Gazeteci Kaşıkçı’nın başkonsolosun gözleri önünde öldürülüp, 7 dakikada parçalandığı ileri sürüldü. Prens Selman’a yakın bir ekip tarafından işlenen cinayetin, Suudi yönetiminin bilgisi dışında olmadığı belirtildi.
Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosluğu binasına girdiği 2 Ekim gününden bu yana kendisinden haber alınamayan Washington Post yazarı Cemal Kaşıkçı ile ilgili önemli iddialar ortaya atıldı. Katar merkezli El Cezire’nin haberine göre, Veliaht Prens Selman, muhalif gazeteci Kaşıkçı’nın infazı için aralarında Adli Tıp Kurumu Başkanı El Tubaigy’nin de bulunduğu 15 kişiyiİstanbul’a göndermişti. Konsolosluğa belge için gelen Kaşıkçı’ya korkunç işkenceler yapıldığı belirlendi. Sorgu sırasında önce parmakları koparıldı, ardından kafası kesilerek öldürüldü. Ele geçirildiği belirtilen bir ses kaydında, Suudi Başkonsolos Uteybi’nin, işkence sırasında “Bu olayı dışarıda yapın. Benim başımı belaya sokacaksınız” diye itiraz ettiği duyuluyor. Bir başka ses kaydında ise Uteybi, “Arabistan’a geldiğinde yaşamak istiyorsan sus!” diye uyarılıyor. Kaşıkçı’nın konsolosun odasında öldürüldüğü ve cenazesinin 7 dakikada burada parçalara ayrıldığı ileri sürüldü. Cesedi parçalama işlemini ise Suudi otopsi uzmanı Salah Mohammed al-Tubaigy’i gerçekleştirdi. Suudi otopsi uzmanı işlem sırasında yanında bulunan diğer Suudilere müzik dinlemeleri tavsiyesinde bulundu.
Prens’e yakın isimler
ABD’nin önde gelen gazetelerinden New York Times, Türk yetkililerin olaya karışan bazı kişilerin kimliğini belirlediğini yazdı. Şüphelilerden birinin Veliaht Prens Muhammed bin Selman’a Paris, Madrid, Houston, Boston ve Birleşmiş Milletler ziyaretlerinde eşlik eden ve Prens’e çok yakın bir isim olduğu belirtildi. Zanlılardan diğer üçünün, Prens Selman’ın güvenlik detaylarına bakıldığında bu kişilerle yakın bağlara sahip olduğu iddia edildi. Beşinci şüphelinin ise Suudi Arabistan İçişleri Bakanlığı ve tıp kurumlarında yüksek rütbeli görevlerde bulunan bir adli tıp uzmanı olduğu kaydedildi. Bu ülkede bu tür yüksek pozisyonlara gelebilmek için üst düzey Suudi makamlarla doğrudan bağlantılı olunması gerektiğine dikkat çekildi.
‘Prensten habersiz değil’
Haberde, “Türk yetkililerin söylediği gibi bu adamlar, Kaşıkçı’nın 2 Ekim’de ortadan kaybolduğu Suudi konsolosluğunda bulundularsa, orada o gün ne olduğuna ve Prens Muhammed’e doğrudan bir bağlantı sağlayabilirler. Bu, Kaşıkçı’nın Veliaht Prens’ten habersiz bir şekilde, serserilerin düzenlediği bir operasyonda öldüğü iddiasını da ortadan kaldırır. Böyle bir bağ, Beyaz Saray ve ABD Kongresi’nin bu tür bir açıklamayı kabul etmesini de daha zor bir hale getirir” değerlendirmesinde bulunuldu. Gazete, soruşturmayı yürüten ekipten aldıkları bilgiye göre, 15 kişilik bir ekibin 2 Ekim’de İstanbul’a uçakla geldiği, Kaşıkçı’yı infaz ettiği, vücudunu parçaladıkları ve aynı gün ülkeden ayrıldıklarına dair belgeler olduğunu da öne sürdü. Kaşıkçı’nın konsolosluğa girişinden sonra iki saat içinde öldürüldüğü belirtilen haberde, söz konusu 15 kişinin tamamı Suudi güvenlik yetkilileri, istihbarat ajanları ya da hükümet çalışanları olduğu ifade edildi.
Özel bir ekip
Bu ekibin ayrıca, yüz tanıma sistemi yazılımı, halka açık kayıtlar, sosyal medya hesapları, Suudi cep telefonu numaraları altyapısı, Suudi haberleri, sızdırılmış Suudi belgeleri ve Suudi Arabistanlı tanıkları kullanarak birtakım bilgiler topladığı kaydedildi. Buna göre, şüphelilerden biri olan Maher Abdulaziz Mutreb, 2017’de Suudi Arabistan’ın Londra Büyükelçiliği’ne atanmış bir diplomat ve Suudi Prens’le muhtemelen koruması olarak birçok yeri ziyaret etti. Suudi kraliyet ailesiyle çalışan Fransız bir profesyonel ise ikinci şüphelinin Prens Muhammed ile seyahat eden güvenlik ekibinin bir parçası olan Abdulaziz Mohammed al-Hawsawi olduğunu ileri sürdü.
Adlitıp uzmanı da var
Üçüncü şüpheli Thaar Ghaleb alHarbi’nin ise geçen yıl Suudi kraliyet muhafızlarında Cidde’deki sarayı korurken gösterdiği cesaretinden dolayı teğmenliğe yükseltildiğinin yazıldığı aktarıldı. Muhammed Saad Alzahrani olarak kimliği belirlenen dördüncü şüphelinin de kraliyet muhafızı olduğu iddiasına yer verildi. Şüpheliler arasında yer alan Dr. Salah al-Tubaigy’nin ise bir otopsi uzmanı olduğu belirtildi. Öte yandan Suudi Arabistan’dan gelen 11 kişilik heyet, dün konsolosluk ve eklentilerinde başlatılan incelemelere katıldı.
HABER MERKEZİ