Galatasaray ofsaytımsı golle puan kazandı, şampiyon oldu. Son seçimde de Cumhur İttifakı ofsaytımsı puan ile seçim kazandı, iktidar oldu. Seçimlerde yaşadığımız usulsüzlükler herkes tarafından bilinen bir gerçek. Benim bulunduğum sitede 19 adet fazla oy pusulası vardı, gerisini sizler düşünün.
Seçimlerden sonra değerlendirme toplantıları yapılıyor muhalefet partilerinde. CHP belli bir tartışmanın içinde olduğunu, seçim öncesi dile getiremediğini bu toplantılarda masaya yatıracak bir hava içinde. Kılıçdaroğlu’nun cesaretli ve samimi söylemlerine karşı, parti içindeki milliyetçi gruba karşı mücadele şimdi başlıyor. Diyorlar ya “CHP’yi yönetmek hükümeti yönetmekten daha zor” diye. 6’lı masa içindeki partiler için fazla yorum yapmaya gerek yok. Bu ülkede demokrasi, adalet, barış, insan hakları ve özgürlük gibi değerleri savunacaksan, ilk önce Kürt realitesine bu çerçevede yaklaşacaksınız. Yoksa iktidari söylemlerle hiçbir seçimi kazanamazsınız. Onun için samimiyet ve cesaret gerekir. Zaten bu kavramları içinizde yaşamıyor, yaşatmıyorsanız hak ve adaletten de hiç bahsetmeyin. Böylece yürütme, yasama ve yargıyı eline geçiren iktidar çivisini çakmış oldu.
Erdoğan balkondan Selahattin Demirtaş için idam isteyen bir topluma hitap etti. Kendilerinin geleceğinden korkmasalar bugün idam kararını Meclis’e sunarlar. Seçimlerin nasıl kazanıldığı ortadayken, iktidardaki milletvekillerinin bunu kabullenmesi değerlendirildiğinde suçlarının ne kadar büyük olduğu ortada değil mi?
HDP seçim atmosferinin heyecanını kitlelerine aktaramadı ve kafamızda birçok soruları cevapsız bıraktı. Seçimin olacağını bildiği halde çalışmalara neden geç başladı? Aday tespitlerini ve sıralamalarını neden doğru yapamadı? Aday tespit kriterleri neye göre yapıldı? Başvurular neden genel merkezde değerlendirildi? İl yönetimleri neden devre dışı bırakıldı? Her zaman eğilim yapılırken bu kez neden yapılmadığı halka anlatıldı mı? Genel merkezdeki karar verici komisyon üyeleri kimlerdi? Türkiyeleşme için bundan evvelki seçimlerden neden ders çıkartılmadı? Son bir sene içinde yaşanan hukuksuzluklar, seçim konuşmalarında neden dile getirilemedi? Seçim büroları açılışındaki kitle heyecanı neden azdı? En önemlisi Kürtçe eğitim neden ön planda değildi? Daha birçok nedenler ve sorular ortaya çıkabilir.
Seçim sonrası yönetim kadrolarında değişim olacak mı? Başarısızlık nedenlerinin halk olarak açıklanmasını merakla bekliyoruz.
Önümüzdeki yıl seçim var, bunun alt yapısı şimdiden oluşturulmalı ve halkla beraber çalışmalar yürütülmelidir. Vekillere çok iş düşüyor bu dönemde. HÜDAPAR devlet desteğini arkasına alarak Kürt haklarını dile getiriyor. Onların söylediklerini bizler senelerdir söylüyoruz ama yasaklardan, cezalardan kurtulamıyoruz. Buradaki tehlikeyi görmek gerekmiyor mu? Türkiyelileşelim derken kendi halkından, haklarından uzaklaşma yaşanmıyor mu? Boşaltılan boşluk başkaları tarafından bambaşka bir şekilde dolduruluyor.
İktidar Kürt sorununu çözmek için çok farklı yöntemler denedi ve buna devam edecektir. En büyük tehlike gençlerimize yönelik. Uyuşturucu ve ajanlıkla toplumun her türlü yapısını bozacak bir hükümetle yaşadık ve maalesef yaşamaya devam edeceğiz. Aile yapısını muhafazakârlaştırarak ve öne çıkartarak aile bireylerini bile suça teşvik eden bir siyasetle karşı karşıyayız. Ailelerimizi, çocuklarımızı, yaşamlarımızı ahlaklı, adaletli, eşit, anadilli bir şekilde geliştirmeli ve korumalıyız. Her şey oy istemek ve oy vermekle çözülmüyor.
Mithat Sancar ve Pervin Buldan istifa ettiklerini duyurdu. İstifa etmekle bu iş çözülmez, neden istifa ettiklerini, bilmemiz gereken nedenleri açıklamalılar. Yetersiz kaldık, halkımıza ulaşamadık nedenlerinden öte açıklamalar yapmalılar ki yeni gelenler önlerini görsünler. Ancak şeffaf bir açıklama halkı önümüzdeki seçimlerde heyecana kavuşturur. Başarılı olmanız dileğiyle.