AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘düştü düşecek’ sözleri sonrası başlayan ve tarihe ‘Kobanê serhildanı’ olarak geçen eylemlerin üzerinden 9 yıl geçti
Kurdistan ve Türkiye genelinde 6-8 Ekim 2014 tarihinde DAİŞ’in Kobanê’ye dönük saldırılarına karşı gerçekleştirilen, 54 kişinin yaşamını yitirdiği, tarihe ” Kobanê Serhildanı (başkaldırı)” olarak geçen eylemlerinin üzerinden 9 yıl geçti. Kuzey ve Doğu Suriye’de Ocak 2014’te Efrîn ve Cizîre ile birlikte rejim güçlerinden alınan Kobanê’de, “Demokratik Özerklik” ilan edildi. DAİŞ, Şengal saldırısından sonra 15 Eylül 2014’te her iki kantonun arasında yer alan Kobanê’ye üç koldan saldırı başlattı. DAİŞ üyelerinin canlı yayında Türkiye sınırını geçerek Kobanê’ye saldırdığı bir dönemde, Kurdistan ve Türkiye’den binlerce kişi sınırı aşarak direnişe katıldı. DAİŞ’in 5 Ekim tarihinde kente girmesi ve katliam tehlikesinin doğması üzerine Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eşbaşkanı Salih Müslim’in, “Kim ne yapacaksa şu anda yapsın. Halkımız her tarafta ayağa kalksın” çağrısı yaptı.
Abdullah Öcalan: Sonuna kadar direneceğiz
Kobanê’nin yoğun saldırı altında olduğu 6 Ekim’de kardeşi Mehmet Öcalan ile görüşen PKK Lideri Abdullah Öcalan, Kobanê’ye ilişkin, “IŞİD’in olduğu yerde ve Kürtlerin yaşadığı bölgede nerede bir IŞİD varsa, sonuna kadar direnilecek. Sonuna kadar direneceğiz. IŞİD’e hiçbir taviz verilmeyecek” uyarısı, Kürtleri harekete geçirdi. Saldırıların sürdüğü 21 gün boyunca gerek sınır hattında gerek Kurdistan ve Türkiye’nin dört bir yanında sokakları terk etmeyen binler, dönemin Başbakanı olan AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 7 Ekim’de Dîlok’ta (Antep) sarf ettiği, “Kobanê düştü düşecek” söylemi üzerine Kobanê Serhildanı’nı başlattı.
Hizbulkontralar ve kolluk güçleri, saldırılara başladı
“Kürtler Kobanê serhildanına kalktı” başlıklı haberlerle duyurulan bu eylemler, 6 Ekim’de alevlendi, 7-8 ve 9 Ekim’de doruğa çıkan bir halk direnişine dönüştü. Bu serhildana karşı direnişte yer alan halklara dönük Hür Dava Partisi adı altında örgütlenen Hizbulkontralar ve kolluk güçleri, saldırılara başladı. Hür Dava Partisi üyeleri ve devlet güçlerinin bu saldırıları, Hizbullah’ın 1990’lı yıllardaki uygulamalarını aratmadı. “Yaşasın İŞİD” sloganlarıyla Kobanê’ye destek verenlere saldıran Hizbullah üyelerine karşı Kobanê’yi kendi özgürlük devrimlerini olarak gören milyonlar, geliştirdikleri büyük halk direnişiyle görkemli bir var olma savaşını tarihe not düştü.
Kentlere paletli tanklar yerleştirildi
Birçok kentin Kobanê’ye dönüştüğü yerde, asker ve polisler karakol ve kışlalara çekildi, olayların sonucunda sokağa çıkma yasakları ilan edildi, kentlerin bazı noktalarına paletli tanklar yerleştirildi. Saldırılar sonucunda Amed, Mûş, Êlih (Batman), Dîlok, Wan, Riha (Urfa), Sêrt (Siirt), Merdîn, Çewlig (Bingöl), İstanbul, İzmir ve Adana’da 54 kişi yaşamını yitirdi, yüzlerce kişi yaralandı. Emniyet Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre ise 36 ilde meydana gelen 2 bin 389 olayda, 48 sivil ve 2 polis yaşamını yitirdi, 438 sivil ve 331 polis yaralandı, 4 bin 291 kişi gözaltına alındı, bunlardan bin 105’i tutuklanarak cezaevine konuldu.
