Eğitim Sen Semsûr Şubesi Sekreteri Zeynel Polat, depremde 24 okulun yıkılması nedeniyle bir binada iki ayrı okulda eğitim verildiğini ve bunun da birçok soruna neden olduğunu söyledi
Mereş (Maraş) merkezli 6 Şubat’ta meydana gelen depremlerin yıktığı Semsûr’da, (Adıyaman) kent merkezinde binlerce bina yıkılırken, resmi verilere göre 11 binden fazla kişi yaşamını yitirdi. Aradan geçen 267 güne rağmen enkaz kaldırma çalışmaları sürerken, depremzedelerin sağlık, barıma ve beslenmenin yanı sıra yaşadığı en önemli sorunlardan biri de eğitim. Deprem sonrası 24 okulun yıkıldığı kentte, eğitim ve öğretim yılının başlamasıyla birlikte bu alandaki sorunlar derinleşti.
Önce Çocuklar Derneği’nin 12-19 Ağustos tarihleri arasında 215 aile ve çocukla yaptığı ankete göre, öğrencilerin yüzde 62,8’i okula devam edebiliyor. Konteynır kentlerde barınma sorunu yaşayan öğrenciler, ulaşım ve kalabalık dersliklerde eğitim görme gibi sorunsallarla yüz yüze bırakıldı.
‘Bir binayı iki okul kullanıyor’
Mezopotamya Ajansı’ndan Mahmut Altıntaş’a konuşan Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Semsûr Şubesi Sekreteri Zeynel Polat, kent merkezinde yeterli derslik olmadığı için bir binanın iki farklı okul tarafından kullanıldığını belirtti. Bu durumun yarattığı dezavantajlara değinen Polat, “Bir binayı sabah bir okul kullanıyor, öğleden sonra başka bir okulun öğrencileri kullanıyor. Bu durum derslerin akşamın geç saatlerine sarkması ve öğrencilerin kalabalık sınıflarda ders işlemesine neden oluyor. Özellikle kış ayının gelmesiyle birlikte akşam karanlığının saat 17.00’a düşmesi öğrenciler açısından sorunları da beraberinde getirecek” dedi.
Kalabalık sınıflarda ders yapma sorunu
Konteynır kentlerin kent merkezine uzak kurulmasından ötürü ayrıca ulaşım sorunu yaşandığını aktaran Polat, “Konteynır kentlere yakın okullarda öğrenci sayısında ciddi artışlar söz konusu. Bu da kalabalık sınıflarda ders yapma sorununu beraberinde getirdi. Kentte ciddi bir öğretmen açığı var. Aradan geçen 8 ayı aşkın sürede sağlıklı gıda ve temiz suya ulaşma noktasında sorunlar hala çözülmedi. Okullara yakın yerlerde süren enkaz kaldırma çalışmaları nedeniyle öğrenciler toz bulutu içinde kalıyor. Bu da öğrencilerin sağlığını tehdit ediyor. Asbest riski barındırıyor. Enkazlar kaldırıldığında sulama yapılması gerekiyor ancak yeterli sulama yapılmıyor” diye belirtti.
Barınma sorunu
Yıkılan okulların yerine yeni bir inşa sürecinin henüz başlatılmadığını aktaran Polat, şöyle devam etti: “TOKİ alanlarında devam eden konut ile birlikte okullarında yapımına başlanmalı. TOKİ’ler bittiğinde bu sefer okul sorunu açığa çıkacak. Kalabalık sınıf ve eğitim emekçilerin barınma sorunu çözülmeli. Halen 3, 4 kişilik aileler konteynırlarda kalıyor. Öğrencilerin bir öğün yemek ihtiyacını karşılanması gerekiyor. Okullarda psikososyal çalışmaların yapılması gerekiyor. Barınma sorunu bir an önce çözülmeli. Konteynır kentlerde öğrencilerin barınma ve sağlıklı gıdaya ulaşma sorunlarının yanı sıra ders çalışma alanları da yok.”
SEMSÛR