Gar Katliamı davasında Mülkiye Müfettişliği Teftiş Kurulu raporunun bazı sayfalarının eksik olduğunu belirten avukatlar, ‘Tekrar başvurduk, CD verdiler. Bir araştırma raporunun eki 523 sayfa ama yaklaşık 500 sayfası silinmiş’ dedi
DAİŞ’in 10 Ekim 2015 tarihinde Ankara Tren Garı’nda düzenlediği ve 103 kişinin ölümüyle sonuçlanan canlı bomba saldırısına ilişkin görülen Gar Katliamı davasının 22’nci duruşması, Ankara 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Kimlik tespitiyle başlayan duruşmaya tutuklu sanıklar, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı. Dava avukatlarının daha önce tanıklık yapması için talepte bulunduğu ve Eylül 2015’te Suriye’den canlı bomba olmak üzere Türkiye’ye gönderilen Erol Sayanoğlu duruşmaya katılmadı.
Söz alan dava avukatı Eylem Sarıoğlu, süreci yürüten savcıların da yargılama yapan hakimlerin de olaya sıradan bir insan öldürme suçu olarak ve sıradan bir örgüt davası olarak baktığını söyledi. Savcılığın yapmadığı işleri kendilerinin yaptığını ve dosyayı bu aşamaya getirdiklerini kaydeden Sarıoğlu iddianamenin hukuken “boş” olduğunu belirtti.
Raporun sayfaları eksik
Avukat İlke Işık da, Mülkiye Müfettişliği Teftiş Kurulu raporunu almanın 8 yıllık bir hukuk mücadelesi sonucu olduğunu söyledi. Işık, “İçişleri Bakanlığı raporunu çok hızlı bir şekilde hazırladı. Rapor açıkça Ankara Emniyet Müdürü dahil yetkililerin mitingde gereken önlemleri almadıklarını, rutin önlemlerle yetindiklerini, tertip komitesini bilgilendirmediğini ve soruşturulmaları gerektiğini belirtiyor” dedi. Işık, Mülkiye Müfettişliği Teftiş Kurulu raporunun bazı sayfalarının olmadığına dikkat çekerek, “Tekrar başvurduk, CD verdiler. Bir araştırma raporunun eki 523 sayfa ama yaklaşık 500 sayfası silinmiş” diye belirtti.
Işık, sansürlenen belgelerin içinde araştırma raporunun da olduğunu ve bu raporda, Yunus Emre Alagöz, İlhami Balı, Deniz Büyükçelebi, Yakup Şahin ve Yunus Durmaz’ın katliam öncesindeki iletişim tespitleri ve bilgilerin olduğunu belirterek mahkemeye, “Bu raporun tamamının EGM’den istemenizi talep ediyoruz. Ayrıca raporu hazırlayan müfettişlerin tarafınızca dinlenmesini talep ediyoruz” ifadelerinde bulundu.
‘Tanığın dinlenilmesi konusunda ısrarcıyız’
Tanık Erol Sayanoğlu’nun dinlenilememesine ilişkin konuşan avukat Senem Doğanoğlu ise “Her tanık her zaman zorla getirildi hiçbir zaman bir tanığın dinlenilmesi konusunda bir erteleme olmadı. Tanığın dinlenilmesi konusunda ısrarcıyız. Ayrıca İstihbarat Daire Başkanlığı’ndan ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nden tüm firari sanıklar, mevcut tutuklu sanıklar ve ölmüş olan 4 sanık yönünden kayıtları istiyoruz” diye konuştu.
Mahkeme heyeti, tanık Erol Sayanoğlu’nun duruşmaya gelmemesi durumunda zorla getirilmesine karar vererek, duruşmayı 26 Şubat’a erteledi.
HABER MERKEZİ