İnşaatı sırasında iş cinayetleri ile gündemden düşmeyen 3. Havalimanı bugün resmi törenle açılıyor. Şantiye de dün de bir işçinin yaşamını yitirdiği açıklanırken, kölelik koşullarına karşı isyan eden işçiler ise hala tutuklu
İş cinayetleri ve köleliği andıran çalışma koşulları ile doğa katliamı ile yapımına başladığı günden bu yana gündemde olan 3. Havalimanı bugün düzenlenecek resmi törenle açılacak. İşçi sağlığı ve iş güvencesi koşullarının sağlanmaması nedeniyle iş cinayetleri haberlerinin art arda geldiği havalimanı şantiyesinden açılış öncesi dün de bir iş cinayeti haberi geldi.İnşaat-İş Sendikası, şantiyesinden gelen iş cinayeti haberini paylaştı. Haberde bir işçinin dün sabah saatlerinde yüksekten düşerek hayatını kaybettiği belirtildi. Sendika tarafından yapılan açıklamada “Yarın şatafatlı bir törenle açılış yapılacağı söylenen 3. Havalimanı şantiyesindeki üretim baskısı bir arkadaşımızın daha Canına mal oldu. Şantiyeden gelen haberi paylaşıyoruz. #KöleDeğiliz” ifadelerine yer verildi. Sendika önceki gün akşam da şantiyede meydana gelen patlamayla ilgili işçilerden gelen bilgiye dair açıklama yapmış, açıklamada pano odasının patladığını belirten işçiler, bu sırada iki kişinin yaralandığını belirtmişti.
İşçilere mezar oldu
Son olarak geçtiğimiz hafta bir işçinin cenazesinin işçiler tarafından rögarda bulunduğu şantiyede bu ölümle birlikte şu ana kadar havalimanı şantiyesinde yaşamını yitiren işçi sayısı 39’a yükseldi. Ancak bunlar resmi rakamlar. Geçtiğimiz günlerde 3. Havalimanı’ndaki koşulları Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı’na soran HDP Milletvekili Ali Kenanoğlu, bu sayının 400’ün üzerinde olduğu iddiasını Meclis’e taşımıştı. HDP’li vekil, yaşamını yitiren işçilerin ailelerine şirket yetkililerince ‘sus payı’ ve ‘kan parası’ teklif edildiği yönündeki iddialara yanıt istemişti. Ayrıca, “Mezarlığa dönüş(türül)müş bir alanda çalışmaların hala devam edebiliyor olması nasıl izah edilmektedir?” sorusunu da bakana yöneltmişti. Kenanoğlu’na henüz bakanlık tarafından verilmiş bir yanıt yok. Şantiyede 22 Ekim’de ise İGA bünyesinde faaliyet gösteren DSG’de çalışan 100’e yakın inşaat işçisi, üç aydır maaşlarını alamadıkları için iş bırakarak direnişe başlamıştı. Firma yetkilileri ile işçilerin direnişten bir gün sonra yaptıkları görüşmede işveren maaşların Cuma günü yatıracağını söylemişti. Fakat işçiler önceki gün yaptıkları açıklamada bu sözün de yerine getirilmediğini belirtti. Havalimanının açılışı bugün yapılıyor ama işçilerin üç aylık maaşları henüz yatırılmış değil.
İşçiler hala tutuklu
Havalimanı inşaatında dayatılan kötü çalışma koşullarına karşı en büyük isyan ise 14 Eylül’de başlatılmıştı. Yağmur altında uzun süre servis beklediklerini, şantiyedeki yemek ve barınma imkanlarının çok kötü olduğunu vurgulayan işçiler, çalışma koşullarının düzeltilmesini isteyen işçilere işveren ve devletin cevabı ise gözaltı ve gazlı müdahale olmuştu.İşçilerin eylem yaptığı alan ablukaya alınmış ardından işçilerin koğuşlarına yapılan gece yarısı baskınlarında ve sonrasında Dev Yapı-İş Genel Başkanı Özgür Karabulut’un da aralarında bulunduğu 40’a yakın işçi ve sendikacı tutuklanmıştı. 8 Eylül’de tutuklanan işçilerden 3’ü tahliye edildi ama 32 kişinin tutukluluk hali devam ediyor.
Ne istemişlerdi?
14 Eylül’de kötü çalışma koşullarına karşı başlatılan eylemde işçilerin el yazısı ile yazdıkları talepler ise şantiyenin esir kampını andırdığını bir kez daha gözler önüne sermişti. İşçilerin karşılanmayan aksine şiddet ve tutuklama ile cevap verilen talepleri şöyleydi: “Eyleme katılan işçiler işten atılmayacak. Habersiz şekilde işten atılanlar işe iade edilecek. Servis sorunu çözülecek. Yatakhane, lavabo, banyo temizlikleri düzenli olarak yapılacak, tahtakurusu sorunu çözülecek. Revir personelinin işçilerle ilgilenmesi, gerekli sağlık malzemelerinin temin edilmesi sağlanacak, işçilere dönük aşağılayıcı muamele engellenecek. Maaşların tamamı hesaba yatırılacak, elden maaş ödemesi yapılmayacak. Geçmişe dönük ödenmeyen ücretler ödenecek. İşçi ve formenler aynı yemekhanede yemek yiyecek. Sorulara sebep olan İGA yetkilileri görevden alınsın. Talepler basın karşısında okunacak.İş cinayetleri çözülecek. 6 aydır maaşları yatırılmayan işçilerin ödemelerinin yapılması. Bayram ikramiyesi verilmesi. Azerbaycanlı işçilerin bulunduğu ekibin başı Selim Öztürk’ün yarattığı mağduriyet dolayısıyla işten atılması.İşçi kıyafetlerinin verilmesi. Serviste geçen sürenin mesai olarak verilmesi.”
Büyük vurgun
Havalimanı inşaatı sadece iş cinayetleri ve kötü çalışma koşulları ile gündeme gelmemişti.İnşaat aynı zamanda büyük yolsuzluklarla da hep gündemde oldu. Yapımı devam eden 3. Havalimanı inşaatında yolsuzluk yapıldığı iddiasıyla müteahhit firmalar ve ilgili kamu görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunan CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdoğdu, inşaat için ‘Telekom’dan sonra dünyanın en büyük ikinci yolsuzluğu’ demişti. “Yap-işlet-devret” modeliyle yapılan ihalesini 5 şirketin (Cengiz, Mapa, Limak, Kolin, Kalyon) aldığını hatırlatan Erdoğdu, 3 Mayıs 2013’te ihalesi yapılan havalimanının yer tesliminin 2 yıl sonra gerçekleştiğini söylemişti. Yer teslimi hemen yapılmadığı için hem inşaat hem işletme süresinin 2 yıl haksız olarak kamunun aleyhine, işletmecilerin lehine uzatıldığını anlatan Erdoğdu, bununla halkın 2 milyar 90 milyon euro zarara uğratıldığını açıklamıştı. Bu ihale yapılırken öngörülen yatırım bedelinin 7 milyar 354 milyon euro olduğunu belirten Erdoğdu, ihalenin en büyük bedelini hafriyat ve dolgu malzemelerinin oluşturduğunu, havalimanı yerleşkesinin deniz seviyesinin 90 metre üzerine inşaası için ihale yapılmasına rağmen, sonradan bunun 60 metreye düşürüldüğünü söylemişti. Erdoğdu, bu durumun maliyeti 2,5 milyar euro düşürdüğünü, ancak bu farkın kamuya geri ödenmediğini açıklamıştı.
HABER MERKEZİ