Silvan barajı nedeni ile sular altında kalacak olan Gelîyê Godernê de (Godernê Vadisi) bir yandan ağaçlar kesilirken diğer yandan vadideki taşlar dinamitlerle patlatılıyor
Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) kapsamında planlanmış olan Silvan Barajı’nın faaliyete geçmesi ile sular altında kalacak olan Geliyê Godernê (Godernê Vadisi) aylardır süren ağaç kesimleri ile yok edilmek isteniyor. Güvenlik gerekçesiyle korucular tarafından kesilen ağaçlar kamyonlarla taşınıyor. . Korucular tarafından kesilerek traktör ve kamyonlara yüklenen ağaçlar merkeze götürüldükten sonra satılıyor.
50 köy sular altında kalacak
Yıllardır çalışması yürütülen Silvan Barajı faaliyete geçmesi ile birlikte Pasur, Licê, Farqin ve Hezro sınırları içerisinde bulunan 50 köyü yok edecek. Baraj sadece köyleri değil Kulp, Silvan ve Hazro arasında bulunan tarihi ve ekolojik Godernê vadisini de sular altında bırakacak. Şelalesi ve doğası ile halkın uğrak yeri olan vadi, barajın faaliyete geçmesi ile birlikte yok olacak. Ne zaman faaliyete geçeceği bilinmeyen barajın sular altında bırakacağı yerler devlet tarafından kamulaştırılırken ailelerin açtığı davalar ise sürüyor.
Vadi dinamitler patlatılıyor
Su tutacak vadiye köprü yapılacağı öğrenilirken vadiyi birbirine bağlayacak köprünün her iki tarafına ise karakol yapımına başlandı. Tarihi vadiye ve şelaleye girişler askerler tarafından yasaklanırken, yapılacak köprü için vadinin içerisinde bulunan taşların dinamitler ile patlatıldığı öğrenildi. Patlamanın yapılacağı alana girişler tanklar ile kapatılırken, vadiye gidilmesi için suyun toprakla kapatılarak yeni bir yol oluşturulduğu görüldü.
Bölgede ciddi bir ağaç kesimi yaşanıyor
Vadide yaşanan ekolojik tahribata dair bilgi veren Halkların Demokratik Kongresi(HDK) Ekoloji Komisyonu Üyesi Melis Tantan, güvenlikçi politikaların bir an önce son bulması çağrısında bulundu. Yaşananlara sadece yöre halkının değil bütün doğa savunucuların karşı çıkması gerektiğini ifade eden Tantan, “Bahsettiğimiz alan hem bölgenin biyoçeşitliliği hem de onlarca köyün yaşam alanı. Burada önce devletin güvenlikçi politikalarının etkisini görüyoruz. Elbette ki bu politikaların ilk ayağı insansızlaştırma olarak kendini gösteriyor. Ardından da tüm diğer canlıların yaşam alanına bir tehdit başlıyor. Şuan bölgede ilk olarak yol ve köprü yapımlarının ardından dinamit patlatılması da yaşanıyor. Tabi ki bu yöre halkında büyük bir korku ve paniğe sebep oluyor. Daha baraj faaliyete geçmeden bölgede ciddi bir ağaç kesimi yaşanıyor. Bunu çok yakın zamanda Cudi’de tanıklık ettik. Buraları yok ederek canlı yaşamına son vermek istiyorlar” sözlerini kullandı.
Haber: Medine Mamedoğlu/NuJinha