Paris’te 11 yıl önce katledilen Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez için Türkiye ve Kurdistan kentlerinde anmalar düzenlendi
Fransa’nın başkenti Paris’te 9 Ocak 2013 tarihinde PKK kurucularından Sakine Cansız (Sara), Kurdistan Ulusal Kongresi (KNK) Paris Temsilcisi Fidan Doğan (Rojbîn) ve Kürt Gençlik Hareketi üyesi Leyla Şaylemez’in (Ronahî) katledilmelerinin üzerinden 11 yıl geçti. 3 kadın, katledilmelerinin 11’nci yıl dönümünde bazı kentlerde anıldı.
İzmir
İzmir’de Tevgera Jinên Azad (TJA) öncülüğünde DEM Parti binasında anma etkinliği düzenledi. Anmada, Şirnex’in Silopiya ilçesinde 2015-2016 tarihleri arasında ilan edilen sokağa çıkma yasağı sırasında katledilen Sêvê Demir, Fatma Uyar, Pakize Nayır ile Paris’te katledilen KCK Yürütme Kurulu üyesi Emine Kara da anıldı. Kadınlar için yapılan saygı duruşunun ardından başlayan anmada, sinevizyon gösterimi yapıldı. Çok sayıda kadın anmaya katılırken, sık sık “jin, jiyan, azadî” ve “Şehîd namirin” sloganları atıldı.
TJA aktivisti Emine İnan, kadınların “Kadınız, Kürdüz, bulunduğumuz her yerde kimliğimizi koruyacağız ve ‘jin, jiyan, azadî’ felsefesini büyüteceğiz” dedikleri için hedef olduklarını belirtti. İnan, “Paris’te katledilen arkadaşlarımız kadın mücadelesi ve çalışmalarını büyüttükleri katledildiler. Yine Emine Kara arkadaşımız DAİŞ’le mücadelede yer aldı daha sonra gittiği Paris’te katledildi. Katledilen 7 kadın arkadaşımızın bize bıraktığı hakikat mücadelesini sürdüreceğiz. Bu temelde arkadaşlarımızın mücadelesini örgütlenerek büyüteceğiz” dedi.
DEM Parti İzmir İl Eşbaşkanı Zehra Vezan Karabulut ise, “3 kadının Paris’te katledilmesinden sonra yine aynı eller, Silopiya’da da 3 kadın siyasetçiyi katletti. Aynı katiller partimizin binasına kadar gelerek Deniz Poyraz’ı katlettiler. Katledilen kadınların ateşi bizim kalbimizde yanıyor ve hiç sönmeyecek. Biz kadınları asla yenemeyecekler” diye kaydetti.
Wan
3 Kürt kadın katledilişlerinin yıldönümünde Wan’da düzenlenen etkinlikte anıldı. ŞanoWan’da düzenlenen anma öncesi sahne, karanfil, mum ve üç Kürt siyasetçinin fotoğrafları ile süslendi.
Özgürlük mücadelesinde yaşamını yitiren kadınların anısına saygı duruşunun ardından konuşan DEM Parti Wan Milletvekili Gülderen Varlı “Paris katliamının üzerinden 11 yıl geçti ama hala katiller ortaya çıkarılmadı” diyerek, katliamın asıl faillerinin açıklanmadığını belirtti.
Ancak Kürtler olarak katliamın faillerini bildiklerini ifade eden Varlı, “Biz biliyoruz ki MİT, 3 kadın yoldaşımızı katletti. Kürt halkı 50 yıllık mücadelesi sırasında onlarca katliamdan geçti. Ancak hiçbir baskı mücadelemizden geri adım attırmadı. Bu katliamları yapanlar bilsinler ki; bizler şahadetlerimizle yeniden var olanlarız. Sakine’nin mücadelesi bize yol göstericidir. Bu baskınlar, işkenceler, göç dayatması politikalarına karşı bizler her alanda mücadelemizi yükselteceğiz” dedi.
Şiir dinletisiyle devam eden anma etkinliği, 3 kadın siyasetçinin mücadelesini konu edinen sinevizyon gösterimi ile son buldu.
Colemêrg
Colemêrg ve Gever’de de anma programı düzenlendi. DEM Parti Colemêrg İl Örgütü binasında düzenlenen programda kadınların mücadelesini anlatan sinevizyon gösterimi gerçekleştirildi. Anmada konuşan DEM Parti Colemêrg İl Eşbaşkanı Hümeyra Armut, kadınların özgürlük mücadelesinde öncü oldukları için hedef alındıklarını söyledi.
DEM Parti Gever İlçe Örgütü’nde yapılan anmaya da çok sayıda kişi katıldı. Burada konuşan DEM Parti Gever İlçe Eşbaşkanı Filiz Saygı, katliamı kınadıklarını belirtti.
Êlih
Êlih’te yapılan anmada, katledilen kadınların fotoğrafının yerleştirildiği masada mum yakılarak, kırmızı karanfiller masaya bırakıldı. Saygı duruşuyla başlayan anmada konuşan DEM Parti Êlih Milletvekilli Zeynep Oduncu, Kürt halkı için mücadele veren kadınların devletin hedefinde olduğunu belirtti. Oduncu, “Mücadeleye öncülük eden kadınlar hedefte. Ancak katledilen kadınların bıraktığı miras, kadın mücadelesini daha da ileriye götürdü. Bu kirli politikalar başarıya ulaşmadı” dedi.
