Kuzey ve Doğu Suriye İletişim Dairesi Eşbaşkanı Ciwan Mele Îbrahîm, 10 bini aşkın DAİŞ üyesini Halk Koruma Mahkemeleri’nde halkın önünde yargılama kararı aldıklarının belirterek, yargılama sürecini anlattı
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, 10 Haziran’da yaptığı açıklamayla, bölgelerinde bulunan cezaevlerindeki DAİŞ üyelerinin yargılanacağını duyurdu. Açıklamada DAİŞ’lilerin uluslararası ve yerel yasalara göre adil bir şekilde yargılanacağı belirtildi.
Halk Koruma Mahkemesi ve Toplumsal Adalet Meclisi’nin çatısı altında 10 binden fazla DAİŞ üyesinin yargılanması bekleniyor. Özerk Yönetim İletişim Dairesi Eşbaşkanı Ciwan Mele Îbrahîm, DAİŞ’lilerin yargılanması sürecine dair Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Emrullah Acar’a konuştu.
Çağrılar yanıtsız bırakıldı
Farklı cezaevlerinde tutulan 10 bini aşkın DAİŞ üyesinin 60 farklı ülkenin vatandaşı olduğunu aktaran Îbrahim, söz konusu kişiler için daha önce birçok kez devletlere “kendi vatandaşlarınızı alın” çağrısı yaptıklarını hatırlattı. Çağrılarının yanıtsız bırakıldığını belirten Îbrahîm, “İki başlıkta onlarca çağrı yapıldı; ‘gelin vatandaşlarınızı alın kendi ülkenizde yargılayın ya da uluslararası bir mahkeme kurulsun.’ Bu mahkeme Kuzey ve Doğu Suriye’de de kurulabilir, dışarıda da kurulabilir. Ancak çağrılar bugüne kadar hep yanıtsız bırakıldı” dedi.
Dünya için bir tehdit
Tutuklu DAİŞ’liler ve kamplarda tutulan ailelerini “saatli bombaya” benzeten Îbrahîm, “Hesekê’nin Xiwêran Mahallesi’nde bulunan Sina Cezaevi’nde 20 Ocak 2022 tarihinde yaşananlar hala belleklerimizde yerini koruyor. DAİŞ’lilerin tutulduğu cezaevlerinde yaşanan güvenlik sorunları gözler önünde. Bölgede Türkiye’nin destekleri ile yapılan saldırı ve tehditler açık. Bu çeteler sadece Kuzey ve Doğu Suriye için bir tehdit değil, bütün dünya için bir tehdit. Kuzey ve Doğu Suriye halkları bu çetelere karşı çetin bir mücadele verdi ve on binlerce arkadaşımız şehit oldu. Arkadaşlarımızın canlarıyla verdiği emeğin boşa çıkartılmasına izin vermeyiz. Buna bir çözüm bulunması lazım” ifadelerini kullandı.
Çağrı hala devam ediyor
Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük her alanda ambargo uygulandığını dile getiren Îbrahîm, DAİŞ’lilerin lojistik açıdan da kendileri için bir sorun oluşturduğunu kaydetti. Uluslararası güçlerin ne yargılama ne de barındırma konusunda bir destek sunmadığını ifade eden Îbrahîm, şunları söyledi: “Özerk Yönetim’e bu kararı almak dışında bir seçenek bırakılmadı. Bu yargılama olacak, ancak hala Özerk Yönetim’in uluslararası topluma çağrısı devam ediyor. Hala ‘Gelin vatandaşlarınızı götürün’ deniliyor.”
Yargılama nasıl yapılacak?
Özerk Yönetim yasalarında son bir yılda “terörle” ilgili bazı düzenlemeler yapıldığını söyleyen Îbrahîm, yapılan düzenlemelerle DAİŞ’lilerin Halk Koruma Mahkemesi ve Toplumsal Adalet Meclisi çatısı altında yargılanacaklarını dile getirdi.
Îbrahîm, “İşlenen suçlar ve belgeler çerçevesinde bir yargılama yapılacak. Yargılamalar yapılırken konuyla alakalı uluslararası mevzuat da göz önünde tutulacak. Hazırlıklar sürüyor, mahkemeler birkaç gün içinde başlayacak. Mahkemeler kamuoyuna açık bir şekilde yapılacak. Mahkemelere DAİŞ’lilerin saldırılarında yaşamını yitiren kişilerin aileleri de katılacak. Uluslararası bütün hukuk kuruluşlarına davetiye göndereceğiz. Yargılanan DAİŞ çeteleri hangi devletin vatandaşı ise o devlete de davetiye gönderilecek” şeklinde konuştu.
Devletler dosyaların açılmasını istemiyor
Uluslararası güçlerin DAİŞ’lilerin yargılanmasından korktukları ve dosyaların açılmasını istemediklerini dile getiren Îbrahîm, “Herkes aynı düşüncede, bize hak veriyorlar, bu şekilde devam edemeyeceğini söylüyorlar ama bir adım atmıyorlar. Türkiye ve DAİŞ’in işbirliği uzun bir zamana dayanıyor. Kuzey ve Doğu Suriye’ye gelen DAİŞ’lilerin yüzde 80’i Türkiye sınırından geçerek geldiler. Bu belgeli, açık bir şeydir. Kimse bunu saklayamaz. Çıkarlarını düşünen devletler bu nedenle bu dosyaların açılmasını istemiyorlar. Türkiye birçok defa yapılan saldırılarda DAİŞ’lilere açıktan destek verdi. Türkiye bir NATO üyesi olduğu için uluslararası toplum Türkiye ile çıkarlarını esas alıyor” diye konuştu.
Kaybedecek zaman yok
Halkın da yargılama noktasında beklentilerinin olduğunu belirten Îbrahîm, şöyle devam etti: “Halklar huzur içinde yaşamak istiyor. Aramızda bulunan bu saatli bombalara bir çare bulunmasını bekliyorlar. Çocukları canlarını verdiler. DAİŞ’in coğrafi olarak bitirilmesi birinci hamleydi, bu başarı ile sonuçlandı. Şuan ikinci bir hamleye ihtiyacımız var. Bu hamle de DAİŞ’lilerin yargılanması, güvenlik sorunu yaşatacak bir pozisyondan çıkarılması. Artık kaybedecek zamanımız yok.”
HABER MERKEZİ