İktidarların uzun yıllardır din örtüsü ile toplumu ayrıştırıldığı Çewlîg’de, halk AKP’den bıktığı için değişim isterken, bu değişimin en büyük öncüsü ise Yeşil Sol Parti
Selman Çiçek
Seçime 11 gün kala Kurdistan’ın en çok merak edilen illerinden biri de Çewlîg (Bingöl). 80 darbesinde anayasa referandumuna karşı ezici bir çoğunlukla hayır oyu veren tek il Çewlîg oldu. Referandumdan sonra özel savaş politikalarının derinlemesine ve genişlemesine bazen sinsice bazen de açıkça uygulandığı özel bir bölge oldu. Uzun yıllar boyunca Ergenekon gibi özel savaş yapılanmalarının pilot bölge seçtiği Çewlîg’de uygulanan savaş ve ekonomik politikalar sonucu halk büyük oranda göçe zorlandı. 80 darbesi sonrası yaşadıkları baskı sonucu onbinlerce yurttaş Avrupa’ya gitmek zorunda kalırken, kalan yurttaşların bir kısmı ise korucu olmaya ve iktidarlara oy vermeye zorlandı.
Din istismar edildi
Coğrafyası büyük oranda dağlık olan Çewlîg, bölgede yaşanan savaştan en fazla nasibini alan kent konumunda. Halkın temel geçim kaynağı olan hayvancılık savaştan kaynaklı neredeyse bitmek üzere. Diğer Kurdistan şehirleri gibi Çewlîg halkı da büyük bir ekonomik krizle ve açlık politikalarıyla karşı karşıya bırakılmış durumda. Bu açlık politikaları yüzünden Çewlîg halkının birçoğu göç etmek zorunda kalırken, kalan yurttaşlar ise mevcut iktidarlara mecbur bırakıldı. Açlık, baskı ve zulme uzun yıllar tanıklık eden kentte birçok ayrıştırıcı politika da devreye konuldu. Kurmanç, Kurmançki, Alevi ve Sünnilerin bir arada yaşadığı kentte, halklar uzun yıllar birlikte yaşamanın güzel bir örneğini yaşasa da iktidarların ayrımcı politikalarından dolayı Çewlîg muhafazakâr bir kimliğe büründü. Siyasal İslamcıların uyguladıkları politikalar ile Çewlîg’te din uzun yıllar istismar edilse de son yıllarda özellikle gençlerde bu istismara karşı bir direnç görülmektedir.
Dil üzerinden ayrıştırma
Yine benzer bir ayrıştırma dil üzerinden geliştiriliyor. Kürtçe’nin Kirmançki lehçesi “Zaza” dilinin “Kürtçe değil ayrı bir dil” söylemleri ile Kürtlerin birliğini hedef alan politikaların devreye konulduğu Çewlîg’te 14 Mayıs’ta halklar sandığa giderken; açlığı, ayrıştırıcı politikaları dayatanlar ile özgürlük ve birlikteliği savunanlar arasında bir tercihte bulunacak.
Kürt özgürlük çizgisi
Kürt siyasal hareketinin filizlendiği kentlerden biri de olan Çewlîg’te son dönemde Kürt özgürlük çizgisinde olan partilere dönük bir ilgi söz konusu. Özellikle tekrarlanan 7 Haziran seçimlerinde mevcut iktidarın aldığı oy oranına yakın bir oy alan HDP, ikinci vekili kıl payı kaçırdı. Seçim nabzını almak için geldiğimiz kentte, gözle görülür bir seçim atmosferini görmek mümkün değil. Kent merkezinde gezdiğimizde daha çok Yeşil Sol Parti’nin çalışmalarını gözlemliyoruz. AKP’nin ise çalışmalarını daha çok gizli yaptığı, uzun yıllardır kentte yaptığı dini istismar politikasını bu seçimde de yaptığını gözlemledik. AKP’nin seçim çalışmasını Çewlîg’in sorunlarını çözme üzerinden değil de “Diyaneti kapatacaklar, LGBTİ savunuyorlar” söylemi üzerinden yaptığını gözlemledik.
Halk AKP’den bıktı
Kentte AKP’nin adaylarına karşı bir öfkenin de olduğunu gözlemledik. Uzun yıllardır kentte aynı kişilerin vekil olduğu ve bu insanların kentin hiçbir sorununa çözüm olmadığı konuşuluyor. Özellikle AKP’nin 1. sıra adayı Feyzi Berdibek’in kentin sorunlarını çözmekten çok kendi ailesini zenginleştirdiği ve ayrıcalık tanıdığı konuşuluyor. AKP’nin diğer adayları ise yıllardır iktidar partilerini kapı kapı dolaşan, vekilliğin babadan oğula geçtiği, kentin hiçbir sorununa ilgisi olmayan adaylar.
