Amed’de 2013 yılında zırhlı araçla çarptığı Şahin Öner’in ölümüne neden olan polis Selahattin Korkmaz hakkında verilen 4 yıl 5 ay 10 gün hapis cezası bozuldu
Amed’in Yenişehir ilçesine bağlı Şehitlik Mahallesi’nde, 10 Şubat 2013 tarihinde gerçekleşen bir eyleme dönük müdahale esnasında kullandığı zırhlı araçla çarptığı Şahin Öner’in (19) ölümüne neden olan polis memuru Selahattin Korkmaz hakkında verilen ilk derece mahkeme kararı Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi tarafından bozuldu.
Olaydan yaklaşık 8 yıl sonra 23 Kasım’da 2021’de Diyarbakır 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada ‘kasten öldürmek’ten yargılanan sanık polise, ‘bilinçli taksirle ölüme sebebiyet vermek’ten 4 yıl 5 ay 10 gün hapis cezası verilmişti.
Yapılan itiraz üzerine dosyayı inceleyen 3. Ceza Dairesi, sanık polise verilen cezayı bozma gerekçesi olarak, eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulması gösterildi.
İstinaf mahkemesi kararında, dosyada yapılan keşif sonrası alınan bilirkişi raporunun kusur tespiti içermediği, ilgililerin kusur durumlarına ilişkin değerlendirme içeren mevcut bilirkişi raporları arasında ise taraflara izafe edilen kusur yönünden açık çelişkiler bulunduğu belirtildi. Ceza Dairesi, çelişkilerin giderilmemesinin yanı sıra hüküm sırasında hangi rapora üstünlük tanındığına dair de bir açıklama olmadığını kaydetti.
Kararda, “Dosyanın yeniden trafik kürsüsü de bulunan üniversitelerin öğretim görevlilerinden oluşturulacak uzman bir bilirkişi heyetine tevdii ile dosyada mevcut bilirkişi raporları arasındaki çelişkileri giderecek ve sanık ile ölenin kusur durumlarını kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya koyacak yeni bir rapor alınması ile neticesine göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulması, bozmayı gerektirmiş olup (…) dosyanın yeniden incelenmek ve hükmolunmak üzere” yeniden ilk derece mahkemesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.
Ne olmuştu?
Amed’in Yenişehir ilçesine bağlı Şehitlik Mahallesi’nde, 10 Şubat 2013 tarihinde gerçekleşen bir eyleme dönük müdahale esnasında polis memuru Selahattin Korkmaz’ın kullandığı zırhlı araçla çarptığı lise öğrenci Şahin Öner (19) ağır yaralanmıştı. Hastaneye yerine yaralı halde karakola götürülen Öner’e dair açıklama yapan dönemin Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak “Öner’in elindeki patlayıcıyı atmak isterken öldüğünü’ duyurmuştu.
İstanbul Adli Tıp Kurumu (ATK) 1. İhtisas Kurulu tarafından hazırlanan 12 Haziran 2013 tarihli raporda, Öner’in ölümünün ‘patlamayla mümkün genel beden travmasına bağlı çok sayıda kot kırığı ve yaygın akciğer hasarına bağlı iç kanama sonucu meydana geldiği’ belirtilmişti. Ancak görgü tanıklarının zırhlı aracın Öner’e çarptığı ve sürüklediği yönündeki beyanları üzerine, ‘olayın oluşuna uygun olduğu yönünde tereddütler oluşması nedeniyle’ Adli Tıp Kurumu dosyayı yeniden tetkik etmişti.
Hazırlanan 15 Ocak 2014 tarihli yeni raporda,’kişinin ölümüne neden olan travmatik değişimlerin bomba patlamasının basınç etkisine bağlı meydana gelebileceği, ancak adli dosya kapsamında olay yerinde bu tür bombaların kullanıldığına dair herhangi bir bulgu tanımlanmadığı ve olay yeri inceleme raporunda da tespit edilemediğinden, kişinin ölümünün görgü tanıklarının ifadelerinde belirtildiği şekilde, zırhlı polis aracının çarpması sonucu ve sürüklenmesi ile meydana gelmiş olduğu’ kabul edilmişti.
