Bu hafta Candid’i yeniden okudum. Dünya edebiyatının klasiklerine düşkün okurlar arasında Voltaire’in herhangi bir eserini ve özellikle de Candid’i okumamış insan yoktur herhalde. Dahası dönem dönem, aynı eseri tekrar okuyanlarınız da vardır herhalde benim gibi. Ancak Candid’i okurken, aklımda hep Kürt halkına yönelik eşitsiz ama özellikle de hukuksuz savaşın bir benzerinin yaşandığı Gazze vardı.
Dünyada savaş olmayan yıl sayısı tam olarak bilinmemekte; ancak bazı kaynaklara göre son 3 bin 500 yılda sadece 268 yıl savaşsız geçmiş. Bu da insanlık tarihinin yaklaşık yüzde 8’ine denk gelmekte. Bazı araştırmacılar ise son 4 bin yılda sadece 230 yıl barış içinde yaşandığını iddia ediyor. Bu rakamlar, dünyanın farklı bölgelerindeki çatışmaları, iç savaşları, isyanları ve devrimleri de hesaba katarak elde edilmiş.
Voltaire’in Candid isimli eseri, aslında bir felsefe kitabı sayılabilir. Eser öncelikle savaşları ‘tartışıyor’. Ancak arka plandaki anlatım, iyimser filozoflarla yapılan bir tartışmadır. Elbette bu ‘tartışma’ bir aşk romanı havasında kaleme alınmış. Bu kitapta, genç bir adam olan Candid’in yaşadığı maceraları ve başına gelen felaketleri anlatılıyor. Candid, cennet gibi bir yerde, her şeyin en iyisi olduğunu öğreten Profesör Pangloss’un yanında mutlu bir hayat sürmektedir.
Ancak bu hayatı aniden sona erer ve bir nevi dünya çevresinde yolculuğa çıkan Candid dünyanın dört bir yanında acı ve zulümle karşılaşır. Voltaire, bu eserinde, Aydınlanma Çağı’nın felsefelerini, özellikle de Leibniz’in iyimserliğini alaycı ve eleştirel bir dille yerden yere vurur. Roman, aynı zamanda döneminin din, devlet, ordu, soyluluk gibi kurumlarını da hicveder. Candid, sonunda Pangloss’un sözlerine inanmaktan vazgeçer ve basit bir hayat sürmeye karar verir. Eser, Voltaire’in en ünlü ve en çok okunan yapıtıdır.
Voltaire, asıl adı François-Marie Arouet olan ünlü bir Fransız yazar ve filozoftur. Voltaire, Aydınlanma Çağı’nın öncülerinden ve savunucularından biridir. İfade özgürlüğü, kilise ve devletin ayrılması, insan hakları gibi konularda yazılar kaleme almıştır. Voltaire, hicivli ve sivri dilli eserleriyle dönemindeki zorbalık ve yobazlığa karşı çıkmıştır. Bu yüzden sık sık hapse girmiş veya sürgüne gönderilmiştir.
Voltaire, şiir, oyun, felsefe ve tarih alanlarında pek çok eser vermiştir. En bilinen eserleri arasında Candide, Zadig, Micromegas, Babil Prensesi, Cahil Filozof ve İngiltere Mektupları sayılabilir. Voltaire, Fransız Devrimi’ne ve Avrupa uygarlığının gelişimine önemli katkılarda bulunmuştur. Etkisi günümüzde de devam etmektedir.
Dört bin yıllık insanlık tarihinin neredeyse yüzde 90’ı savaşla geçmiş. Son yüzyılda iki büyük dünya savaşı yaşanmış ve insanlık halen akıllanmamış. Yerkürenin pek çok yerinde yaşanmakta olan irili ufaklı çatışma ya da savaşların yeni bir dünya savaşı anlamına geldiğini düşünenler, söyleyenler var. Gazze işte böylesi katliamların son örneği. Gazze’deki katliamı durdurmak için ayağa kalkanlar, niçin -kendilerinin de taraf olduğu- yanı başlarındaki savaşı -onurlu bir barış ile- durdurmayı düşünmüyorlar acaba?