Genel Kurul’da tartışılan kanun teklifini eleştiren Yeşil Sol Parti Vekili Temelli, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in 2011’de sarf ettiği ‘yol yaptık’ sözlerini hatırlatarak, ‘Yine yol mu yapacaksınız?’ dedi
AKP tarafından Meclis Başkanlığı’na sunulduktan sonra Plan ve Bütçe Komisyonu’ndan geçen ve pek çok vergi artışını da beraberinde getiren Torba Kanun Teklifi, Genel Kurul’da tartışılmaya başlandı.
Teklife dair söz alan Yeşil Sol Parti Wan Milletvekili Sezai Temelli, “Bir çuval yasa ile karşı karşıyayız” dedi.
Deprem etiketi
Temelli, “Deprem dedikten sonra sanki her şeyi içine koymak mümkünmüş gibi bir anlayışla bu çuval yasa önümüze gelmiş durumda. Torbanın içine baktığımızda ise deprem ile ne kadar alakalı olduğunu incelediğimde belki de yüzde 20’si deprem ile alakalıdır. Bir deprem etiketi var ve sanki her şey mubahmış gibi bunun üzerinden konuşuluyor” diye kaydetti.
Bu durumun gerçeği yansıtmadığına dikkat çeken Temelli, “Deprem ne zaman oldu? 6 Şubat’ta. Şimdi Temmuz ayındayız. Aradan 5 ay geçmiş. Deprem konusunda hassas olmak kadar doğal bir şey yoktur. Depremin yaralarını sarmak için üzerimizde düşen her şeyi hep birlikte yapmak zorundaydık. Ancak Şubat ayında yapmak zorundaydık. Meclisi kapatmadan yapmalıydık. Meclis kapandı, seçimler geldi geçti. Şimdi geldik deprem yaralarını sarmaya. Bu gayri ciddi bir yaklaşımdır” dedi.
Yine mi yol yapacaksınız?
Teklifin depremin ötesinde seçim nedeniyle ortaya çıkan sonuçların ortadan kaldırılması için görüşüldüğünün altını çizen Temelli, “Türkiye; uzun zamandır bir ekonomik buhranın içinde. 21 yıl sonunda geldiğimiz yer derin bir ekonomik, siyasi buhran iklimidir. Bu siyasi ve ekonomik buharının üzerine Cumhurbaşkanı Hükümet Sistemi olarak adlandırılan yönetim anlayışı çok büyük maliyetler getirmiştir. Bu koşullarda gidilen seçimin de kazanılması adına her türlü seçim yatırımı fütursuzca hayata geçirilmiş ve şimdi de onu telafi etmek adına bu buhrandan çıkmak adına her türlü kaynak arayışına başvurulmaktadır” diye belirtti.
Daha önce alınan ve depreme dair önlem almak yerine başka yerlere harcanmasına da dikkat çeken Temelli, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in 2011’de sarf ettiği “yol yaptık” şeklindeki sözlerini hatırlattı. Temelli, “Şimdi tekrardan deprem vergileri alıyorsunuz. Bakan aynı bakan. Teknik aynı teknik. Acaba bu vergileri nereye harcayacaksınız? Yine yol mu yapacaksınız? Yine köprü mü yapacaksınız?” diyerek, tepkisini dile getirdi.
Ümük sıkma politikası
AKP’nin kaynak bulmak için özelleştirmeye gittiğine de dikkat çeken Temelli, bu durumun hata olduğunu ve tüm dünyanın bu hatadan vazgeçtiğini ancak AKP’nin bu hatayı sürdürdüğünü ifade etti.
Türkiye’nin borçlandığını dile getiren Temelli, “Üçüncü kaynak bulma yönteminiz daha var; bu da sizde ‘ümük sıkma’ politikasıdır. Artık insanların ümüğünü sıkıyorsunuz. Kim bunlar; emekçiler, kadınlar ve yoksullar. Sizin 20 yılda yaratığınız tahribatın sonucu budur” şeklinde konuştu.
Kürt sorununu çözemedikçe sıkışacaksınız
Türkiye’nin çok ciddi sorunlarının olduğunu dile getiren Temelli, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu sorunların hepsi ekonomik değil. Büyük bir kısmı siyasi. Bu ülkenin cari, bütçe, tasarruf açığı var. Bu açıkları kapatmak adına aslında atılması gereken bütün adımlar siyasi stratejilerden geçiyor. Neden cari açığınız var? Çünkü izlemiş olduğunuz politikalar cari açığa neden oluyor. Neden bütçe açığınız var? Bütün bunların arkasında ne var diye sorduğumuzda en temel yapısal sorunlarınız yatıyor. Bu ülkenin çözmek zorunda olduğu ama çözmekten kaçındığı iki temel yapısal sorunu var. Bu iki sorunu çözemediğimiz sürece bu buhran dediğimiz, çöküş dediğimiz şeye sıkışıp kalacağız. Nedir bu sorunlar? Bir Kürt sorunudur. İki yoksulluk meselesidir. Bu iki mesele birbiri ile ilintilidir.”
Çözüm İmralı’da
Kürt sorunun barışçıl bir şekilde çözülmediği taktirde bu sorunların bitmeyeceğinin altını çizen Temelli, “Bu sorunların çözülmesi için ne zaman adım atsak bize saldırıyorsunuz. Kürt meselesinin çözümünü mutlaka birlikte üretmek zorundayız. Sorunlarımızın çözümünü orada burada değil tam da bu topraklarda aramalıyız. İmralı’da aramalıyız. Tecritle, hukuku yok sayarak, sürüklendiğimiz yer işte buhrandır. Evet, ekonomi konuşuyoruz. Ancak altındaki yapısal sorunu konuşmadığımız sürece bunları tekrar etmeye devam ederiz” şeklinde konuştu.
ANKARA