Gençlerin yaşadıkların sorunlara dair konuşan HEDEP Gençlik Meclisi Eşsözcüsü Edanur İbrahimoğlu, ‘Devletin özel savaş politikalarının gençler üzerindeki etkisiyle politikleşme ve siyasallaşma dediğimiz süreç aksama yaşıyor’ diyerek bu yüzden örgütlü mücadelelerinin önemli olduğunu vurguladı
Türkiyeli gençler barınamama, beslenememe kısacası geleceksizlik sorunlarıyla uğraşırken, Kurdistanlı gençler ise özel savaş politikalarının hedefinde. İşsizlik, yoksulluk, fuhuş, ajanlaştırılma ve uyuşturucu madde bağımlılığı kıskacındaki gençlerin büyük bir bölümü gelecek kaygısı içerisinde.
Genç kitle arasında yer alan üniversite öğrencilerinin durumu da farksız. Son üç haftada 4 üniversite öğrencisinin intihara sürüklenmesi ise bunun bir yansıması. Aydın Efeler ilçesinde bulunan Kredi ve Yurtlar Kurumu’na (KYK) bağlı Güzelhisar Kız Öğrenci Yurdu’nda yaşanan asansör faciasında üniversite öğrencisi Zeren Ertaş’ın yaşamını yitirmesi, birçok kentte öğrencilerce protesto edildi.
Gençlerin yaşadıkları sorunları Mezopotamya Ajansı’na ( MA) anlatan Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) Gençlik Meclisi Eşsözcüsü Edanur İbrahimoğlu, örgütlülüğe dikkat çekti.
Geçmişte de yaşandı
Gençlerin yaşadıkları sorunların toplumun diğer kesimlerinin sorunlarından bağımsız olmadığını dile getiren İbrahimoğlu, bu sorunlarının tarihsel bir geçmişi olduğunu ifade etti. 1968 ve 1990 yıllarındaki öğrenci hareketlerini hatırlatan İbrahimoğlu, o yıllarda olduğu gibi gençliğin bugün de sorunlara karşı örgütlenmesi ve siyasal mücadele yürütmesi gerektiğinin altını çizdi.
Bir yandan kriz bir yandan bağımsız olmayan akademiler
Üniversite gençlinin yaşadığı iki temel sorundan birinin ekonomik kriz, diğerinin ise akademik özgürlüğün olmaması olduğunu söyleyen İbrahimoğlu, “Şu an özellikle gençler açısından bir ekonomik kriz varken, aynı zamanda akademik yapıların içlerinin boşaltılması durumu da var. Yani özgür akademinin yaratılmaması, bunu isteyen öğrencilerin tepki görmesi, okuldan atılması gibi durumlar söz konusu” ifadelerini kullandı.
Parçalı bir gençlik var
Ülke çapında birçok şehirde gerçekleşen öğrenci eylemlerine değinen İbrahimoğlu, “Örgütlü mücadelemizi yürütüyoruz ama kitlesel bir örgütlülüğün yaratılmasında eksik kaldığımızdan ötürü, kazanım elde etme konusunda sıkıntılar yaşıyoruz. O yüzden örgütlülük durumunun üzerine eğilmek gerekiyor” diye belirtti. Ülkede çok parçalı bir gençliğin olduğunu ve gençlerin isteklerinin farklılaştığına işaret eden İbrahimoğlu, “Devletin özel savaş politikalarının gençler üzerindeki etkisiyle politikleşme ve siyasallaşma dediğimiz süreç aksama yaşıyor” dedi.
Toplum da parçalanmış durumda
Bu parçalanma halinin ise sadece gençlikle sınırla olmadığını vurgulayan İbrahimoğlu, “Toplumun genelinde bu böyle olmuş. Türkiye ve Kurdistan’da sadece oy vermeye sıkıştırılmış bir politik durum söz konusu. Ancak politik bir toplum yaratmak örgütlü ve demokratik güçlerin sorunudur” ifadelerini kullandı.
Çözümü örgütlü hale getirmemiz gerek
İbrahimoğlu, iktidarın özel savaş politikalarına karşı HEDEP Gençlik Meclisi olarak Kurdistan ve Türkiye kentlerinde 24 Ağustos’ta başlattıkları “Li dijî şerê taybet têkoşîneke bi heybet – Özel savaşa karşı görkemli bir mücadele” kampanyasına dair ise, “Genel olarak özel savaşa dair ailelerin ve gençlerin sorunları aynı gibi görünüyor. Bu sorunları çözümünü örgütlü hale getirip buna dair ortak bir tepki ve çaba içine girmek gibi bir gayemiz var” diye konuştu.
Mücadele hattını örmemiz lazım
Sistemin özellikle Kürt gençler üzerinde özel savaş yürüttüğünü kaydeden İbrahimoğlu, “Kürt gençleri Türkiye sahasında bir ekonomik yoksulluk içerisine girerek, bu ekonomik krizi aşamadığı için ya da toplumda kendi kimliğiyle yer bulamadığı için özel savaşın getirdiği bir durumla bir bunalım haline giriyor” diye belirtti.
Ülkedeki gençlerin büyük bir bölümünün bunalım içerisinde olduğunu ifade eden İbrahimoğlu, “Herkesin toplumda kendini kimliğiyle, diliyle var edeceği bir ortamı yaratmak gerekiyor. Biz de bunun mücadelesini veriyoruz. Hem kendilerinin farkına varmaları hem de toplumu değiştirme, dönüştürme aşamasında yanımızda olmaları ve kendilerini de orada var etmesi için arkadaşlarımıza örgütlü mücadeleye katılmaları dışında bir çağrımız olamaz sanırım” dedi.
İSTANBUL