Hastane yerine karakola götüren polise takipsizlik
Bilirkişi raporunda zırhlı araç sürücüsünün kusurlu olduğu belirlendi. Yenişehir Kaymakamlığı’nın verdiği soruşturma izni doğrultusunda polis memuru Selahattin Korkmaz hakkında ‘taksirle ölüme sebebiyet vermek’ten iddianame hazırlandı. Şahin Öner’i yaralı halde karakola götürdüğü tespit edilen ikinci zırhlı aracın sürücüsü Recep Ü. hakkında ise kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi.
Yargılama Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi
İddianamenin kabulüyle Diyarbakır 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlanan davanın 29 Haziran 2017 tarihli duruşmasında görgü tanıkları dinlendi. Katılan avukatları ATK ile tanık ifadelerinin birbirini doğrular nitelikte olduğuna dikkat çekerek, iddianamenin ‘kasten adam öldürme’ yönünden düzenlenmesi gerektiğini savundu. Bu yüzden yargılamanın ağır ceza mahkemesinde yapılması gerektiğini belirterek, mahkemenin görevsizlik kararı vermesi talep edildi. Mahkeme, yargılamanın ağır ceza mahkemesinde yapılması yönünde karar vererek dosyayı Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi.
Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 30 Kasım 2017 tarihli ilk duruşmaya sanık polis katılmadı. Mahkeme, aralarında eskiye dayalı bir husumet bulunmadığı ve Öner’i ‘kasten öldürmediğini’ ileri sürerek, sanığın ‘kasten öldürme’ değil, ‘taksirle öldürme’ suçundan yargılanması gerektiğine karar verdi. Mahkemeler arasında görev uyuşmazlığı oluşması nedeniyle dava dosyası İstinaf Mahkemesine gönderildi. Antep Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesi,’dosyadaki deliller, sanığın üzerine atılı suçun niteliği, iddianamede olayın anlatılış biçimi ve Diyarbakır 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nin görevsizlik gerekçesine dayanarak’ davanın ağır ceza mahkemesinde görülmesine karar verdi.
Sanık 5 yıl sonra ifade verdi
Şahin Öner’in ölümünden 5 yıl sonra 29 Mayıs 2018 tarihli duruşmada ifade veren sanık polis memuruna dair tutuklama talebi reddedildi.
29 Kasım 2018 tarihli duruşmada uzman bilirkişi eşliğinde, sanığın da katılımıyla olay yerinde keşif yapılmasına karar verildi. Fakat keşif mahkeme kararının üzerinden 2 yıl, olaydan ise ancak 7 yıl geçtikten sonra yapılabildi. Aile avukatlarının talebi üzerine Öner’i ezen zırhlı aracın kamera görüntülerinin istenmesine de 7 yıl sonra karar verildi. Bu talep üzerine Emniyet’ten gelen yanıtta olaya dair herhangi bir görüntü kaydının bulunmadığı belirtildi. Avukatlar ise olay yerinde yapılan keşif ardından hazırlanan bilirkişi raporunun kamera kayıtlarından şifahen alınan bilgilerden yararlanarak hazırlandığına dikkat çekti.
Müzekkere kalem tarafından yerine getirilmedi
Mahkeme heyeti, Öner’e yönelik öldürme eyleminin ‘taksirle öldürme’ suçunu oluşturup oluşturmadığı konusunda rapor aldırılması için İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Trafik Kürsüsüne müzekkere yazılmasına karar verdi. Bir sonraki duruşmada bu kararın mahkeme kalemi tarafından yerine getirilmediği öğrenildi.
24 Haziran 2021’de görülen duruşmada mütalaa veren cumhuriyet savcısı, sanığın Türk Ceza Kanunu’nun 85/1’inci maddesini düzenleyen ‘taksirle öldürme’ suçundan 2 ila 6 yıl arası değişen hapis cezası ile cezalandırılmasını ve TCK’nin 53/6 maddesi kapsamında belli haklardan yoksun bırakılmasını talep etti. Davanın Öner ailesi avukatları olmadan 9 Kasım’da görülen son duruşmasında savcılık mütalaasını tekrarladı.
23 Kasım 2021’de görülen karar duruşmasında ise sanık polis Selahattin Korkmaz’a ‘bilinçli taksirle ölüme sebebiyet vermek’ten 4 yıl 5 ay 10 hapis cezası verildi.
Eylem Akdağ\MA