‘Mülteci işçiler için işçi sendikaları ne yapıyor diye sorduğunuzda, tek kelime ile uyuyorlar’ diyen gazeteci Ercüment Akdeniz, ”Mülteci işçilere dönük tek bir projeleri, ya da çalışmaları maalesef yok. Bu projeleri olmadığı için önümüzdeki dönemde işçi haklarında ciddi kayıplar olacaktır” dedi.
İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün Haziran 2018 verilerine göre, Türkiye’de 3 milyon 570 bin 352 Suriyeli mülteci yaşıyor. Çeşitli mülteci dernekleri, sığınmacıların 1 Milyon 400 bininin çeşitli meslek alanlarında ucuz iş gücü olarak çalıştırıldığını belirtiyor. Uzun süre çalışma izni olmadan kaçak bir şekilde çalışmak zorunda bırakılan Suriyelilerin son bir yılda yaklaşık 1 milyonuna çalışma izni verildi.
Hiçbir sosyal güvenceleri yok
Birleşmiş Milletler Mülteci Örgütü (UNHCR), Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) ve İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün 2018 yılının başında ortaklaşa “Suriyeli mülteci krizinin etkilerini hafifletmek için Türkiye’deki ulusal kurumların desteklenmesi” hayata geçirdikleri proje de sorunlara çözüm olamadı. Proje Türkiye’de yaşayan mültecilerin çalışma hayatına kazandırılması ve daha insani çalışma koşullarının oluşturulmasını hedefliyordu. Ama bu projede çözüm getirmedi. Proje kapsamında İŞKUR bürolarına giderek kayıt yaptırma zorunluluğu getiriliyor. Çalışmak isteyen işçilere, Türkiye’de en az 6 ay kayıtlı olma şartı ve Göç İdaresi tarafından düzenlenmiş kimlik belgesi olma şartı getiriliyor. Suriyeli mevsimlik tarım işçileri, bu projenin dışında kalıyor. Resmi olmamakla birlikte 400 bin Suriyeli mevsimlik tarım işçisi var. Tarım işçilerinin hiçbir sosyal güvencesi yok.
‘Ucuz iş gücü sermayedarlara sunulmuş’
Gazeteci Ercüment Akdeniz, projenin işçilerin yaşamını rahatlatmaktan çok uzak olduğunu söyledi. Suriye savaşının başlaması ile birlikte ülkelerini terk edip Türkiye’ye sığınan mültecilere bilinçli bir şekilde statü verilmediğini ifade eden Akdeniz, Türkiye’ye gelen üç buçuk milyon mülteciden 1 milyon 400 bininin çeşitli alanlarda çalıştığını ve bunların tümünün ucuz iş gücü olarak çalıştırıldığını dile getirdi. Türkiye’de orta ölçekli sermayenin uzun yıllar boyunca Suriyeli işçilerin sırtından milyonlarca lira kazandığını ve servetlerine servet kattığını dile getiren Akdeniz, daha önce orta ölçekli sermayenin ucuz iş gücü olarak kullandığı Suriyeli işçilerin proje ile holding sahiplerinin ucuz iş gücü olacağını vurguladı. Akdeniz, “Türkiye devleti hayata geçen proje sayesinde her geçen gün büyüyen ucuz iş gücü pazarının en büyük payını sermayedarlara sunmuş oldu” dedi.
‘İşçi haklarında ciddi kayıplar olacak’
Hayata geçen projenin en büyük destekçisinin Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) olduğunun altını çizen Akdeniz, şöyle devam etti: “Türkiye’de sermayenin mültecilere dönük her zaman bir politikası vardı. Bu anlamda devletten gerekli tüm desteği alabiliyor. Peki sermaye sınıfı bu kadar aktifken işçi sendikaları ne yapıyor diye sorduğunuzda, tek kelime ile uyuyorlar. Mülteci işçilere dönük tek bir projeleri, ya da çalışmaları maalesef yok. Bu projeleri olmadığı için önümüzdeki dönemde işçi haklarında ciddi kayıplar olacaktır.”