Yeşil Sol Parti, kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesini en güçlü şekilde temsil etme iddiasını taşıyan bir parti olarak kadın düşmanı ittifaka sandıkta büyük bir bozgun yaşatacaktır
Gültan Kışanak
Biz kadınlar, dünyaya geldiğimiz andan itibaren görevler ve sorumluluklarla donatılıyoruz. Neyi yapmalıyız, neleri yapmaktan kaçınmalıyız, hep dikte ediliyor. Ve bunların tamamı, ailenin, toplumun ve devletin bizden bekledikleriyle ilgili. Kadının beklentilerini soran pek yok. Sanki önündeki kocaman bir hayatı yaşayacak olan kadın değilmiş gibi. Oysa yaşam denilen şey, başı ve sonu belli olan bir zamana şekil verme sanatıdır. Biz kadınların yaşamına; erkek cinsinin ihtiyaçlarına, beklentilerine, çakarlarına göre şekillenmiş bir sistem şekil veriyor. Erkek egemen sistem, hayatlarımızı çalıyor.
Kadınlar, tarih boyunca hayatlarının çalınmasına itiraz ettiler. Ancak bu itiraz, erkek egemen sistemi değiştirecek, örgütlü bir güce dönüşme imkanı bulamadı. Son iki yüz yıldan beri kadınlar, itirazlarını örgütlemeye, sistemi değişime zorladılar. Bu doğrultuda epeyce yol da aldılar.
Kadın hareketlerinin etkisi
Türkiye’de de kadınların sosyal, siyasal ve ekonomik hakları için mücadele eden kadın hareketleri son yüz yılda önemli kazanımlar elde etti. Cumhuriyetin ilk yıllarında, eşit yurttaşlık hakları için mücadele eden kadın hareketleri, 1980 sonrası gelişen feminist hareketler ve Kürt kadın hareketi ile muhafazakar çevrede boy veren kadın haklar hareketleri, toplamında tüm kadınlarda önemli bir farkındalık ve bilinç oluşturdu. Farklı etnik, inanç ve sınıfsal kimliklere sahip kadınlar, kadına yönelik şiddetin önlenmesi, kadınların ekonomik, sosyal ve siyasal hayata etkin katılımı ve kendi hayatı hakkında söz sahibi olma konularında ortak bir duruş sergilemeye başladı.
Erkek egemen zihniyet bundan ciddi derecede rahatsız oldu. Ve kadınların kazanımlarını ellerinden almak için harekete geçtiler. İstanbul Sözleşmesi’nin iptal edilmesi, bugün kurulan “kadın karşıt koalisyonun” işaretiydi. Cumhur İttifakı, kadın erkek eşitliği yönünde kazanılmış tüm hakları geri almak için kurulmuş, erkeklerin kadınlardan üstün olduğuna inanan, inanç değerlerini ve aileyi de buna alet eden, erkekler koalisyonudur. Bu konudaki politikalarını kamuoyundan gizleme ihtiyacı da duymuyorlar. Hatta konuyu adeta bir erkeklik gösterisine çevirerek, kadınlara gözdağı vermeye çalışıyorlar. Başta kadınlar olmak üzere, tüm demokrasi güçlerinin bu zihniyete, sandıkta gereken dersi vereceğine inanıyorum. Bunu başarmak zorundayız. Zira memleket geri dönüşü olmayan bir yola girmek üzere.
Bir saç teli…
Bu ittifakın; kadınlara yaşamı zehir edecek kadar tehlikeli olduğunu Taliban’dan, IŞİD’den, İran’daki rejimden biliyoruz. Afganistan’da kadınlar tüm kamusal alandan dışlandı. İran’da bir tutam saç teli göründü diye Jîna Mahsa Emînî işkenceyle öldürüldü. Bu cinayeti protesto eden yüzlerce insan katledildi, idam sehpalarına gönderildi. Özellikle IŞİD’in kurduğu cariye pazarları, tüm kadınların yüreğinde derin bir yara açtı.
Politik programlar, salt propaganda metinleri değildir, toplumun ve bireyin yaşamını etkileyen, gelecek kurgularıdır. Cumhur İttifakı’nın bileşenleri, bizlere nasıl bir yaşam vaat ettiklerini açık seçik konuşuyorlar. “Aileyi koruma” kılıfına gizlemeye çalıştıkları şey, kadını aile içinde erkeğin insafına terk etmek ve iradesini kırmaktır. “Aile içi şiddet” sadece kaba dayak değildir. Kız çocuklarının hangi yaşta kiminle evleneceğine karar vermekten tutalım, okula gidip gitmeyeceğine, kadınların bir işte çalışıp çalışmayacağına, sokağa çıkıp çıkmayacağına, ne giyineceğine, kiminle konuşacağına, kısacası yaşamıyla ilgili tüm kararların, ailedeki erkekler tarafından alınması ve kadının erkeğe itaat etmesi demektir. Yani yaşamın, kadınların elinden alınması demektir.
Biz kadınlar, yaşamın, ancak özgür iradenin olduğu yerde yeşereceğini biliyoruz. “Jin, jiyan, azadî” sloganı bu hakikatin dile geliş şeklidir. Kadınlar, özgürlüğe, yaşama ve kadın iradesine sahip çıkarak, bu karanlık ittifakı, tarihin çöp sepetine gönderecektir. Kadınlar, tehlikenin farkında ve büyük bir mücadele içerisinde. Kadın düşmanı koalisyona karşı, muhafazakar, dindar kesimden de güçlü bir itiraz geleceğine inanıyorum. Muhalefet partilerinin tamamı bu konuda ağır bir sorumluluk altındadır.
Yeşil Sol Parti, kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesini en güçlü şekilde temsil etme iddiasını taşıyan bir parti olarak kadın düşmanı ittifaka sandıkta büyük bir bozgun yaşatacaktır. Eşit temsil esasına göre belirlenen aday listesi ve kadın seçim bildirgesi ile Yeşil Sol Parti tüm kadınların mücadelesinde ilk adres olacaktır. Yeşil Sol Parti’yle kadınlar kazanacak. Kadınların gücü ve iradesiyle erkek iktidar alaaşağı olacak.
Kandıra F Tipi Cezaevi