Cûdî Dağı’nın eteklerinde fıstık hasadına başlayan kadınlar, ekonomik krizle birlikte her şeye zam geldiğini ancak emeklerinin karşılığının aynı kaldığını belirterek, ‘Bizim emeğimiz neden bu kadar ucuz?’ diye sordu
Yer fıstığı üretiminde önemli bir yere sahip olan Şirnex’in Silopiya (Silopi) ilçesinde, hasat dönemi başladı.
Yer fıstığı üretim alanı 2019 yılında 30 bin dönüm olan ilçede, bu miktar 2020 yılında 60 bin dekar, bu yıl ise 70 bin dekara kadar çıktı. Ancak hasatçılar, artan fiyatlar nedeniyle şikayetçi. Şirnex’ın geçim kaynaklarından biri haline gelen fıstığın kilo fiyatı tarlada 10 TL’ye kadar düştü. Fıstık hasadına başlayan kadınlar, emeklerinin karşılığını alamadıklarını belirtti.
Silopiya ilçesinin Cûdî Dağı etekleri ile Kuzey ve Doğu Suriye sınırında bulunan Rihaniyê köyünde fıstık hasadı yapan Hezex, Cizîr, Şirnex ve Silopyalı kadınlar, makineden arta kalan fıstıkları satarak geçimlerini sağlıyor.
Emeğimiz çok kıymeti yok
Silopiya’da ilçesinden fıstık toplamaya gelen Büşra Durak (50), kadın emeğine haksızlık yapıldığını vurguladı ve şunları ifade etti:
“Her yıl sonbahar mevsiminde Nisêbin, Cizîr, Silopiya ve Hezex’ten yüzlerce kadın buraya gelerek fıstık toplar. Kadınlar bununla geçimini sağlar. Burada topladığımız fıstığı tüccarlar gelip satın alırlar. Geçen yıl kilosunu 10 liradan satıyorduk, ama şimdi de aynı fiyattan veriliyor. Hile yapıyorlar. Gözünü açan herkes bizim emeğimiz üzerinden ticaret yapıyor. El emeğimizin bir değeri kalmamış. Her şeyin fiyatı uçtu ama bizim emeğimizin değeri neden hala bu kadar ucuz? Geçimimizi sağlayamıyoruz. Her yıl bu işi yapıyoruz. Çoğunlukla kadınlar toplamaya geliyor. Kadınların yaptığı işi erkekler yapamıyor. Kadınların işi her zaman erkeklerinkinden daha zor ve zahmetlidir ama emeğimiz görülmüyor. Kadınlar emek vermiş veya vermemiş, kimsenin umurunda değil.”
Köyden fıstık toplamaya gelen Zeynep Yılmaz (45) ise bölge halkının geçim kaynaklarının da bittiğini ifade ederek, “3 gündür her sabah erken saatlerde buraya gelip fıstık topluyorum. 8 çocuğum var, bunlardan biri de engelli. Evin geçimini çiftçilikle sağlıyoruz. Geçen yıl kilosu 10 liraydı, şimdi de gelen her tüccar kafasına göre fiyat belirliyor. Neden geçen yıl satılan her şeyin fiyatı binlerce TL farkla değişti, fıstığın değişmedi? Halkın emeği olduğu için böyle yapılıyor. Bu da haksızlık değil mi? 10 liradan satılan bir şey kalmış mıdır? Bu fıstık da olmazsa, bu insanlar ne ile geçinecek?” diye sordu.
Cizîr’den gelen Miran Durak (60), fıstık fiyatlarının her yıl artması gerekirken düştüğüne dikkat çekerek, şunları söyledi:
“Biz işçiyiz. Buraya fıstık toplamaya geldik. Topladığımız fıstıkların birazını eve götürüyoruz, geri kalanı da satıyoruz. Çok zor bir iştir. Akşama kadar bu güneşin altında çalışıyoruz. Akşam eve gittiğimiz zaman da ev işini yapıyoruz. Fıstığın da kıymeti yok. Çocukları olan biri burada kazandığı parayla geçinemez. Bu para ile hiç bir şey alınmaz. Biz sadece fıstık değil, pamuk ve mısır toplamaya da gidiyoruz. Bu mevsimde bizim işimiz budur. Sadece bu ay da çalışabiliyoruz.”
Hezex’ten gelen Meryem Yavuz (40), verdikleri emeğin karşılığını alamadıklarını belirterek, “Emeğimiz çok ama kıymeti yok. Fıstığın geçimimizi sağlayabileceğimiz bir fiyatta satılmasını istiyoruz” diye belirtti.
Haber: Zeynep Durgut / MA