Gazetecilerin yargılanmasına dair konuşan Amed Barosu Başkanı Nahit Eren, hak ihlallerinin artığı bir dönemde gazetecilere dönük baskıların da arttığını, gazetecilerin haber içerikleri nedeni ile yargılandığını söyledi
Mezopotamya Ajansı’nın (MA) tutsak editörlerinden Abdurrahman Gök, dün görülen ikinci duruşmasında tahliye edildi. MA editörü ve aynı zamanda Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eşbaşkanı Dicle Müftüoğlu’nun ilk duruşması Diyarbakır 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yarın görülecek.
Müftüoğlu, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında 29 Nisan’da MA editörü Sedat Yılmaz ile birlikte Amed’de gözaltına alındı. Müftüoğlu, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü gününde Yılmaz ile birlikte, gazetecilik faaliyetleri gerekçe gösterilerek “örgüt üyeliği” iddiasıyla tutuklandı.
Amed Barosu Başkanı Nahit Eren, gazetecilerin yargılanmasına dair gazetemize konuşarak dayanışma çağrısı yaptı.
Hakikati dile getirmek cesaret
Bölgede en zor görev icra eden çalışma alanın basın alanı olduğunu söyleyen Eren, hakikati dile getirmek cesaret ama hakikati dile getirdiğiniz zamanda, gazetecilerinbu tür yargı tehdidine ve baskıya maruz kaldıklarını söyledi.
Hak ihlallerinin yoğunlaştığı dönemlerde gazetecilere dönük baskıların da arttığını belirten Eren, “Bu hak ihlallerini haberleştiren gazetecilerin bir şekilde hedefe oturtulduğu, hedef alındığını, Apê Musa örneği önümüzde, katledildiğini biliyoruz. Bu dönemde de yine, daha önce de Diyarbakır’da onlarca gazeteci tutuklandı. Bir yıla yakın tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakıldılar. Bu arkadaşlarımızın da tahliye edileceğini bekliyoruz, edilmeleri gerekir” diye konuştu.
Haber içeriklerinden dolayı yargılanıyorlar
Gerçeği dile getirmenin, yaşanan hukuksuzlukları dile getirmenin basın çalışanlarına dönük böyle bir saldırıya döndüğüne dikkat çeken Eren şunları söyledi:
“Tamamen haber içerikleri ile haber içeriklerinin yarattığı rahatsızlık üzerinden gelişen operasyonlardır. Bölgede her fikrini ifade eden, düşüncesini ifade eden, iktidar veya bürokratik yapıyı rahatsız ediyorsa yargı tehdidi ve tacizi ile karşı karşıya kalıyorsunuz. Bu artık pratik haline gelmiş. Türkiye’de halen gazetecilerin haber içeriklerinden dolayı yargılanması, örgüt üyeliği ile itham edilmesi basın özgürlüğüne verilen değeri bizlere gösteriyor. İddianamelerin örgüt üyeliği ve propaganda içeriğini oluşturmadığını bizler biliyoruz. Tamamen haber içerikleri suç unsuru kabul ediliyor.”
Eren, son olarak duruşmalara katılım çağrısı yaparak gazetecilerin sahiplenmesi gerektiğinin altını çizdi.
HABER MERKEZİ