Bakan Yıldırım, ormanların maden şirketlerince yağmalanıp katledilme süreçlerini hızlandıracaklarını ifade etti. Diğer yandan Gabar’da süren yağma girişimleri Wan’a ve oradan da Federe Kurdistan ile Kandil Dağı’na genişletilmek isteniyor
Geçtiğimiz aralık ayında 4 yıldır ormanı kesilip katledilen Gabar Dağı’nda “Petrol bulduk” iddiasında bulunulmuştu. Sermaye ablukası altında olan Şirnex’te (Şırnak) doğa katliamları sürerken, “Gabar’da 150 milyon varil petrol bulundu” iddiası bölge için bir felaket anlamına geliyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, geçtiğimiz günlerde katıldığı bir televizyon programında önceki Bakan ve Cumhurbaşkanı gibi o da Gabar’a sarılarak müjdeler verirken, bu müjdeye Kürt coğrafyasında yaşayanları dahil etmediği bilinen bir gerçek. Kolonyalist anlayışla doğal yapısı yerle bir edilerek insansızlaştırılmaya çalışan bölge sermaye iktidarı AKP’ye yetmiyor ve gözleri Federe Kurdistan dahil tüm Kürt coğrafyası üzerinde.
Sıra Wan coğrafyasında!
Bakan Bayraktar, geçtiğimiz haftalarda yaptığı açıklamada, ‘enerjide dışa bağımlılığı azaltmak’ iddiasıyla, “Eylülde Van’da sondaj yapacağız” diye duyurmuştu. Geçtiğimiz gün Tv programında konuşan Bayraktar, “Kendi topraklarımızdan üretim yapmak isteriz ama bu şart değil. Buralarda da bu coğrafya bizim birçok anlamda aktif olduğumuz alanlar, buralarda da örneğin Libya’da, Irak’ta daha yoğun bir şekilde enerji diplomasisini devreye almak suretiyle Türkiye Petrolleri’ni, BOTAŞ’ı daha aktif kullanacağımız bir döneme gidiyoruz. Keşif ülkemizin hanesine yazılacak. Dışa bağımlılığı düşürme noktasında katkı sağlayacak” ifadelerini kullandı.
Yeni Gabarlara ihtiyaç
Bayraktar, “Bugüne kadar ne yapıyorsak onun çok daha fazlasını yapacağız. Paradigmayı değiştireceğiz. Merkezi ve yerel idarelerde, orman ve çevrede izin süreçlerini hızlandıracak ve yatırımcıyı motive edeceğiz. Bunun kadar önemli olan bir konu da kendi petrol ve doğalgaz kaynaklarımıza yönelmektir. Mutlaka kendi kaynaklarımızı çıkarmamız lazım. Karadeniz ve Akdeniz’de yeni sahalara ve yeni Gabarlara ihtiyacımız var” dedi.
Hedefleri büyük
Türkiye Petrolleri Anonim Şirketi (TPAO) Genel Müdürü Melih Han Bilgin, geçtiğimiz aralık ayı başında, Cumhuriyet tarihinin en büyük 2., 2020 yılında ise tüm dünyada karadaki en büyük 7. petrol keşfi yapıldığını ve Şirnex’ten petrol fışkırdığını iddia etmişti. Bilgin, Gabar Dağı Akçay köyü ve Kasrik beldesinde 150 milyon varil petrol rezervi keşfedildiğini, petrol sahasındaki her kuyuda günlük 1100 varil petrol üretimi yapıldığını ve 2023’te ise 10 kuyu daha devreye alınacağı, yürütülen çalışmalar sonucunda kısa süre içerisinde günlük üretimin 10 bin varilin üzerine çıkacağını söylemişti. Diğer yandan Federe Kurdistan’da KDP ile derinleştirilen çıkar ilişkileri Kandil Dağı’na yönelik KDP desteği ile operasyonlar yapılıyor olması dikkat çekici. Bakanın Irak coğrafyasına yönelik ifadeleri Gabar’la birlikte okunduğunda, KDP ile ortak yürütülen operasyonların ardında yağma planlarının genişletilmek istendiği anlaşılıyor.
Gabar müjdesi ilk değil
Uzun yıllardır Şirnex coğrafyası asfaltit madenleri ile yerle bir edilirken, Cudi ve Gabar’da 500 milyon tonluk asfaltit madeni bulunduğu iddiası ortaya atılmış ve bölgede büyük bir yağma girişimi başlatılmıştı. Diğer yandan Colemêrg’ten Şirnex’e kadar olan bölgede krom, çinko ve kurşun yatakları olduğu açıklamaları eşliğinde Şirnex coğrafyasında her akarsuya HES ve barajlar inşa edilirken, ormanlar yok edilip maden yağması hızlandırılmaya başlandı. Bu yağmayı daha hızlı hale getirmek amacıyla 2011’de adımı atılan, bugün ise güdük kalmış olan Nusaybin-Cizre-Silopi-Habur Demiryolu projesi de çıkarılması amaçlanan madenlerin nakli için gündeme getirilmişti.
Ormanlar kurban edilecek
Türkiye’nin enerji kaynaklarını artırması gerektiğini söyleyen Bakan Bayraktar, bunu sağlamanın yolunu ise şöyle tarif etti: “Merkezi ve yerel idarelerde orman ve çevrede izin süreçlerini hızlandıracağız.” Bu ifade ormanlarla madenlerin çakıştığı noktalarda aynen Akbelen’de olduğu gibi ormanların madenlere feda edieleceğinin açık itirafıydı. Diğer yandan eski Enerji Bakanı şimdinin ise Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, geçtiğimiz günlerde Huber Köşkü’nde Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Maden Sektör Kurulu Başkanı ve İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Rüstem Çetinkaya ile bir araya gelmesi dikkat çekici bir gelişme.
Maden şirketleri mutlu
Maden şirketlerinin gelecek planlarının Dönmez’le birlikte masaya yatırıldığı görüşmenin ardından bir açıklama yapan Rüstem Çetinkaya, “Cumhurbaşkanı Yardımcımız ile yaptığımız görüşmede ele alınan konulardan biri Orta Vadeli Program (OVP) oldu. OVP’de madencilikle ilgili yer alan maddelerin memnuniyet verici olduğunu kendilerine de aktardık. Maddeler arasında yer alan ‘tek durak ofis’ konusunun madencilik sektörü için çok önemli olduğunu, yasal düzenlemeleri de beklediğimizi ilettik. Görüşmede kritik mineraller yasası da gündeme geldi” ifadeleri gelişmelerden oldukça mutlu olduklarını gösterdi.
Tek durak ofisi
Tek durak ofis madden ve enerji şirketlerinin yatırımları ile ilgili bürokratik işlemlerinin tek bir merci üzerinden en kısa sürede sonuçlandırılmasını sağlayan bir idari yapı kuruldu. Bu ofisle birlikte orman katliamlarında bekleme sürelerini ortadan kaldırıp, mahkemeler ve yerel idareler işlevsiz kılınacak. Kürt coğrafyasında ise önceden yağma yoluyla ormanların kesilip alan çalışmaları sürerken, orman bölge müdürlükleri ve mahkemelerin fiili olarak devre dışı olmasıyla girişilen ağaç katliamlarına yasal boyut kazandırılacak.
EKOLOJİ SERVİSİ