WWF, 1970’lerden bu yana hava ve deniz kirliliği, küresel ısınma, plansız avlanma gibi nedenlerden dolayı dünyadaki doğal yaşam nüfusunun yüzde 60 oranında azaldığını açıkladı.
Doğal Yaşamı Koruma Vakfı’nın (WWF) “Yaşayan Gezegen 2018” raporu açıklandı. Raporda, “Gezegenimiz yaşam destek ünitesinde” ve “Bizler, gezegeni kurtarabilecek olan son nesiliz” ifadeleri dikkat çekti.
Raporda, 20’nci yüzyıla kadar insanların doğal kaynakları tüketme hızının, doğanın bu kaynakları yerine koyma hızından yavaş olduğu belirtildi. Raporda; özellikle, 1970’lerden itibaren hızla artan küresel insan nüfusunu besleyebilmek için endüstriyel tarımın yaygınlaşması ve doğal kaynakları sömürme hızının artması sonucunda doğadaki insan etkisinin onarılması güç noktalara ulaştığı ifade edildi.
Günümüzde canlı türlerinin yok olma hızının, doğadaki insan etkisinin olmadığı dönemlere kıyasla bin kat arttığı vurgulanan raporda, Paris İklim Değişikliği Anlaşması benzeri küresel doğal yaşamı koruma anlaşmasıyla bu trendin kırılabileceği öneresinde bulunuldu.
Raporda, “İnsanlar artık doğanın sunduğu imkanların çok daha ötesinde yaşıyor” denilerek, bu süreçte gezegendeki doğal yaşamın da hızla ortadan kaldırıldığı uyarısı yapıldı. Tatlı sularda yaşayan canlı nüfusunun 1970’lerden bu yana yüzde 80 oranında azaldığı belirtilen raporda, tatlı su canlı türlerinin diğer tüm türlerden daha hızlı yok olduğuna da dikkat çekildi.
‘6 milyar ton deniz canlısı avlandı’
Raporda, şu bilgilere yer verildi:
“* 1950’lerden bu yana tüm okyanus, deniz ve nehirlerde yaklaşık 6 milyar ton balık ve diğer deniz canlısı avlandı.
* Nüfusu hızla azalan deniz canlıları da yine bir insan etkisi olan plastik çöplerle mücadele ediyor.
* Dünya genelindeki deniz kuşlarının yüzde 90’ının midesinde plastik var. Bu oran, 1960’larda sadece yüzde 5’ti. Plastik kirliliği artık sadece okyanusların yüzeyi için bir tehdit değil. Derin okyanus canlıları da plastik kirliliğinden etkilenmeye başladılar.
* Gezegenin sadece dörtte biri insan etkisinden korunabiliyor. Bir tedbir alınmazsa 2050 yılına gelindiğinde bu oran onda bire kadar gerilemiş olacak.”
HABER MERKEZİ