Aylardır eylemde olan Flormar işçileri, tüm şartları zorlayarak direnmeye devam edeceklerini söyledi. İşçiler, “Asla geri adım atmayacağız” dedi.
Kocaeli Gebze ilçesi Organize Sanayi Bölgesi’nde (GOSB) faaliyet gösteren Flormar Kozmetik Firması’nda sendika üyesi oldukları için işten çıkarılan ve büyük çoğunluğunu kadınların oluşturduğu 132 işçinin 15 Mayıs’ta fabrika önünde başlattığı eylem devam ediyor. Mezopotamya Ajansı’ndan Elif Çetiner’e konuşan fabrika önünde mesai saatleri içinde bekleyen işçiler, haklarını alana kadar eylemden vazgeçmeyeceklerini dile getirdi.
‘Haklarımızı talep etmeye devam edeceğiz’
14 yıl boyunca Flormar’a emek harcadığını belirten Nurhan Güler, “15 Mayıs’tan beri burada direniyoruz. İlk günkü coşkumuzu hiç kaybetmedik. Özellikle dayanışmamıza destek olunması bize daha fazla güç ve direnme azmi verdi” dedi. Güler haklarımızı talep etmeye devam edeceklerini söyledi.
‘Direnişimiz emekçilere umut olacak’
Güler, her şeye rağmen direnişlerine devam edeceklerini vurgulayarak “Kış geldi, havalar soğudu ama biz burada olmaya devam edeceğiz. Sürdürdüğümüz direniş artık Flormar direnişinin ötesinde işçiler adına bir misyon alarak devam ediyor. Hak talep eden bütün işçiler, emekçiler adına buradayız. Bizim kazandığımız mücadele direnişte olan tüm emekçilere bir umut olacaktır. Bundan kaynaklı tüm şartları zorlayarak direnmeye devam edeceğiz” dedi.
‘Vazgeçmeyeceğiz’
Daha önce televizyonlarda işçi direnişlerini televizyonda izlediğini ve polisin direnenlere nasıl zor kullandığını gördüğünü ifade eden Zuhal Aktaş da, şunları dile getirdi: “Hak talep etmenin karşılığı gaz bombası, su, şiddet oluyordu. Hatta atılan gazdan etkilenerek hayatını kaybeden insanlar oldu bu ülkede. Her izlediğim de canım yanardı. Şimdi ben burada direnişteyim ve daha iyi anlıyorum her şeyi. Her an bize de müdahale edebilirler bunu biliyorum ama vazgeçmeyeceğiz. Yılmayacağız. Kadınların yılmamak gibi gücü var. Hayatta daha güçlü, atılgan ve cesur olan taraf kadınlardır. Umarım bizim direnişimiz diğer kadılara cesaret verir ve pasif yaşamdan sıyrılırlar. Çünkü kadınlar istediğinde kazanamayacağı hiçbir şey yok.”
‘Tüm emeklerimize karşılık işten çıkarılmak’
Bir buçuk yıl çalıştıktan sonra işten çıkarılan Filiz Kılıç ise, içerde geçen her günün stresle geçtiğini anlattı. Direnişin kendine güç verdiğini, fabrika içinde yoğun bir baskı ve mobingin olduğunu sözlerine ekleyen Kılıç, şöyle dedi: “Her gün nasıl iş yetiştireceğiz telaşı ile çalışıyorduk. Hep daha fazla üretelim diye baskı görüyorduk. Tüm emeklerimize karşılık olarak aldığımız ödül işten çıkarılmak oldu. Orada geçen bir buçuk yıldan ise burada geçen aylar bana daha çok şey öğretti. Beraber çalıştığım ama hiç tanımadığım insanlar ile burada aile olduk.”
‘Geri adım atmayacağız’
Yaşamda dayanışmayı öğrendiklerini belirten Kılıç, sözlerini şöyle tamamladı: “Direniş çok güzel. Çok şey öğretti, kazanacağımıza da eminiz ama bizi endişelendiren şey sonrası. Fabrikadan içeri gireceğiz. Sendikalı olarak çalışmaya başlayacağız bunu biliyorum. Öte yandan bir korku var. Nasıl çalışacağız sorusu kafamızın bir yerinde sürekli duruyor. Farklı fabrikaların bizi işe almaması için yazılar gönderildiğini de biliyoruz. İşe döndüğümüzde mobbingin artacağının da farkındayız ama asla geri adım atmayacağız.”