Tutsakların, ‘Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa siyasi çözüm’ talebiyle başlattıkları açlık grevi 31’inci gününde devam ediyor. Açlık grevinde yer alan tutsaklardan İsmet Karak ve Bager Sayak aileleri aracılığıyla gönderdikleri mesajlarda, özgürlük talebini haykırmaya devam edeceklerini vurguladılar
İmralı Adası’nda ağırlaştırılmış tecrit altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması ve Kürt sorununun çözümü talebiyle cezaevlerinde başlatılan dönüşümlü açlık grevi eylemi 31’inci gününe girdi.
Üçüncü ayına giren “Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa siyasi çözüm” kampanyasına katılan tutsaklar 27 Kasım’da açlık grevi eylemi başlattı.
‘Sayın Öcalan’a özgürlük talebini haykırmaya devam edeceğiz’
Açlık grevi eyleminde yer alan Ankara Sincan 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde tutulan İsmet Karak, telefon görüşmesi gerçekleştirdiği ailesiyle aracılığıyla kamuoyuna mesaj gönderdi.
Sonuç alana kadar eylemlerine devam edeceklerini belirten Karak, “Bu bataklıktan kurtulabilmemiz için kararlılıkla mücadele etmeye devam edeceğiz. Şu anda 3 arkadaş olarak 10 günlük dönüşümlü açlık grevinde bulunuyoruz. Tüm arkadaşlarımız büyük bir kararlılıkla bu eylemde yerlerini alıyor” diye belirtti.
Karak, sürdürülen direnişe dair tüm kesimlere duyarlılık çağrısında bulunarak, “Özgür tutsaklar olarak Zilan’ın fedailik ruhuyla Sayın Öcalan’ın özgürlüğünün talebini haykırmaya devam edeceğiz” dedi.
‘Tecridi kabul etmiyoruz’
Ankara Sincan 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde açlık grevine katılan Bager Sayak ise ailesiyle aracılığıyla kamuoyuna gönderdiği mesajda, “Sayın Öcalan’ı Kürt halkına unutturamazlar” dedi.
Sayak, mesajında şunları belirtti:
“Sincan 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde başlattığımız açlık grevi mücadelemiz, büyük bir direnişle devam ediyor. Bizler 27 Kasım gününden beri sırayla açlık grevine katılıyoruz. Şuan Cahit Yılboğa, Ferhat Musa ve Mehmet Akyüz ile birlikte açlık grevini devraldık. Derinleşmiş tecrit, derinleşmiş savaşa sebep oldu. Bizler, Sayın Abdullah Öcalan ve İmralı’daki diğer arkadaşların üzerindeki bu derinleşmiş tecridin kaldırılmasını istiyoruz çünkü tecrit her yere yayıldı. Kimse, tecrit ve oyunlarla Sayın Öcalan’ı Kürt halkına unutturamaz. Tecrit ne kadar ağırlaşırsa savaş da o kadar derinleşir. Hiç kimse neden böyle oluyor, neden savaş çıktı demesin. Savaş, Türk devletinin ve AKP-MHP iktidarının bir politikasıdır. Buradan bir kez daha söylüyoruz; biz tecridi kabul etmiyor, her kesimden direnen arkadaşlarımızı selamlıyoruz. Tutsaklar olarak, ailelerimize bu mücadeleye katılmaları için çağırıyoruz.”
HABER MERKEZİ