Wan Emek ve Demokrasi Platformu, Artemêt ilçesinde Merit Otel’in Wan Gölü kıyısındaki işgalini, yaptıkları basın açıklamasıyla protesto etti. Açıklamada, ‘Sessiz kalmak suça ortak olmaktır’ denildi
Wan Gölü’nü besleyen akarsular üzerine inşa edilen HES ve barajlar ve gelişen küresel ısınma sonucu gölde çekilme her geçen gün artarken, çalıştırılmayan arıtma tesisinden salınan atık sularla Wan Gölü kirletilmekte. Bu da yetmezmiş gibi tüm kıyı boyunca rantsal işgallerle göl adeta yok oluşa sürüklenmekte. Kıyı işgalinin giderek büyemesine karşı bir araya gelen Emek ve Demokrasi Platformu, Artemêt (Edremit) çarşı merkezinde bulunan Merit Otel inşaatının Wan Gölü kıyısındaki inşaat yapımını düzenlediği basın açıklamasıyla protesto etti. Merit Otel önünde düzenlenen açıklamaya, kentte bulunan Sivil Toplum Örgütleri (STÖ) siyasi parti ve birçok aktivist katıldı. Açıklamayı, avukat Jiyan Özkaplan okudu.
‘Göl her geçen gün katledilmekte’
Wan Gölü’nün 430 km çevresi, 451 metre derinliğiyle bir iç deniz niteliği taşıdığını kaydeden Özkaplan, “Kate Rubins tarafından uzaydan çekilen fotoğrafı dünya çapında birincilik kazanan Van Gölü, aynı zamanda dünyanın en büyük tuzlu sodalı gölü olması sebebiyle bölgemizi ayrıcalıklı kılmaktadır” dedi. Gölün “Kanun koyucular, uygulayıcılar ve taşeronları tarafından tahrip edilerek abluka altına alındığını” kaydeden Özkaplan, “Göl kirletilmekte ve halkın kıyılara ulaşımı engellenmektedir. Değeri paha biçilemeyecek kadar önemli olan bu sahiller, sulak alanlar, sazlıklar ve faunasında yer alan yüzlerce canlı türü vahşi kapitalist uygulamalarla gasp edilmiş ve her geçen gün katledilmektedir” ifadelerine yer verdi.
‘Kıyı herkesin’
Özkaplan devamında, “3621 sayılı kıyı kanununun 6. Maddesi’nde ‘kıyı herkesin eşitlik ve serbestlikle yararlanmasına açık olup buralarda hiç bir yapı yapılamaz. Duvar, çit, parmaklık, tel örgü, hendek, kazık ve benzeri engeller oluşturulamaz. Kıyılarda kıyıyı değiştirecek boyutta kazı yapılamaz kum, çakıl alınamaz veya çekilemez. Kıyılara moloz, toprak, cüruf, çöp gibi kirletici etkisi olan atık ve atıklar dökülemez’ denilmektedir. Fıkralarda sayılan ‘fiillerin kıyının doğal yapısını bozacak bir etki meydana getirmesi halinde daha ağır cezayı gerektiren bir suç oluşturmadığı takdirde failler hakkında altı aydan iki yıla kadar hapis cezası hüküm olunur’ denilmektedir” sözleriyle yasada geçen ilgili maddeleri hatırlattı.
‘Merit otel inşaatı sürüyor’
Gölün, Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanı olarak tescil edildiğini hatırlatan Özkaplan, “Bu sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım kanununun; en zayıf koruma şekli olduğu ve gelişigüzel olarak hazırlanmış olduğu özellikle kıyılardaki köylerin, tarım arazilerinin, sazlıkların, sulak alanların hesaba katılmamış olmasından anlaşılmaktadır. En zayıf koruma kanunu olmasına rağmen ’sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım yasasının’ bile çiğnendiğini Merit Otel ve Edremit Aqua Park gibi yapıların inşasında görmekteyiz” sözlerine yer verildi.
Halka çağrı
“Buradayız” diyerek sözlerine devam eden Özkaplan, “Peki ya devlet nerde, kanun koyucu, kanun uygulayıcı nerede? Demokratik bir hak olan basın açıklamalarına yüzlerce kolluk kuvveti görevlendirip bu açıklamaları engelleyenler, Van Denizi’nde günlerdir hukuka aykırı bir şekilde yapılan kaçak inşaatlarla beraber göle doldurulan tonlarca dolgu gözler önündeyken bu duruma neden seyirci kalmaktadır? Sessiz kalmak suça ortak olmaktır” diyerek, tüm kamuoyunu kıyı işgaline karşı tepki göstermeye çağırdı.
Kaynak: JINNEWS