HEDEP’in yerel yönetimlere dair gerçekleştirdiği konferansında bir dizi önerge kabul edildi. Kayyumlara dair önergede, kayyumların yarattığı tahribat yeniden kazanılacak belediyeler ile ortadan kaldırmanın hedeflediği belirtildi
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) Yerel Yönetimler Kurulu’nun “Örgütlü toplumla demokratik yerel yönetimlere” başlığıyla düzenlediği “Demokratik Yerel Yönetimler Konferansı” sona erdi.
Konferans, partinin Eş Genel Başkanı Tuncel Bakırhan’ın açılış konuşması ardından basına kapalı olarak sürdü. Çok sayıda kişinin söz aldığı konferansta, geride kalan süreçte yaşanan eksikliklere ve yeni döneme dair önerilerde bulunduğu öğrenildi.
Konferansta, özellikle AKP-MHP iktidarının halkın seçme ve seçilme hakkına, yerel demokrasiye ve belediyelere savaş açtığına dair vurgu yapıldığı ifade edildi. Buna karşı en iyi cevabın ise belediyeleri halkın seçimi ile yeniden kazanmaya yönelik vurgu oldu. Aynı zamanda belediye aday seçiminin sandıklar kurularak seçilmesi gerektiğine dair yoğun tartışmaların yaşandığı da kaydedildi.
‘Konferanslarda alınan kararlar esas alınacak’
Konferansta yapılan konuşmaların ardından bir dizi önerge sunulduğu ve bu önergelerin gerekçelerinin de açıklandıktan sonra oylamaya sunulduğu öğrenildi. Öne çıkan bir önergede, Kurdistan özgürlük ve demokrasi mücadelesinin ortaya koyduğu yapısal ve toplumsal değerler birikiminin esas alınması ile ilgili olduğu belirtildi. Bu birikimin gelecek döneme de taşınması, konferansta sunulan önerilerden yalnızca biriydi. Önergeye dair gerekçede ise, Kürt halkının 3 belediye başkanlığı ile bu serüvenine başladığı hatırlatılarak, saldırılara maruz kaldığı ancak buna rağmen daha sonra 37 belediye başkanlığı ile yola devam edildiğine yer verildi. Bu kazanımı elde eden ilkeler ve önceki konferanslarda alınan kararların benimsenmesinin önerildiği ve kabul edildiği aktarıldı.
Seçilmişler ‘Parti Okulu’nda eğitim görecek
Sunulduktan sonra kabul edildiği öğrenilen bir diğer önergenin ise “Bilinçli birey, örgütlü toplum” başlığı oldu. Bu önergede ise yerel yönetimlerin toplumsal bağların güçlendirilmesinde mihenk taşı görevi gördüğünün ifade edildiği,bu nedenle seçilmişlerin parti bünyesinde kurulan “Parti Okulu” çerçevesinde çeşitli eğitim süreçlerinden geçilmesi ve seçim çalışmalarına başlamaları için hazırlanması önerildi.
Acil durum yönetimleri
Dikkat çeken bir diğer önerinin ise “Afetlere duyarlı toplum ve yerel yönetimler” başlığı taşıyan önergenin olduğu paylaşıldı. Tartışılan bu önergenin ise 6 Şubat’ta meydana gelen deprem ile bu konuda örgütlenmenin bir kez daha zaruri olduğunun ortaya çıktığı vurgusu yer aldı. Önergede, doğaya saygılı, ekolojik, sağlıklı bir kentleşme için imar çalışmasının yapılması ve afet öncesi, sırası ve sonrası süreçlerde toplumu afetlere karşı duyarlı hale getirmek için farkındalık eğitimlerine ön verilmesinin önerildiği belirtildi. Bunun yanı sıra önergede, bu şekilde afetlerin yıkıcı etkisinin azaltılabileceğinin altı çizildi. Bu nedenle belediyeler bünyesinde, “Afet ve Acil Durum Yönetimleri” ile ilgili birimlerin kurulması önerildi.
