Orman Kanunu’nda yapılan değişiklik Meclis’te kabul edildikten sonra Resmi Gazete’de yayımlandı. Yapılan değişikliklerle, ormanlar ve koruma alanları maden şirketlerine peşkeş çekilirken, özel ormanların imara açılması sağlandı
Orman Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun dün Resmi Gazete’de yayımlandı. Kararla özel ormanların imara açılması ‘yasal’ anlamda sağlanırken, diğer yandan tüm ormanlarda madencilik faaliyetlerinin önünde hiçbir engel kalmadı. İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğanay Tolunay, “Parsel büyüklüğü 3 hektardan küçük özel ormanlar orman sayılmayacak. Değişiklik ülkemizde 20-25 bin hektar olan özel orman alanlarını ilgilendirmekte. Bu ormanların bir kısmı da İstanbul’da. Özel ormanların orman dışına çıkarılması buraların yapılaşmaya açılmasına neden olacaktır” açıklamasında bulundu.
Bakanın 2 dudağı arasında
AKP iktidarı bugüne kadar 2 milyon hektara yakın ormanı maden, enerji, inşaatlar vb. faaliyet için şirketlere peşkeş çekti ve çekmeyi aralıksız sürdürüyor. AKP’den bir grup milletvekili tarafından verilen , ‘Orman Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ Meclis’te kabul edilip Resmi Gazete’de yayınlandı. Kanunda, “Madencilik faaliyetlerinin ve faaliyetlerle ilgili her türlü yer, yol, bina ile tesislerin hükmi şahsiyeti haiz amme müesseselerine (Kamu kurumlarına) ait ormanlarda veya özel ormanlarda yapılmak istenmesi halinde Tarım ve Orman Bakanlığınca izin verilebilecek” deniliyor. Bu durumda tüm orman ve koruma alanları için inisiyatifin tümü bakanın iki dudağı arasına bırakılmış oluyor.
Ormanlarda ifraz uygulanabilecek
Yürürlüğe giren yasayla ormanda kesilecek ağaçları damgalama yetkisinin ilk kez özel şirketlere verilmesi sağlanırken, ormandan izin verilenin kesimin yüzde 10’un üzerinde ağaç kesilmesi halinde parası alınarak katliam büyütülebilecek. Çıkan yasada 3 hektardan küçük ormanlarda her türlü işin yapılmasının önünde hiçbir engel kalmadı. Önceki yasaya göre küçük parçalar halinde dahi olsa bu ormanlar bir bütün sayıldığı için imar izni verilmiyordu. Ancak yeni yasada ise örneğin 20 hektar bir ormanın 7 parsele bölünmesiyle 3 hektar alanın altına düşürülmesi sağlandı. Ortaya çıkarılan parseller yoluyla tüm orman varlığı sermaye yararına katledilebilmesinin önü açıldı. Diğer taraftan, 6831 nolu kanunun 10. Maddesi ile önceki kanunun 16. Maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları değiştirilerek, ormanlarda madencilik faaliyetleri olabildiğince kolaylaştırıldı.
Koruma alanları yağmalanacak
Yürürlüğe giren kanunla birlikte, devlet ormanları içinde maden aranması ve işletilmesi ile madencilik faaliyeti için zorunlu olduğu iddiasıyla; tesis, yol, enerji, su, haberleşme ve altyapı tesislerine, fon bedelleri dışında bedeli alınarak Tarım ve Orman Bakanlığınca izin verilmesi sağlandı. Devlet ormanları sınırları içindeki tohum meşcereleri, gen koruma alanları, muhafaza ormanları, verimli orman alanları, orman parkları, endemik ve korunması gereken nadir ekosistemlerin bulunduğu alanlarda da, maden aranması ve işletilmesi Tarım ve Orman Bakanlığı’nın insafına terk edildi. Genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerinin; baraj, gölet, liman ve yol gibi yapılarda dolgu amaçlı kullanacağı her türlü yapı hammaddesi üretimi için yapacağı madencilik faaliyetleri ile zorunlu tesislerinden ise bedel alınmaması sağlanarak büyük bir doğa yıkımına imza atıldı.
Bakanlık ile şirketlerin ortaklığı
Yürürlüğe konulan yasa ile her türlü yağmanın Tarım ve Orman Bakanlığı’nın iznine bağlanması bugüne kadar atılan yağma adımlarının en kapsamlı girişim olduğunu ortaya koyuyor. İstanbul’un akciğeri olan Kuzey Ormanları başta olmak üzere bugüne kadar yapılaşma yasa gereğince izin verilmeyen tüm özel ormanların imara açılması amaçlanıyor. Çıkan yasa da, “Madencilik faaliyetlerinin ve faaliyetlerle ilgili her türlü yer, yol, bina ile tesislerin hükmi şahsiyeti haiz amme müesseselerine ait ormanlarda veya özel ormanlarda yapılmak istenmesi halinde Tarım ve Orman Bakanlığınca izin verilebilir. Bu takdirde kullanım bedeli, kullanım süresi, yapılan bina ve tesislerin devri gibi hususlar genel hükümlere uygun olarak taraflarca tespit edilir” ibaresi, şirketlerle kol kola olan bakanlık ve maden şirketlerinin birlikte karar verecek olması yağmanın açık göstergesi.
EKOLOJİ SERVİSİ