CVK Madencilik, Çanakkale’nin Yenice ilçesinde mevcut 300 bin tonluk atık havuzunun dolması nedeniyle, yeni atık havuzu için İDK kararını bekliyor. Bölge, ekolojik yıkımlara neden olan maden işletme ruhsatlarıyla dolu
Yusuf Gürsucu
Kaz Dağları ekosistemi toplam 1 milyon 697 bin 62 hektar alana sahip bir bölge. Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’nün (MAPEG) verilerine göre bu alanın 1 milyon 294 bin 335 hektarı yani yüzde 79’unda bin 624 adet doğal alan maden sahası olarak şirketlere ruhsatlanmış durumda. Bu ruhsatların yüzde 41’inin ihalesi yapılmış aktif maden ruhsatlarıdır. Aktif ruhsatların yüzde 57’si arama, yüzde 43’ü ise işletme ruhsatlarını içerirken bu tuhsat sahiplerinden birisi de VCK Madencilik şirketi.
İlave atık deposu başvurusu
26 Temmuz 2018 tarihinde Çanakkale Valiliği Çevre, Şehircilik İklim Değişikliği İl Müdürlüğü tarafından yayınlanan duyuruda “Çanakkale, Yenice İlçesi Kalkım Beldesi Karaaydın Köyü mevkiinde CVK Maden İşletmeleri San. ve Tic. A.Ş tarafından yapılması planlanan KURŞUN ÇİNKO-BAKIR FLOTASYON TESİSİ KAPASİTE ARTIŞI VE İLAVE ATIK DEPOLAMA TESİSİ projesi ile ilgili olarak Bakanlığımıza sunulan ÇED Başvuru Dosyası Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği’nin 8. maddesi doğrultusunda incelenmiş ve uygun bulunmuş olup, projeye ilişkin ÇED Süreci başlamıştır” denilerek ilan edilmişti.
300 bin ton atık havuzu doldu
Şirkete göre 22.02.2022 tarihinde Halkın Katılım Toplantısı yapıldığı ve olumlu kurum görüşlerinin alındığı iddia edilmekte. Şirket son olarak, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu (İDK) toplantısının 2023/Nisan ayı içerisinde yapılacağını belirtirken, İDK kararı henüz yayınlanmış değil. Şirketin işletmede yıllık 300.000 ton besleme kapasiteli kurşun-çinko flotasyon tesisi bulunurken, Yenice ilçesi Kalkım Beldesi’nde kurulan tesisin atık deposunun dolmuş olması ve buna bağlı olarak maden sahasının genişletilme talebi bugün yarın karşılanmak üzere.
49 bin 524 dönüm maden sahası
Çanakkale Yenice ilçesinin yüzde 70’i ormanlık alanlardan oluşmaktadır. CVK şirketine verilmiş olan 3 ruhsat alanının toplamı 49 bin 524 dönüm orman ve meralık alanları kapsamakta. Maden sahasını ilk işletenler Osmanlı döneminde imtiyaz verilmiş olan Fransız şirket. Maden sahası olarak belirlenmiş olan ormanlık alana CVK şirketi 2004 yılında sahip olmuş. 2007 yılında yeraltında üretime başlayan CVK 2008 yılında üretimi durdurmuş. Bu süreçte 20 bin ton cevher üretimi yapmış ve tamamını tüvenan cevher olarak işlenmeden satmış. 2011 yılında cevher zenginleştirme yani flotasyon tesisi inşasına başlamış. CVK 2013 yılına kadar 35 bin ton cevher üretmi yaparken, tesiste zenginleştirme işlemi gerçekleştirilmiş. Yine 2013 yılında faaliyetini durduran şirket 2016 yılında tekrar üretime ve arama çalışmalarına tekrar başlamış.
ÇED’den kimsenin haberi yok
2016’dan bu yana doğal alan üzerine yaptığı atık havuzunda 300 bin ton atık ortaya çıkmış ve atık havuzu artık atıkları alamaz hale gelldiği için yeni bir atık havuzu için bakanlığa başvuruda bulunmuş. Şirket 22.02.2022 tarihinde Halkın Katılım Toplantısının yapılmış olduğunu iddia etse de bundan Karaaydın köylülerinin haberi olmadığı belirtiliyor. Şirket, “ÇED olumlu raporu alınması sonrasında atık havuzu inşaatına ivedilikle başlanılıp, 2024 yılı sonunda bitirilmesi ve 2025 yılının ilk çeyreğinde maden üretim faaliyetlerine tekrar başlanılması planlanmaktadır” diye açıklamalarda bulundu.
İvrindi’de altın madeni
Şirketin ayrıca, Balıkesir-İvrindi bölgesinde devam eden arama çalışmalarının yanı sıra Balıkesir-Sarıalan bölgesinde kısmi rezerv tespiti tamamlanmış olan altın ve gümüş madeni lisansı bulunmakta ve yakın gelecekte altın üretimi için işlemenin faaliyete geçirileceği belirtiliyor. Şirket’in Balıkesir-Sarıalan bölgesinde bulunan altın madeni üretimi için gerekli olan, Maden ÇED Olumlu Raporu ve üretim tesisinin yapımı ve çalıştırılması için gerekli olan Tesis ÇED Olumlu Raporu 2022 yılı içerisinde alınmış. 2024 yılı sonuna kadar Yenice’deki atık havuzu ve üretim tesislerinin tamamlanması sonrası, 2025 yılı için 10.000 ons, 2026 yılı için 20.000 ons ve 2027 yılı için 30.000 ons altın üretimi gerçekleştirileceği belirtiliyor.
