Türkiye’de iktidar tarım ve su politikalarını yağma anlayışıyla sürdürürken, Konya gibi bölgelerde halkın katılımı da sağlanarak adeta tarım yok edildi.
Uzun yıllardır göller farklı amaçla suları çalınıp su ekosistemi bozulurken, bölge yoğun bir kuraklıkla yüz yüze kalmış durumda. Yeraltı suyunun dizginsizce kullanılması tahıl ambarı olarak nitelenen bölgede tarımı bitirme noktasına getirdi. Tarımda yoğun yeraltı suyu kullanımı sonucu obruklar ve kilometrelerce uzunlukta yarımlar ortaya çıktı. Geçtiğimiz gün yüksek miktarda oluşan yağış da yarıkların suları içine çekmesi yeraltının susuzluğunu gösterdi.
Su dengesi yağışlara bağlı
Konya’da bir süredir devam eden yoğun yağışlarla beraber bazı yerleşim yerlerinde ve arazilerde sel ve su taşkınları meydana geldi. Tarımın yok edilip tarım topraklarının güneş tarlalarıyla işgal edildiği Karapınar ilçesinde sel sularının, yer yarığı içerisinde akıp kaybolması dikkat çekti. Uzmanlar, yer yarıklarının uzun yıllar devam eden kuraklık ve aşırı yeraltı su kaynaklarının kullanımının bir neticesi olduğunu belirtirken, yurttaşlara bu alanlara çok yaklaşmamaları uyarısında bulundu. Kuraklığa bağlı sıkışma ve yeraltındaki yapılardan kaynaklı olarak yüzey yarıklarının meydana geldiğini belirten Konya Teknik Üniversitesi Obruk Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Fetullah Arık, “Konya Kapalı Havzası dışardan herhangi bir akarsuyla beslenmeyen, sadece yağışlarla dengelenen bir su bilançosuna sahip” olduğunu söyledi.
İslik bölgesi kum ocakları
Prof. Dr. Arık, “İslik Yaylası bölgesi Karapınar’ın güneyinde, Hotamış’ın doğusunda bir bölge. Burada da geçmiş yıllarda kuraklık, aşırı su kullanımı nedeniyle çeşitli çaplarda obruklar ve yüzey yarıkları meydana gelmişti. Şu anda suyun yoğun bir şekilde yeraltına gittiği düdenlerin olduğu bölge hemen İslik bölgesinin doğusundaki kum ocaklarının olduğu bölge. Şu anda oradaki çıplak tepelerden meydana gelen yüzey akışı, buradaki düdenlerden yeraltına karışıyor. Yani karstik sistem aslında yüzey ve yeraltı bağlantılı büyük bir sistem. Yeraltına giden sular da tabii ki bu karstik sistem içerisinde daha kuzeye doğru hareket ediyor” dedi.
Aşırı yeraltı suyu kullanımı
Bu bölge içerisindeki yer yarıklarının sadece İslik yöresiyle sınırlı olmadığını belirten Arık, “Karapınar’ın birçok yerinde, geçtiğimiz yıllarda Emirgazi’de yine yaşamıştık. Hemen Konya’nın çevresindeki dağlık alanların sınırlarındaki bölge Yukarı Pınarbaşı, Aşağı Pınarbaşı, Aslım Sanayi Bölgesinde de mevcut. Tabii, havzanın kuzeyinde Yunak, Çeltik, Akşehir bu bölgelerde de yer yarıklarının oldukça yaygın olduğunu görüyoruz. Bu aslında bugün meydana gelmiş olan bir olay değil. Uzun yıllar devam eden kuraklık ve aşırı yeraltı suyu kullanımının bir neticesi” şeklinde konuştu.
Yurttaşlara uyarı
Bölgede bulunan yurttaşlara uyarılarda bulunan Arık, “Vatandaşlar doğrudan izlemek için oraya gitmeseler iyi olur. Çünkü yeraltında boşluğun boyutları net olarak bilinmiyor. Bölge içerisindeki aşırı yeraltı sularının kullanımı, su seviyesindeki oynamaları belirlediği için hem doğal jeolojik etkenler hem de antropojenik etkenlerle burada hem obruk oluşumu hem de yarıkların oluşumu devam ediyor. Şu anki suyun kaçtığı noktayla ilgili düdenle ilgili söylememiz gereken durum ise, vatandaşlarımız uzaktan izleyebilirler ama çok yakınına yaklaşmasınlar çünkü su hareketi ile yeraltında oradaki ince taneli malzemenin hareketlenmesi artacaktır, belki yeni göçükler meydana gelebilecektir. O nedenle mümkün olduğunca yaklaşmamalarını tavsiye ediyorum” diye konuştu.
EKOLOJİ SERVİSİ