HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, bayram dolayısıyla Samandağ’da yapılan halk buluşmasına katıldı. Burada konuşan Sancar ‘Hesap sormak bizim hepinize, ölülerimize, hayatta kalanlarımıza karşı sorumluluğumuzdur’ dedi
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, Ramazan Bayramı dolayısıyla Mereş merkezli depremlerde en çok yıkımın yaşandığı Hatay’ı ziyaret etti. Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Eş Genel Başkanı Canan Yüce, HDP Milletvekili Tülay Hatimoğulları, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) milletvekili adayları ve çok sayıda Sancar’a eşlik etti. Partililer, Samandağ’ın Meydan Mahallesi’nde halk buluşmasına katıldı. Sancar, buradaki buluşmada konuştu
Yüce: Bize yaşatılanları unutmayacağız
SYKP Eş Genel Başkanı Canan Yüce, bayramın acı ve hüzün yüklü olduğunu belirtti. Depremlerden sonra yıkılan Hatay’ı yeniden inşa edeceklerini belirten Yüce, AKP-MHP iktidarının bu halkın başına gelmiş “en büyük felaket” olduğunu söyledi. Yüce, “Bu depremde bizi yanlız bıraktılar, ölüme terk ettiler. Bizim vergilerimizi ve paralarımızı sermayeye, kendi yandaşlarına harcadılar. Bizlere parayla çadır sattılar. Biz bunları elbette unutmayacağız. Bu seçime giderken acımızı da öfkemizi de cebimize koyarak, bu seçime gideceğiz. Bize yaşatılanları unutmayacağız” dedi.
Tülay Hatimoğulları, kitleye Arapça seslendi. Hatimoğulları, Yeşil Sol Parti’in Hatay milletvekili adayı Kerem Nalbant’ı Meclis’e taşıyacakları söyledi.
Sancar: Şehirlerimizi birer enkaz yığınına çevirdiler
HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar ise, “Sevgili Meydan halkı, sevgili Samandağlılar, Bugün bayram. Bayramlaşmak için gelmek isterdik ama bayramlar neşe, sevinç günleriyken bizler burada kederi ve acıyı yaşıyoruz. Acımız taze, kederimiz derin. Büyük deprem yaşadık ama bu depremi felakete dönüştüren iktidardır. Bu iktidar depremin sonuçlarından sorumludur. Kurdukları rant ekonomisi ile sömürü düzeni ile şehirlerimizi birer enkaz yığınına çevirdiler. Depremden sonra ulaşmayan yardımlar, kurtarma müdahale ekipleri, can kayıplarımız kat ve kat artırdı. Bu bir tabi afet değildir. Bu deprem bir siyaset felakettir, sorumlusu bu iktidardır. Depremde hayatını kaybeden bütün canlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Hepsinin devri daim olsun. Bütün yakınlarına başsağlığı ve sabır diliyorum. Butün haklarımıza geçmiş olsun dileklerimiz iletiyorum” diye konuştu.
Hesap sormak sorumluluğumuz
“Burada acı ve keder var ama bu acı aynı zamanda umuda dönüşmüş. İşte Samandağ halkının ve Antakya halkının özelliği de budur” diyen Sancar, “Yasımız var, yasımızı tutacağız ama aynı zamanda yasımızı umuda dönüştüreceğiz, umudun kaynağı yapacağız acılarımızı. Acılarımızdan umut yaratalım ki bir daha bu acılar asla yaşanmasın. İşte sizde gördüğüm budur” ifadelerini kullandı. Sancar, şunları söyledi: “Kaybettiğimiz canların hesabını sormak, yıkılan kentlerimizin hesabını sormak için, hala bir mezar taşı bile olmayan kayıplarımızın hesabını sormak için hep birlikte geliyoruz. Bu iktidarı göndermek en başta bu depremi felakete çeviren bu iktidardan hesap sormak içindir. Bizler diyoruz ki bu iktidardan hesap sormak için önümüzde tarihi bir fırsat var. Bu hesap sormak ölülerimize karşı görevimiz, burada acı çeken milyonlara karşı sorumluluğumuzdur. Onun için bu iktidarı mutlaka, hep birlikte göndereceğiz, gönderdikten sonra da mutlaka bütün bu yolsuzluk düzenini, rant ekonomisini, savaş politikalarının, yıkım zihniyetinin hesap vermesini sağlayacağız. Bundan hesap sormak bizim hepinize, ölülerimize, hayatta kalanlarımıza karşı sorumluluğumuzdur” ifadelerini kullandı.
Yeşil Sol değişimin adresi
Oylarımız Yeşil Sol’a, değişimin adresine, demokratik dönüşümün güvencesine, barışın kurucu aktörüne gelsin. Yeşil Sol hem barışın kurucusu hem demokratik dönüşümün güvencesi olacaktır. Hep birlikte yeni yaşamı inşa edeceğiz. Kentlerimizi kültürümüzle birlikte yeniden kuracağız ama asıl hedefimiz yeni yaşamı inşa etmek. Bu çöküşleri bu yıkımı bu kan talan ve yalan düzenini bir daha yaşamamak için hep birlikte Yeşil Sol’un ağacı altında birleşiyoruz. Ağacımızın kökleri her yerdedir, bu ülkenin her köşesindedir, en büyük can kaynaklarından biri de bu ağacı besleyen kaynaklardan biri de Antakya’dır, Samandağ’dır.”