Atık havuzları ve depremler
Kuzey Anadolu Fay Hattı ile Ege Bölgesi Graben Sistemi üzerinde 6’şar, Doğu Anadolu Fay Hattı’nda 4 ve diğer faylar üzerinde 8 olmak üzere 24 ilin doğrudan kent merkezinden aktif fay geçiyor. Ayrıca 80’den fazla ilçe de direkt aktif fay hatları üzerinde bulunuyor. Türkiye’nin kuzey kesiminde doğu-batı doğrultusunda uzanan fay hattı Saros Körfezi’nden başlar, Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki Aras Vadisi’ne kadar uzanır. Çanakkale, Edremit, Bursa ve İznik bu kuşak içerisinde kalır. Çanakkale’nin Çan ve Yenice ilçeleri aynı zamanda fay hattı üzerinde bulunan iki ilçe arasındadır. 1953 yılında 7,2 şiddetinde meydana gelen Yenice-Gönen Depremi tarihin en büyük felaketlerinden biri olarak anılır. Deprem sonucu 265 kişinin öldüğü, 6750 binanın ise yıkıldığı ya da ağır hasar aldığı bilinmektedir.
Bölgenin yüzde 79’u maden sahası
AKP iktidarı binlerce doğal alanı madenlere peşkeş çekerken herhangi bir atık yönetim politikası yoktur. İktidar atıkları yeraltına gömülmesiyle bertaraf ettiği iddasını kullanarak atıklarla mücadele ettiğini iddia etmektedir. AKP iktidarı bugüne kadar 20 bin maden işletme tesisi için ruhsat dağıtmış durumda. Bu da Türkiye coğrafyasının yaklaşık yüzde 60’ı bölgenin ise yüzde 79’una tekabül etmektedir. Oluşturulan atık havuzları altına serilen mebranın atıkların zamanla toprağa karışmasını önlemek olnaksızdır. Türkiye’de birçok atık barajı patlamış ve zehirli ağır metallerle dolu atıklar çevreye yayılarak toprakları ve suları zehirlemiştir.
Yenice aktif fay hattı üzerinde
Yakın zamanda Erzincan, Giresun, Kütahya ve Ayvalık’ta yaşanmış olan atık havuzu patlamaları depremden değil aşırı ağırlıktan ve yağışlardan kaynaklanmıştır. Olası güçlü bir depreme atık havuzlarının dayanabilmesi olanaksızdır. Yenice aktif fay hattı üzerinde olan bir bölge olmasına karşın böyle bir alanda 300 bin ton kapasitenin dolması ve yeni havuzların inşa edilecek olması bölge için büyük bir tehdit oluşturmaktadır. TÜİK verilerinin görülebildiği 2018 yılında madenlerde 812 milyon ton atık oluştuğu yer almasına karşın bu rakamın en az 10 kat fazlası olduğu değerlendirilmektedir. Verilere göre bu atıkların yüzde 70’i pasa sahalarında ve atık barajlarında bertaraf edildiği iddia edilirken, devasa büyüklükteki atıkların barajlara gömülmesiyle bertaraf edildiği gibi yalan iddia ile algı yönetmi yapılmaktadır.
Orman kanunu 24 kez değişti
MTA eliyle maden rezervlerini belirlemek için ormanlık alanlarda yüzbinlerce metre yeraltı sondajı yapıldı. Bu sondajlardan elde edilen verilerle doğal alanlar dizginsizce yağmaya açıldı. 2004 yılında çıkarılan maden kanunu sonrası hemen her yıl yönetmelikler değiştirilirken her yıl bir veya iki kez maden kanunda yapılan değişikliklerin sayısı 24’e ulaştı. 2004’ten bu yana maden kanunu yönetmeliklerinde ise 18 adet değişikliği yapılırken, yine madenciliği içine alan (orman yasaları vb.) 9 adet yönetmelik yayınlandı ve bu sayı da 27’ye ulaşmış durumda. 3 Temmuz 2005’te Köy Kanunu’nun 87. maddesi ve Tapu Kanunu’nun 36. maddesini değiştirilerek, yabancı şirketler dahil tüm şirketlerin istedikleri yerden toprak almasına, maden arama ruhsatı adı altında köyleri dahi satın almasına olanak tanındı.
Kaz Dağları işletme ruhsatları
Muğla, Tekirdağ, Kırklareli, Afyon, Kütahya, Uşak, Zonguldak, Bartın, Eskişehir, Karaman, Mereş, Erzîngan, Dersim, Ordu, Tokat, Artvin, Erzirom, Bayburt, Şirnex, Sêrt, Êlih ve Sewaz illerinin ortalama yüzde 63’ü madenler için ruhsatlandı. İşletme ruhsatların en yoğun olduğu yerler Muğla, Sêwaz ve Çanakkale-Balıkesir illerinde büyük bölümü Kaz Dağları üstinde bulunuyor. Arama ruhsatları ise Şirnex, Sêrt, Eskişehir ile Çanakkale ve Balıkesir illerinde yoğunlaşıyor.