Türkiye ekonomisini değerlendiren ekonomist Mustafa Altıntaş, ‘Artan yoksulluk AKP’nin dayanağını, güvencesini oluşturmuştur. Türkiye, açlık sınırıyla yarıştırılan ‘asgari ücret tuzağına’ düşürülmüş ve bu sınırda sallanmaktadır’ dedi
Mayıs ayında yapılan seçimler sonrası yükselişe geçen döviz kurları karşısına TL’nin değer kaybı devam ederken, mevcut ekonomik kriz ise derinleşti.
AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Faiz sebep, enflasyon sonuç” ısrarı nedeniyle 27 ay boyunca arttırılmayan politika faizinin, Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan başkanlığındaki ilk Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında yüzde 8,5’ten yüzde 15’e yükseltilmesi ise krizi derinleştiren son hamle oldu.
Faiz artırımı sonrası bir türlü durdurulamayan döviz kuru ve ekonomi yönetimine duyulan güvensizliğe dair değerlendirmelerde bulunan ekonomist Mustafa Altıntaş, Erdoğan’ın sıcak para kapılarını yeniden açma çaresizliğine düştüğünü ve bu yüzden finans çevrelerinin reçetelerini kabul etmek zorunda kaldığını belirtti.
Merkez Bankası bağımsız karar almadan olmaz
Uzun dönemde olacakları öngörebilmek için Merkez Bankası PPK kararlarının siyasal karar organı karşısındaki bağımsızlığını görmek gerektiğini aktaran Altıntaş, ekonomi yönetimindeki belirsizliğin de piyasalar tarafından kuşkuyla karşılandığını ifade etti. Altıntaş, “Erdoğan NAS ve dogmalarında inatçı bir kişiliğe sahip. Emir ve komuta köşkünden, oyuncuların evrensel doğrularına ne kadar katlanacağı da belirsizliği üretecektir” ifadelerini kullandı.
AKP oluşturduğu yoksulluğa dayanıyor
Türkiye ekonomisinin iyileşmesi için saplantılardan ve günübirlik politikalardan uzaklaşarak, uzun süreli, kamucu ve planlı bir yöntemin esas alınması gerektiğini vurgulayan Altıntaş, “Tek başına iktidara yüzde 10’luk barajla gelen ve 22 yıldır bu konumunu koruyan AKP, yoksulluk, yolsuzluk ve yasakları giderme vaatlerinin tam tersini yapmış, bunları yaygınlaştırmış ve derinleştirmiştir. Artan yoksulluk AKP’nin dayanağını, güvencesini oluşturmuştur. Türkiye, açlık sınırıyla yarıştırılan ‘asgari ücret tuzağına’ düşürülmüş ve bu sınırda sallanmaktadır” dedi.
Üretim ekonomisine geçilmeli
Altıntaş, krizden çıkılabilmesi için ekonomi politikasında devrimci bir atılımın gerçekleşmesi gerektiğini söyledi. Altıntaş, “Sadaka ekonomisinden üretim ekonomisine geçilmeden geniş yığınların gününden mutlu, geleceğinden umutlu olması mümkün değildir. Türkiye halkı, Anayasa’da var olan ‘mutlu yaşama hakkını’ ve ‘korkusuz yaşama hakkını’ talep edici bir yönelim içine girmelidir” diye konuştu.
Ekonomi programının bir anlamı yok
Erdoğan’ın sıcak para kapılarını yeniden açma çaresizliğine düştüğünü ve bu durumda finans çevrelerinin reçetelerini kabul etmek zorunda kaldığına vurgu yapan Altıntaş,”AKP, 22 yıldır kadrolarını sürekli değiştirdiği gibi, açtığı sayısız ekonomi programlarını süresi tamamlamadan değiştirme alışkanlığa dönüştürmüş ve bu ise kararsızlığa, uzun dönemli plan ve program yapmayı olanaksız duruma düşürmüştür. Bu neden ‘Türkiye Ekonomi Programı’ bir anlam taşımamaktadır” diye konuştu.
Haber: Yüsra Batıhan / MA