İHD raporunda yaşamını yitirenlerin isimleri
İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) eylemlere dair ilişkin hazırladığı rapora göre, 46 kişi yaşamını yitirdi, 682 kişi yaralandı. Yine rapora göre, bin 974 kişi gözaltına alındı, bunlardan 323 kişi ise tutuklandı. Raporda, Wan’da Hamdi Caner (55) ve Yunus Aktaş; Sêrt’te Davut Nas (17) ve Kamil Taş (25), Misirc (Kurtalan) ilçesinde Yusuf Çelik (17), Mehdi Erdoğan (35), Necmettin Çelik; Mûş’un Gimgim (Varto) ilçesinde Hakan Buksur (25); Amed’te Mahmud Enez (55), Süleyman Kale (19), Turan Yavaş, Yusuf Tokar, Murat Dağ (24), Riyat Güneş, Mahsun Çoban, Hasan Gökyüz, Ahmet Dağkak, Mesut Menekşe, Uğur Özbay (19), Baver Şeyhanoğulları (18), Cumali Güneş (30), Yasin Börü ve Hasan Gökgöz; Elih’te Emrah Demir; Mêrdîn Qoser’de (Kızıltepe) Kerem Karaaslan (22), Fehad İbrahim Elduveric (Suudi Arabistan vatandaşı) Abdullah Muhamet Latif (Suriye vatandaşı), Kerboran’da (Dargeçit) Bilal Gezer, Sinan Toprak, Abdulkerim Seyhan, Nisêbîn’de (Nusaybin) Beşir Ramazan Arif; İzmir’de Ekrem Kaçaroğlu (38); Dîlok’ta Sevgi Alıcı (18); Adana’nın Yüreğir ilçesinde Ahmet Albay (69) ve İstanbul Esenyurt’ta Mert Değirmenci (18) yaşamını yitirdi.
Önergeler kabul edilmedi
Yaşananlara dair ortaya ağır bir bilanço çıksa da hayatını kaybedenlere ve yaralananlara dair aradan geçen 9 yıla rağmen net rakamlar ortaya konulamadı. Bu konuda Meclis’e 3 kez araştırma önergesi sunan ancak bu talepleri reddedilen Halkların Demokratik Partisi (HDP) üye ve yöneticileri hakkında başlatılan soruşturmaya dair Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yapılan açıklamada, “Olaylarda 37 kişinin hayatını kaybettiği, 29 öldürmeye teşebbüs yaşandığı, 326 kolluk görevlisi ile 435 kişinin de yaralandığı” diye belirtildi.
Kobanê düşmedi
Eylemlerde yaşamını yitirenlere ilişkin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldı. Ancak aradan geçen 9 yıla rağmen Yasin Börü, Ahmet Dakak, Riyat Güneş ve Hasan Gökgüz dışında yaşamını yitiren kişiler için açılan soruşturmalar raflardan indirilmedi. Olayların akabinde 30 Ekim 2014 tarihinde toplanan Milli Güvenlik Kurulu (MGK), 2015 yılında devreye konulan topyekûn savaş konsepti kararı aldı. Karanlığa teslim olmayan Kobanê’de, 134 gün süren direniş sonucunda tüm dünyaya korku salan DAİŞ’e diz çöktürüldü ve kent özgürleştirildi. 9 yıl önce Kobanê düşmedi, sırasıyla DAİŞ işgalindeki Til Hamis, Til Beraq, Şedadê, Hol, Eyn Îsa, Girê Spî, Sirrin, Tişrîn, Minbic, Tabqa, Rakka ve Dêrazor düştü. DAİŞ’i yenilgiye uğratan Kürtlerin giderek büyüyen kazanımları, Türkiye’nin rahatsızlığını arttırdı. Cerablus, Ezaz ve Bab’ı ele geçiren Türkiye ve desteklediği paramiliter güçler, 20 Ocak 2018’de Efrîn’i, 9 Ekim 2019’da ise Serêkaniye ve Girê Spî kentlerine saldırdı, girdikleri kentleri tamamen yağmaladı.
Kobanê Davası
AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Yasin Börü’nün ölümünden HDP’yi sorumlu tutarak, yaşananların faturasını parti yöneticilerine kesti. Erdoğan, Kobanê’ye destek eylemleri nedeniyle Rize’de 11 Ekim’de sarf ettiği sözleriyle Kürt siyasetçileri, “Hesabını soracağız” diyerek tehdit etti. 7 Haziran 2015 Genel Seçimlerinde tek başına iktidar olma vasfını yitiren AKP, DAİŞ’in yenilgisine tahammülsüzlüğünü göstermeye başladı ve yargı üzerinden HDP’ye siyasi saldırı dalgası başlattı. HDP eski Eş Genel Başkanlarının da aralarında bulunduğu 18’i tutuklu 108 siyasetçinin hakkında dava açıldı. Kamuoyunda “Kobanê Davası” olarak bilinen davada sanık olarak yer alan 108 kişi, 29 ayrı suçlamayla 38’er kez ağırlaştırılmış müebbet ve 19 bin 680’er yıl hapis istemiyle yargılanıyor.
Ayrıca Kobanê Davası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın HDP’nin kapatılması istemiyle hazırladığı iddianamenin de ana gerekçesini oluşturdu.
Haber: Emrullah Acar / MA