DEM Parti Halklar ve İnançlar Komisyonu, Mereş Katliamında yaşamını yitirenleri anarak, ‘İktidar ve Meclis çoğunluğu, bu katliamın gerçeklerinin ortaya çıkarılmasını engellemekten vazgeçmelidir. Türkiye; geçmişindeki utançlarla yüzleşmeden demokratikleşemez’ dedi
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Halklar ve İnançlar Komisyonu, Mereş’te 19-26 Aralık 1978 tarihleri arasında gerçekleşen katliama dair yazılı bir açıklama yayınladı.
Komisyon eş sözcüleri Yüksel Mutlu ve Mahfuz Güleryüz imzası ile yayınlanan açıklamada, “Maraş Katliamında yitirdiklerimizi unutmadık, unutmayacağız” denildi.
45 yıl önce Mereş’te Alevilere, Kürtlere ve solculara yönelik gerçekleşen katliamda resmi rakamlara göre 105, katliam tanıklarının aktarımlarına göre yüzlerce kişinin katledildiği, binlerce insanın yaralandığı, yüzlerce iş yerinin talan edildiği ve sağ kalanların ise göçe zorlandığı belirtilen açıklamada, “Maraş önemli oranda Alevisizleştirildi. Bu topraklar, aradan geçen bunca zaman içinde Alevilerin güven ve huzur içinde yaşayabildikleri bir ülke haline gelmedi” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada, derin devlet organizasyonu olan bu katliamın arkasındaki güçlerin açığa çıkarılmadığının altı çizilerek, “Siyasi ve fiili sorumluluğu bulunan katliamın planlayıcıları tüm delillere rağmen yargılanmadılar. Katliamın mağdurlarının 3 avukatı faili meçhul cinayetlere kurban gitti. Bu katliamın faili olarak müebbet cezası alan caniler dahil yargılanan katillerin tamamı salıverildi” denildi.
‘Maraş’ın unutturulmasını kabullenmeyeceğiz’
Devletin tüm kesimlere karşı bir özür borçlu olduğunu belirtilen açıklamanın devamında şu ifadeler kullanıldı:
“Maraş’ta katledilen canların birçoğunun cesetleri yığınlar halinde toplu mezarlara gömüldüğünden, ailelerin bugün halen başlarında acılarını yaşayacakları mezar yerleri bile yoktur. TBMM bünyesinde kurulacak Hakikat ve Adalet Komisyonu, Maraş Katliamı ve tarihimizdeki tüm insan hakları ihlallerini ve insanlık suçlarını aydınlatmak için önemli bir adım olacaktır. AKP-MHP iktidarı ve Meclis çoğunluğu, bu katliamın gerçeklerinin ortaya çıkarılmasını engellemekten vazgeçmelidir. Türkiye; geçmişindeki utançlarla yüzleşmeden, Aleviler, Kürtler ve bu toprağın zenginlikleri olan tüm azınlıklara karşı işlenmiş katliam ve tertipler açığa çıkarılmadan ve sorumlular tarih karşısında mahkûm edilmeden demokratikleşemez. Yeni katliamlar yaşamamak için Maraş’ın unutturulması yönündeki girişim ve çabaları asla kabullenmeyeceğiz. Maraş’ta yakınlarını yitiren canlarımızın her daim yanlarında olmaya devam edeceğiz. Maraş’ta yitirilen canların acısını içimizde yaşıyor, anıları önünde saygıyla eğiliyoruz.”
HABER MERKEZİ