İstanbul
Beyoğlu’nda bulunan Mezopotamya Kültür Merkezi (MKM) binasında anma etkinliği gerçekleştirildi. “Em bê rûhê berxwedanê yê Sakîneyan u Sêvêyan tekoşîna xwe berfireh dikin jin jiyan azadî” pankartının asıldığı etkinlikte, katledilenlerin fotoğrafları masaya konularak mumlar yakıldı. Etkinlikte, “Şehit namirin”, “Jin jiyan azadî” sloganları atıldı.
Etkinliğe Kadın Zamanı Derneği, Marmara Tutuklu ve Hükümlülerle Dayanışma Derneği’nin (MATUHAYDER) yanı sıra çok sayıda kadın katıldı. Anma etkinliği katledilenlerin anısına bir dakikalık saygı duruşuyla başladı. Ardından katledilenlerin konu edindiği bir sinevizyon gösterimi yapıldı.
Sinevizyon gösteriminin ardından söz alan MKM çalışanı Mizgin Doruk, gerçekleştirilen katliamı “öfke ve nefretle” kınadıklarını vurgulayarak, iktidarın kendi varlığını kadın düşmanlığı üzerinden sürdürdüğünü söyledi. İktidara karşı duranların “işkenceye” uğradığını vurgulayan Doruk, “Sakine heval da bu kadınlardan biriydi. 12 Eylül karanlık zindanları aydınlatan en büyük kadın direnişçisiydi. O 12 Eylül’den 9 Ocak’a kadar hiçbir zaman baş eğmemiştir. Aksine duruşu her zaman ilham kaynağı olmuştur. Bizlere bir kadının yaşamda nasıl özgürleşeceğini göstermiş ve öncülük etmiştir. Kürt kadın temsilliğini başarılı bir şekilde yapmıştır” ifadelerini kullandı.
Katledilen kadınlar şahsında tüm kadınlara mesaj verildiğinin altını çizen Doruk, “Bizler de diyoruz ki, hiçbir güç kadınların özgür ve eşit yaşama isteğine karşı duramaz. Bizler Sakine, Fidan ve Leyla yoldaşlar gibi bu mücadeleye sarılacağız. Bu mücadele kazanana kadar durmayacak” diye belirtti. Doruk, tüm yaşananların tecritle bağlantılı olduğunu belirterek, tecridin kırılması gerektiğini vurguladı.
Daha sonra MKM çalışanı Dilan Suyu ise Nagehan Akarsel’in Sakine Cansız için yazdığı yazıyı okudu.
Ankara
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Ankara İl binasında da katledilen kadınlar için anma etkinliği düzenlendi. Anmaya Halkların Demokratik Kongresi (HDK), DEM Parti bileşenleri, Özgür Kadın Hareketi (TJA) katıldı. Salona, “Sevêlerden Sakinelere Kadınların Bıraktığı Mücadele Mirasına Sahip Çıkacağız” pankartı asıldı.
Katledilen kadınlar için bir dakikalık saygı duruşunun ardından, DEM Parti Ankara İl Örgütü Kadın Meclisi Sözcüsü Nebahat Çalpan söz aldı. Çalpan, “Kürt hareketinin öncü kadınlarına yapılan aslında barışa karşı yapılan bir katliamdır. Sadece Ortadoğu’da barışa öncülük etmiyorlar, bütün dünyada, Rojava’da, Rojhilat’da, Başur’da, Baku’da yürüttükleri mücadelenin öncüleri olarak örnek alınıyorlar. Kürt kadınına yaklaşım barbar bir yaklaşımdır ama bu, Kürt kadınının barışa olan ısrarından, kadın özgürlükçü paradigmasından bir adım da olsa geri attırmıyor. Bizle, öncü kabul ettiğimiz kadınlar şahsında bayraklarını devraldık barışa ve devrime olan inancımızla ve ısrarımızla onlara sözümüzdür mücadeleleri mücadelemizdir” dedi.
Ardından söz alan DEM Parti MYK üyesi Canan Çalağan ise, bu katliamların Kürt sorundaki çözümsüzlüğün bir yansıması olduğunu belirterek, “Kadınların mücadelesinin bir boyutu, inkar eden, yok sayan, kutuplaştıran eril zihniyete karşı verilen bir barış mücadelesidir. Halkların bütün bu kutuplaşmadan bağımsız iktidarın politikalarından bağımsız tüm farklılıklarıyla bir arada yan yana, farklılıkları kucaklayan bir perspektifle barış mücadelesi yürütenlere de verilmiş bir mesaj olarak bu alçakça komploları okumak mümkündür. Bugün Kürdistan’da öne çıkan kadın özgürlük mücadelesinin sembolleri olmuşlardır. Bunun yanında bütün bu tarihsel eşik boyunca bildiğimiz benzer katliamların devamıdır. Dolayısıyla bir tarihsel bütünlüğü, sistemsel ve direniş bütünlüğünü ifade ediyor” diye konuştu.
HABER MERKEZİ