Gençlerin tercihi Yeşil Sol
Yeşil Sol Parti adayları ile Organize Sanayi Bölgesi’nde bir tekstil fabrikasını ziyaret ediyorum. İşçilerin hepsi genç kadınlardan oluşuyor. Adaylara karşı büyük ilgileri var. Hemen hemen hepsi tercihlerinin Yeşil Sol olacağını söylüyor. Kentte özellikle gençlerin büyük çoğunluğunun tercihi Yeşil Sol Parti olacağı söyleniyor. Fabrikanın sahibi ile seçimi konuşuyoruz. Yaklaşık 30 yıl önce ekonomik sebeplerden dolayı İstanbul’a taşınmış. 30 yıl sonra ise kentine yatırım için bir fabrika yapmış. Kenti daha gelişmiş bir yer olarak hayal ederek geldiğini ama kente geldikten sonra 30 yıl önce bıraktığı kent gibi gördüğünü söylüyor. İktidar olanların kentin gelişmesi için tek bir adım atmadığını söylüyor. 14 Mayıs’ta Çewlîg’in yıllardır sağ eğilimleri tercih etmesinden dolayı umutlu olmadığını ancak Yeşil Sol Parti’nin bazı dengelerin değiştireceğine inanıyor.
Çewlîg değişim şart
Yeşil Sol Parti’nin 1. sıra adayı Ömer Faruk Hülakü, iki dönem Çewlîg’de baro başkanlığı yaptı. Uzun yıllardır Çewlîg’deki hak ihlallerine karşı hukuk mücadelesi veren Hülakü, zaman zaman ölüm tehditleri alsa da bu mücadelesini hiçbir zaman bırakmadı. Çewlîg halkı için bir şeyler yapma anlayışı ile hep hareket ettiğini söyleyen Hülakü, vekilliğin önemli olmadığını, önemli olan kentin özgürlük ve demokrasi istemini açığa çıkarmak olduğuna dikkat çekti. Kentin uzun süre AKP’den yana tercih yapsa da bu dönemde halkın AKP’ye karşı büyük bir tepkisi olduğunun altını çizen Hülakü, “Herkes bitkin durumdadır. Kentte geçmiş seçimde aşiretçilik boyutu vardı. Ama insanlar artık bu dengelerden çok kendi sorunlarını düşünüyor. İnsanlar artık iktidarın gerçekliğinin farkına vardılar. Ülke bir kaosa sürükleniyor. Ülkede bir değişim şart olduğu kadar Bingöl’de dedeğişim şart” dedi.
Yurtseverlik duygusu güçlü
Yeşil Sol Parti 2. sıra adayı Cemille Turhallı Balsak, Çewlîgli bir avukat. Uzun yıllar hukuk mücadelesi yanında dil üzerinde de çalışan Balsak, Xwebun gazetesinde de Kirmançki yazılar yazıyor. Çewlîg’in Kurdistan’ın en güzel doğaya sahip illerinden biri olduğunu belirten Balsak, bu coğrafyanın direngenliği, coşkusu ve asiliğinin her daim olduğunu ama son dönemde iktidar politikalarından dolayı kutuplaştığını söyledi. Din örtüsü altında toplumun bölünmeye çalışıldığına da dikkat çeken Balsak, kentte halen şeyhlerin etkisinin olduğunu ancak bu seçimde bu etkinin kırılacağını çünkü kentte güçlü bir yurtseverlik duygusu olduğunu söyledi. Kentin diğer sorunlarına da değinen Balsak, “Var olan iktidara karşı bir öfke ve tepki var. Yerel kaynakları güçlü olan bir şehir. Bu kaynakları ihraç edebilecek bir potansiyeli bile var. Bizim bu halkın öz kaynaklarını belli sermayelere değil de halka götürmek gibi projelerimiz var” sözlerini sarf ederek Yeşil Sol olarak halkın değişim taleplerine cevap olacaklarını söyledi.
İnsanlar değişim istiyor
Yeşil Sol Parti’nin 3. sıra adayı ise kentte uzun süre öğretmenlik yapan Faruk Aris. 28 yıllık eğitimcilik yapan Aris, Eğitim Sen Bingöl Başkanlığı görevini de üstlendi. Aris, bir parti ve toplumun siyasetinin güçlü olmadığı takdirde sorunların da çözülmeyeceğine inandığını, sorunların çözümü için siyaset alanına atıldığını söyledi. Çewlîg’in değişime yakın bir noktada olduğunu söyleyen Aris, “Şu an Yeşil Sol Parti birinci parti gibi duruyor. İnsanlar değişim istiyor. Bizlerin bunun için çalışmamız lazım. Halen iktidar partisi burada güçlü ise bunda en çok bizim payımız var. Daha güçlü çalışmamız gerekiyor. Çok olumlu tepkiler alıyoruz. Bizler bu güzel havayı kalıcı hale getirmek istiyoruz. Bu tepkilere cevap olmak istiyoruz” diye konuştu.