‘Afganistan mücadele eden herkes için cezaevidir’ diyen Aktivist Naeema Asadi, tüm sosyal haklarını tamamen kaybettiklerini belirterek, ‘Kadınlar tüm baskılara rağmen mücadeleyi sürdürecek’ dedi
Afganistan’da 2021’de yeniden yönetimi ele geçiren Taliban, kadınları şeriat yasaları uyarınca günlük hayatın her alanında cezalarla karşı karşıya bırakıyor. Kadınlar, bir yandan şeriat yasalarına göre şiddete uğrayıp, tüm sosyal ve eğitim haklarından yoksun bırakılırken, diğer yandan tüm baskı ve şiddete karşı mücadelesine devam ediyor. Aktivist Naeema Asadi, Afganistan’daki kadınların yaşadıklarını ve bunlara karşı mücadelelerini Mezopotamya Ajansı’ndan Sterk Sütçü’ye değerlendirdi.
‘Kadınlar savunmasız ve korunmasızlar’
Taliban’ın yönetiminde olan Afganistan’da kadınların durumunun yaşanılmaz bir hal aldığını dile getiren Asadi, “Afganistan, özgürlüğü için mücadele eden tüm halk için bir cezaevidir ve özellikle kadınlar çok daha savunmasız ve korunmasızlar. Afgan kadınları sadece kırbaçlanmıyor, yakılmıyor, aynı zamanda dövülüp darp ediliyorlar. Bütün bu uygulamalar, köylerde yaşayan kadınlara çok daha ağır uygulanıyor. Çünkü Afganistan’daki erkeklerde Taliban zihniyeti mevcut. Sizin sosyal medyada gördüğünüz kadınlara uygulanan şiddet videoların çoğu, Taliban’ın Afgan kadınlara uyguladığı baskının kanıtıdır” ifadelerini kullandı.
‘Kadınlarla birlikte aileleri de cezalandırılıyor’
Taliban’ın uyguladığı başörtü ve çarşaf dayatmasına uymayan kadınların erkek aile üyelerine verdikleri cezalarla aile baskısını da devreye koyduğunu aktaran Asadi, “Taliban’ın çıkardığı yasaya göre; başörtü ve çarşaf kurallarına uymayan kadınların erkek kardeşleri, eşleri ve babaları da cezalandırılırlar. Afganistan’da bu yasaya karşı erkekler iki sınıfa ayrılmış durumda ve bu iki sınıf arasında çok büyük farklar var. Bir yandan okuyan, kadınları anlayan, kadın haklarını tanıyan, kadınlara saygı duyan ve İslam’ı bir araç olarak kullanmayan bir erkek sınıfı var, diğer yandan da eğitimsiz, Taliban’ın zihniyetini sahip olup onları destekleyen ve kadınları seks kölesi olarak kullanan başka bir erkek sınıfı var” diye konuştu.
‘Erkek olmadan kadın evden çıkamıyor’
Taliban’ın Afganistan yönetimini ele geçirdikten sonra ülkenin ekonomisinin daha da kötüleştiğini ve bu krizin en çok kadınları etkilediğini söyleyen Asadi, şöyle konuştu: “Kelimenin tam anlamıyla ülkeye kendi malıymış gibi sahiplenmişler ve sadece kendi çıkarlarını baz alan bir yönetim söz konusudur. Örneğin UNAMA’nın (Birleşmiş Milletler Yardım Siyasi Misyonu) sergilediği tutumuna baktığımızda, kendi çıkarları söz konusu olmadığı sürece Afgan kadınlarının mücadelesinin dile getirmedikleri gibi, dünya çapında da dikkat çekme konusunda hiçbir önem arz etmiyor. Taliban’ın Afgan halkının ekonomik gücünü zayıflatması gerçeği, kadınları toplumda daha çok savunmasız hale getirdi. Taliban’dan önce aile reislerini herhangi bir şekilde kaybetmiş olan kadınların mali bağımsızlığı vardı ancak iktidarı ele geçiren Taliban, kadınların bütün sosyal ve eğitim haklarına el koydu ve kadınlar her şeyini kaybettiler. Bırakın kadınların eğitim haklarından bahsetmeyi, onlar erkek aile üyeleri eşleri, babaları, erkek kardeşleri, amcaları ve ya dayıları olmadan evden dahi ayrılamıyorlar.”
‘Taliban kadın konusunda İran’ı takit ediyor’
Taliban’ın mücadelede öncü kadınları hedef almada İran’ı taklit ettiğini belirten Asadi, “Hiç şüphe yok ki Taliban kadın konusunda İran’ı taklit ederek, İran’ı çok daha aşmış bir durumdadır. Taliban, tehditleriyle kadınları alt etmeye çalışıyor ama kadınlar bugüne kadar tüm bu baskı ve tehditlerine rağmen mücadelelerini sürdürdüler ve sürdürecekler. Umarız ki bu mücadele daha fazla ilham alınarak çoğalır ve kadınlar haklarını geri alır” dedi.
ANKARA