Mezopotamya Kitap Fuarı, 2’nci gününde devam ediyor. ‘Bîrgeh’ kitabına dair panelde, OHAL döneminde Kürt kurumlarına dönük baskılar konuşuldu
Amed’de Mezopotamya Kitap Fuarı ikinci gününde devam ediyor. Mezopotamya Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi’ndeki fuara ikinci günde de ilgi yoğun oldu. Fuar alanında bulunan Dicle Salonu’nda, “OHAL-KHK ve Hafıza Almanağı” adlı bir panel gerçekleştirildi. Panelde, Olağanüstü Hal (OHAL) döneminde kapatılan Kürt kurumlarının yaptığı çalışmaları konu alan ve Helin Bozarslan’ın kaleme aldığı “Bîrgeh-Bellek Almanağı” kitap üzerine tartışmalar yürütüldü. Bozarslan’ın yanı sıra, gazeteci Hakkı Boltan, Özgür Kadın Hareketi (TJA) aktivisti Xecê Şen ile Ma Müzik Koordinatörü Şêrko Kanîwar konuşmacı olarak yer aldı. Hukukçu Şivan Özen ise, panelin moderatörlüğünü yaptı.
Yazar Helin Bozarslan, kurumların kapatıldığı dönemde Amed’de sert bir iklimin olduğuna işaret etti. Türkiye’nin “genç bir ülke” olduğunu ve yerinden etme, sürgün ve asimilasyon politikalarıyla yeni bir toplumsal yapı yaratmaya çalıştığını kaydeden Bozarslan, “Bu yüzden foto-belgesel yoluyla böyle bir proje hazırlamak istedik” dedi.
TJA aktivisti Xecê Şen, Kürt kadınlarının verdiği mücadeleyi anlattı. Kadınların açtığı kurumların açılış süreçleri hakkında bilgi veren Şen, “Kurumların kayyum eliyle kapatılması toplumsal bir katliamdır” dedi.
Özgür basına yönelik baskılar
Hakkı Boltan, OHAL sürecinde Özgür Basın’a yönelik baskıların daha da arttığını söyledi. Boltan, “OHAL döneminde Özgür Basın’a çok baskı yapıldı ve bir dernek kapatıldı. Artık dünyada gerçekleri topluma sadece Özgür Basın aktarıyor. Bu baskıların sebebi de bu. Toplumsal hafızanın kaybolmaması için sonuna kadar mücadele edeceğiz ve çalışacağız” şeklinde konuştu.
OHAL sürecinin sona ermesine rağmen Mezopotamya Kültür Merkezi’nin (MKM) 32’nci kuruluş yıl dönümü konserinin yasaklandığına dikkati çeken Şêrko Kanîwar ise, Kürt kültürünün yaşatılmasının engellenmeye çalışıldığını ifade etti. Kanîwar, “Polis bugün tek tek bütün stantları kamerayla çekti. Bunun sebebi Türkçe yayınevleri değil. Bu, Kürtçe yayın yapan kurumlara yönelik bir uygulama. Yani faşizm iş başında” dedi.
Panel, soru ve cevap bölümüyle sona erdi.
AMED