Elif Gemicioğlu Yaviç’in Kürtçe dil bilgisi sorularından oluşan ‘Pirsên Rêzîmana Kurmancî’ adlı kitabı okuyucu ile buluştu
Elif Gemicioğlu Yaviç, “Pirsên Rêzîmana Kurmancî” (Kürtçe Dil Bilgisi Soruları) adlı kitabı okuyucu ile buluştu. Sitav Yayınları’ndan çıkan kitap, Kürtçe soru bankası çıkaran ilk kadın yazar- eğitmen özelliğini taşıyor.
Kitap hakkında bilgi veren Yaviç, Nûda Kültür Merkezi’nde çalışırken aynı zamanda Kürtçe dil kurumunda da çalıştığını ve öğretmenlik yaptığını belirtti. Yaviç, çocukluğundan itibaren gramerin her zaman ilgisini çektiğini belirterek, Kitabın içeriğinin sadece Kurmanci dilbilgisi soru ve cevaplarından oluştuğunu belirtti. Kürtçe ile Türkçe arasında büyük bir fark olduğunu söyleyen Yaviç, “Bir kadın olarak Kürt dilinin zenginliğini göstermek istedim. Ben de elimi taşın altına koymak istedim. 10 yıl boyunca çoğunlukla gramer çalıştım. Çünkü grameri anladım. Sınavlara yönelik sorular hazırlıyordum. Bir arkadaşım bana bunları farklı bir şekilde yazabileceğini söylemişti. Anladım, hoşuma gitti. Derste öğrettiklerimin somut bir şekilde ortaya çıkmasını istedim. Okurların ve dil severlerin bundan faydalanmasını veya bir şeyler katmasını istedim. Kadınların bu alanda birçok beceriye sahip olması gerekiyor. Bugün yazıyorsam temelini annemden ve anneannemden alıyorum. Şu anda çocuk ninnileri üzerinde çalışıyorum. Annelerimiz çocukları beşikte sallarken ninni söylerdi, eğer erkek veya kız ise ninnilerinde cinsiyetini söylerlerdi. Bugün yaptıklarımız onlardan alınıyor, kaybolmasın diye somut bir şekilde yazıyoruz” diye konuştu.
Hiçbir çocuk zorluk çekmemelidir
Yaviç, Kürt çocuklarının okula gittikten sonra dillerini öğrenmelerinin daha da zorlaştığı belirterek, küçük yaşlarda çocukların ana dillerini konuşmaları gerektiğini söyledi. “Hiçbir çocuk zorluk çekmemelidir” diyen Yaviç, “Dil bir milletin varlığının şartıdır. Ne olursa olsun dile dikkat edilmelidir. Dil ortadan kalkınca halk bölünür. Çocuğum Kürtçe’yi iyi bildiği için herkes şaşırıyor ve ‘Bu yaşta Kürtçe’yi nasıl biliyor’ diyor. Onun bu yaşta Kürtçe bilmesi gerekiyor. Büyüyünce öğrenmek zordur. Çünkü Kürtçe çok zengin bir dildir. Neye ihtiyacımız var? Biz varız ve varlığımızı kabul ediyoruz. Kimsenin ‘sen yoksun’ demesini kabul etmiyorum. Peki varlığımı neyle koruyacağım? Dil ile kültür ile koruyabilirim. Bu nedenle kendimize bahaneler üretmemeliyiz. Elinden geleni yap. Aynı zamanda kişinin kendi diliyle siyaset yapması gerekir. Çünkü siyaset birçok insanı etkiliyor. Kendine aydın diyen birinin Kürtçe konuşması gerekir. Kürtçe dilini her yerde konuşmalıyız. Hayatın her alanında herkesin sorumluluğu var. Kendi dilimize sahip çıkmalıyız. Dil yoksa biz de yokuz.”
Haber: Zelal Tunç-Rojda Aydın/JİNNEWS