtığını, huzur yeri olduğunu belirten Reşîd’e, Türkiye’nin bu barış kapısın kapattığını söyledi. Reşîd, şunları dile getirdi: “Efrîn’in yüzde 90’ı Kürt’tü. Ancak işkence, baskı, kaçırma, tutuklama, öldürmeler sonucu binlerce Kürt’ü buradan çıkardılar. Kalanlar da işkence altında. Efrîn’deki tüm Kürtler özgür düşünce ekseninde eğitim almışlardı. Bu özgür düşünceye karşı Türk devleti 20 Ocak 2018 tarihinde Efrîn’e yönelik büyük bir saldırı gerçekleştirdi. Halk ise bu saldırılara büyük bir direniş ile karşılık verdi.”
Efrîn vahşice bombalandı
Saldırılara karşı halkın büyük bir irade gösterdiğini dile getiren Reşîd, “Efrîn vahşice bombalandı. Uluslararası güçler buna karşı sessiz kaldı. Efrîn’in güçlü iradesi ile kahramanca bir direniş sergilendi bu küçük coğrafyada. Türk devleti birçok vahşi yol ve yöntem denedi Efrîn’e karşı. Ancak Türk devletinin vahşetine karşı da bizler ısrarla bu vahşete karşı durduk” dedi.
Zeytin ağaçları emekle dikildi
Efrîn’deki zeytin ağaçlarına dikkat çeken Reşîd bunların annelerin emeği ile ekildiğini ancak hepsinin kesildiğini yakıldığını söyledi. Reşîd’e, “Efrîn’e ilk saldırı gerçekleştirildiğinde Türk devleti yaşam alanlarını ve ekonomi kaynaklarını hedef aldı. Aynı zamanda annelerimizin, babalarımızın ve çocuklarımızın emeği ile dikilen zeytin ağaçlarını kestiler. Şimdi günlük olarak bu ağaçlar kesilip yakılıyor. Bu da Efrîn’in tüm tarihini yok etmek için yapılıyor. Efrîn’deki Kürtlerin kimliğini ortadan kaldırmak istiyorlar” şeklinde konuştu.
Saldırı ve ambargoya karşı direniş
Efrîn ve dışındaki tüm yurttaşların Türkiye’nin saldırıları ile karşı karşıya kaldığını ifade eden Reşîd, “Efrîn işgal edileli 6 yıl oldu. Efrînlilerin çoğu saldırılardan dolayı kentten çıktı ve Şehba bölgesine gitti. Ancak hala daha Efrîn’in her yeri Türk devletinin vahşeti ile karşı karşıya kalıyor. Efrîn’de kadın ve çocuklara tecavüz ediliyor, öldürülüyorlar, kaçırılıyorlar, doğa talan ediliyor. Ancak buna rağmen Şehba’ya göç etmek zorunda kalan Efrînliler Türk devletinin saldırıları ve Şam hükümetinin ambargosuna karşı direniyor” dedi.
‘Efrîn aklımızda, yüreğimizde yaşıyor’
Reşîd, son olarak tüm zorluklara karşı direnişlerini büyüteceklerini, Efrîn’in akıllarında ve yüreklerinde yaşadığını belirterek “Şam hükümetinin ağır ambargosu, Türk devletinin Şehba’ya yönelik saldırılarına karşı Efrînliler mücadelelerinden vazgeçmiyor. Tüm zorluklara rağmen varlığımızı ispatlayacağız ve tavrımız hep direniş olacak” ifadelerini kullandı.
ŞEHBA