Kayıplarının akıbetini sormak için Galatasaray Meydanı’na gitmek isteyen Cumartesi Anneleri yine engellendi. Polis ablukası altında Fehmi Tosun ve Hüseyin Aydemir’in akıbetini sordu.
Kayıplarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanması talebiyle Galatasaray Meydanı’nda bir araya gelmek isteyen Cumartesi Anneleri, 708’inci hafta da polis tarafından engellendi. İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi önünde bir araya gelen Cumartesi Anneleri, polis tarafından ablukaya alındı. Bunun üzerine Cumartesi Anneleri, ellerinde taşıdıkları kayıpların fotoğrafları ve karanfiller ile açıklamalarını İHD önünde yaptı.
Açıklamayı Maside Ocak okudu
Bu haftaki açıklamada 19 Ekim 1995’te gözaltına alınarak kaybedilen Fehmi Tosun ve Hüseyin Aydemir’in akıbetini sordu. Açıklamayı Hasan Ocak’ın kardeşi Maside Ocak yaptı. Her hafta Galatasaray’da gerçekleştirdikleri basın açıklamalarının anayasaya aykırı bir şekilde yasaklandığını ifade eden Ocak, “Kamu gücünü kullanan bütün organların ortak amacı, temel hak ve özgürlüklerin korunması ilkesi olmasına rağmen devleti yönetenler, kamu gücünü ve imkanlarını bize karşı nefretin ve şiddetin aracı olarak kullanmaktadır” dedi.
‘Onlardan bir daha haber alınamadı’
708’inci haftalarında Fehmi Tosun ve Hüseyin Aydemir’in akıbetini soran Ocak, “19 Ekim 1995 sabahı 35 yaşındaki Fehmi Tosun ve arkadaşı 34 yaşındaki Hüseyin Aydemir, birlikte kahvaltı ettikten sonra Tosun ailesinin İstanbul Avcılar’daki evinden çıktılar. Fehmi Tosun akşam saatlerinde silahlı, telsizli sivil polisler tarafından 34 UD 597 plakalı Beyaz Toros araçla evinin önüne getirildi. Kendisini gören eşi ve çocuklarına ‘Gözaltına alındım, beni öldürecekler!’ diye bağırdı. Onlar Fehmi’nin yanına koşunca zorla araca bindirilerek evinin önünden götürüldü. Olaya çevredeki komşular da tanık oldu. Hemen Avcılar Karakolu’na giden Fehmi Tosun’un eşi Hanım Tosun olanları anlattı aracın plakasını verdi ve duruma müdahale edilmesini istedi. Plakayı kontrol eden ve telefonla görüşmeler yapan görevliler ‘Bizim yapacağımız bir şey yok’ dedi. Aileleri tüm yasal yollara başvurdu. Ama Fehmi Tosun ve Hüseyin Aydemir’in gözaltına alındığı devletin bütün kademelerince inkâr edildi. Onlardan bir daha haber alınamadı” diye aktardı.
Tosun: Biz sadece Galatasaray’ı istiyoruz
Galatasaray Meydanı’na izin vermeyenleri kınadığını belirten Hanım Tosun da, “Neden Cumartesi Annleri’nden korkuyorsunuz? Biz kimseye zarar vermedik. Neden 23 seneden sonra Galatasaray’ı yasakladılar? Neden bizi buraya tıktılar? Hukuktan birazcık bahsediyorsanız bizi buraya tıkamazdınız. Biz sadece Galatasaray’ı istiyoruz. Hukuksuzca Galatasaray’ı yasaklıyorlar. Biz kayıp yakını olarak kayıplarımızı aramaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Bize bir mezar taşı verene kadar, failler yargılanana kadar bundan vazgeçmeyeceğiz. Biz ne kayıplarımızdan ne de Galatasaray’dan vazgeçmiyoruz” diye konuştu.
‘Kendi anayasalarına saygı duymuyorlar’
28 Temmuz 1993’te gözaltına alınarak işkenceyle öldürülen Ferhat Tepe’nin kız kardeşi Ayşe Tepe de, 700’üncü haftadan itibaren yasaklanan Galatasaray Meydanı’na dikkat çekerek, şunları söyledi: “Birkaç gün önce Anayasa Mahkemesi basın açıklamasının hukuken hiçbir yaptırıma tabi tutulamayacağı kararını verdi. Bu da şunu gösteriyor. Biz Galatasaray’da toplanabiliriz. Ama kendi anayasalarına saygı duymuyorlar. Biz bu yüzden hükümet yetkililerini bu karara uymaya davet ediyoruz. Bu küçük alana sıkıştırıldık. Bu insanlara yapılan zulümdür. Bizim öfkemiz adaletsizliğe, hukuksuzluğadır.”
HABER MERKEZİ