Tarihçi Ayfer Karakaya Stump, Alevi kültürünü ve geleneğini dijital arşive taşımayı hedefliyor. Araştırmaları sonucunda 5 bin Alevi köyü tespit edildi
Alevilerin yok olmaya yüz tutan yazıtları, arşivleri ve belgelerine dair çalışma yürüten tarihçi Doç. Dr. Ayfer Karakaya Stump, “Alevi-Bektaşi Dijital Arşivi Projesi” çalışması başlattı.
MA’dan Revşan Sağlam’a konuşan Stump, söz konusu çalışmayla Alevi kültürünü yaşatabilmek ve nesilden nesille aktarılabilmek için dijital arşiv çalışması yapacak. Stump, proje kapsamında 5 bin Alevi köyüne ulaşmayı amaçlıyor.
Katliam bize Aleviliğimizi hatırlattı
Alevi kültürünün 1995 yılından bu yana ilgi alanı olduğunu ifade eden Stump, projeye başlama serüvenini şöyle anlattı. “Sivas katliamıyla bize Aleviliğimiz hatırlatıldı. Aleviliğe olan ilgim o dönemden sonra başladı. Alevilikle ilgili okuduğum şeylerden hiç tatmin olmadığım için tarih üzerine doktora yaptım. Alevi ocaklarındaki yazma ve belgeleri Osmanlı arşivindeki belgelerle birlikte harmanlayarak, Kızılbaş Harekâtının oluşuna dair bir doktora tezi yazdım. Bu çalışma esnasında sürekli köylere gittim. Dedelerin ellerindeki yazma ve belgeleri görüyordum, birçoğu yıpranmış durumda bununla birlikte kaybolan, yanan, çalınan belgeler olduğunu öğrendim. Bunların yanı sıra devlet üniversitelerinde bir takım kişiler, ailelerin özel arşivlerindeki yazma ve belgelere el attı. Bir nevi arşivler devlet eliyle hiç edildi. Bu politikayla önce Alevi nüfusunu, ardından Alevilerin bütün izlerinin silinmesini istediler. Devletin yaptığı bu hesaplarla yok olan bir miras olduğunu fark ettim ve yıllar sonra bir Alevi Bektaşi Dijital Arşiv Projesi başlattım.”
Topluma açık proje
Projesini yaz mevsimiyle birlikte pratiğe geçirdiğini belirten Stump, “Üniversitenin verdiği teknik asistanlarla bahar döneminde projenin teknik alt yapısını oluşturduk. Şimdi ise bu projemi bütün Alevi toplumu ve örgütleriyle şeffaf bir şekilde paylaşıyorum. Çünkü bu projenin uzun vadede bütün Alevi toplumunun imece usulüyle hem katkıda bulunduğu hem yararlanacağı ve topluma açık bir proje olmasını hedefliyoruz. Dolayısıyla ben bu yaz İngiltere’de bir Cemevi’nde ilk sunumu yaptım, sonrasında İzmir ve Dêrsim’de sunumlar yaptım, sunumlarımı devam ettireceğim. Biz bir temel atacağız, sonra gönüllüler, örgütler ve katkı yapmak isteyenlerle birlikte bu projeyi genişletmeyi hedefliyoruz” dedi.
Gençlere açık proje
Projenin, tek bir kişinin olmadığını dile getiren Stump, arşivde yazmalar, belgeler, fotoğraf, müzik gibi birçok alanın yer alacağını da sözlerine ekledi. Proje kapsamında alanlar olduğunu ifade eden Stump, şöyle devam etti: “Tarihçiyim, tarihi belgeler, yazmalar benim uzmanlık alanım, projenin bu kısmıyla ben ilgileniyorum. Amerika da bir üniversitede Etnomüzikoloji doktorası yapan bir öğrenci, arşivin Alevi müzik kayıtlarıyla ilgili bölümünü yürütecek. Dolayısıyla uzmanlıkları doğrultusunda herkesten destek alacağımız bir proje ve alanda da Alevi yerlerinin lokasyonlarının tespit edilip haritalandırılması konusunda da Alevi genç ve gönüllülerinin, gönüllü çalışabileceği bir proje olmasını planlıyoruz.”
5 bin köy tespit edildi
Araştırmaları sonucunda 5 bin Alevi köyü tespit ettiklerini ve yeniden bir haritalandırma yaptıklarını ifade eden Stump, projenin köyler üzerinde geliştirileceğini söyledi. Proje tamamlandığında interaktif bir harita oluşturulacağını anlatan Stump, “Ailesiyle ilgili hiçbir şey bilmeyen ve sadece köyünün ismini bilen biri olduğunu düşünelim. O köyün üzerine tıkladığında, o köyle ilgili temel bilgilerin hepsine ulaşabilecek. Ek olarak o köyden çıkmış yazılı belgeler, el yazmaları, eski fotoğraflara ulaşabilecek” diye belirti.
DERSİM