Yerel Yönetimler Hukuk Komisyonu
Bir diğer önerge ise yerel yönetimlerde yaşanan hak ihlalleri ile ilgili. Önergede, en büyük ihlallerden bir tanesinin atanan kayyumlar olduğu belirtildi. Hem kayyum atamalarının hem de başkaca hukuk dışı uygulamaların yerel-evrensel hukuk mecralarına taşınması ile takibinin etkin bir şekilde yapılmasının önerildiği konferansta, “Yerel Yönetimler Hukuk Komisyonu’nun” kurulmasının kabul edildiği paylaşıldı.
Komünal ekonomi
Konferansta ayrıca “Komünal ekonomi”ye dair önergenin de yer aldığı bilgisine ulaşıldı. Kapitalizmin çoklu kriz içinde bulunduğu ve aşmak için de halklara, işçi sınıfına yükler yüklediği ifade edilerek, kapitalizmin Kurdistan’da yoksullaşmayı derinleştirdiği ve Kurdistan’a bir talan anlayışı ile yaklaştığı vurgusunun yer aldığı kaydedildi. Bu nedenle yerel ekonominin demokratik şekilde inşa edilmesine dair öneri sunulduğu, ayrıca halkın gündelik sorunlarının çözümü için de alternatiflerin üretilmesinin sunulduğu belirtildi. Bu önergede ise bu alternatifin temel merkezinin yereller olması gerekliliğine dikkat çekildiği öğrenildi. Aynı zamanda ahlaki-politik değerlerin esas alınması ve kar hırsını reddeden bir noktadan kurumsallaşmaya gidilmesi de tartışıldığı ve kabul edilip karar altına alındığı belirtildi.
Ortak üretim alanları
Konferansta, “Ortak üretim” alanlarının oluşturulması gerektiğine dair de önerinin sunulduğu aktarıldı. Belediye kaynaklarının daha doğru kullanılması ve halk ile birlikte hizmete sunulmasına dikkat çekildiği konferans tartışmalarında, halkın ihtiyaçlarının karşılanması için üretim alanlarının da inşa edilmesi gerektiğine yer verildi.
Ekolojik toplum
Konferansta, doğa talanına karşı mücadeleye edilmesi gerektiğine dair önergenin de sunulduğu belirtildi. Önergede, yerel yönetimlerin doğayı ve ekolojik dengeyi koruması gerektiği belirtildi. Önergede, bu diyalektiğin esas alınması ve ekolojik bir toplum için yerel yönetimlerin yerelden yenilenebilir enerji uygulamaları ve katı atık, geri dönüşüm gibi hususlar ile doğayı korumsa gerektiğine dair ifadelere yer verildiği belirtildi.
Yeniden inşa
Bir diğer önergede ise kentlerin yeniden inşa edilmesinin önerildiği kaydedildi. Önergede kentlerin kendi öz kimliklerine kavuşturulmalarının öncelik olarak ele alındığı belirtildi. Bu nedenle yerel yönetimler kurulu bünyesinde oluşturulan “Kayyım İzleme Komisyonu”nun adının ve çalışma içeriğinin değiştirilerek “Kayyımın Tahribatlarına Karşı Yeniden İnşa Komisyonu’na” dönüştürülmesinin önerildiği ve kabul edildiği aktarıldı.
Hafıza korunacak
Konferansta, toplumsal hafızanın korunmasına dair tartışmaların da yaşandığı öğrenildi. Yerel yönetimlerin her coğrafyaya özgü olan kültür ve hafızayı korumak için çalışmalar yapması gerektiği, dolayısıyla her kültürün gelişimi ve kendi kökleri üzerinde yenilenmesi için çalışmalar yürütme kararı alındığı öğrenildi. Bunun için ise her türlü olay, olgu ve kişiye dair hafızayı canlı tutacak hafıza merkezi, anıt, müze vb. uygulamaların yapılmasının önerildiği ve kabul edildiği öğrenildi.
Bu bağlamda önerilen önergelerin tümünün tartışıldıktan kabul edildiği öğrenildi.
Konferansın sonuç bildirgesi ise Kürtçe ve Türkçe olmak üzere yarın HEDEP Basın Bürosu tarafından kamuoyu ile paylaşılacak.
Haber: Mehmet Aslan/MA