Rişmîl’de mahkeme kararına rağmen binası yıkılan Ata Opak, belediye başkanını ‘Devletin gücünü arkasına almış’ sözleri ile suçlarken, Belediye Başkanı Demir ise, yıkım kararının bakanlık tarafından verildiğini iddia etti
Mêrdîn’in (Mardin) Rişmîl (Yeşilli) ilçesine bağlı Gül ve Tepebaşı mahallelerine dair 2016 yılında Bakanlar Kurulu tarafından “riskli alan” kararı alındı. Kurulun kararının ardından her iki mahallede “Kentsel Dönüşüm” projesinin startı verildi. Bir süre sonra “bölgenin dokusuna uygun olmadığı” gerekçesiyle proje iptal edildi. Ancak “Kentsel Dönüşüm” kapsamındaki çalışmalar durdurulmadı.
Opak ailesinin de aralarında olduğu bir grup mahalle sakini, “riskli alan” kararına itiraz etti. Danıştay, Bakanlar Kurulu kararını “kanuna aykırı” gerekçesiyle iptal etti. Kararın iptali sonrası AKP yönetimindeki Yeşilli Belediyesi, iki mahalleyi bu kez “rezerv alanı” ilan etti. Mahalle sakinleri, bu kararı da yargıya taşıdı. Hemen sonrasında Cumhurbaşkanlığı kararıyla her iki mahalle için 2022 yılında “acele kamulaştırma” kararı alındı.
Acele kamulaştırma
Opak ailesi, Cumhurbaşkanlığı kararını da mahkemeye taşıdı. Danıştay, kısa bir süre önce aileyi haklı bularak, “acele kamulaştırma” kararını “hukuka uyarlılık bulunmadığı” gerekçesiyle iptal etti. Fakat mahkeme kararları da Opak ailesinin binasının yıkılmasını önleyemedi.
AKP’li belediye, mahkeme kararları sonrası Opak ailesinin yaşadığı bina hakkında “ruhsatsız olduğu” iddiasıyla yıkım kararı aldı. Belediyenin şikayeti üzerine ilk olarak Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş. (DEDAŞ) tarafından binanın elektrikleri kesildi. 25 Temmuz’da ise belediye ekipleri, polis eşliğinde binanın duvarlarını yıktı. Bu sırada ailenin eşyalarını binadan çıkarmasına izin verilmedi. Ailenin tepkisi üzerine, eşyaların çıkarılması için bir süre yıkım işlemi durduruldu. Belediye ekipleri, bir gün sonra sabah saatlerinde yeniden polis eşliğinde gelerek, eşyaları dışarıya çıkardı. Aile, yaşadıkları mağduriyete karşı Mardin İdare Mahkemesi’ne “Yürütmenin Durdurulması” talebiyle yeni bir başvuru yaptı.
İnşaat sürecinde belediyeden belge aldı
Yaşananlara dair konuşan aile fertlerinden Ata Opak, mahkeme süreçlerini Mezopotamya Ajansı’ndan Ahmet Kanbal’a anlatarak, Danıştay kararı sonrası evinin yıkılmaya başlandığını söyledi. Arsanın tapusunun olduğunu, binanın “kargir ev” olarak geçtiğini ve inşaat sürecinde belediyeden belge aldığını aktaran Opak, “Ben Mardin’de iken gelmişler. Çoluk çocuğum, bütün eşyalarım içerdeyken binaya vurdular. Şimdi ne yapacağız bilmiyoruz” sözleriyle yaşadığı çaresizliğe değindi.
‘Caminin görüntüsü bozulmasın’
Belediye Başkanı Hayrettin Demir’in kendisinden “caminin görüntüsü bozulmasın” diye evini taş kaplama yapmasını istediğini, bunun üzerine borçlanarak taş kaplamayı da yaptığını kaydeden Opak, evi tamamladıktan sonra “Kentsel Dönüşüm” gerekçesiyle evin yıkılacağının kendisine tebliğ edildiğini söyledi.
Opak, şunları söyledi: “Kentsel dönüşüm iptal edildi, Cumhurbaşkanlığı acele kamulaştırma çıktı. Onu da mahkeme iptal etti. Şimdi de ‘kaçak bina’ diyorlar. Kaçak ise, Yeşilli’de binaların yüzde 80’i kaçak. Çıksınlar yıksınlar bakalım. Devletin gücünü arkasına almış, istediğini yapıyor.”
Belediye başkanı ‘Kentsel Dönüşüm Projesi’ dedi
Yaşananlara dair görüşülen Belediye Başkanı Demir ise Opak’ın ‘yalan’ söylediğini savunarak, “Kentsel Dönüşüm” projesini savundu. Demir, inşaat sırasında Opak’a binanın “kaçak olduğunu” ve binayı yapmamasını istediğini iddia etti. Opak’ın buna rağmen inşaata devam ettiğini ifade eden Demir, binanın yıkımının “Kentsel Dönüşüm” projesi kapsamında bakanlık tarafından istendiğini kaydetti.
MÊRDÎN