Gazi Katliamında asıl sorumluların hala yargılanmadığına dikkati çeken katliam tanığı Ümit Doğan ve Hıdır Karataş, ‘İnsan öldürenler cezalarını çekmeliler. O günden bugüne kadar tüm katliamlarda adaletsizlikler devam ediyor’ dedi
Yadigar Aygün / İstanbul
Kürt ve Alevi yurttaşların çoğunlukla yaşadığı İstanbul Gazi Mahallesi’nde 12 Mart 1995 tarihinde çoğu polis kurşunuyla 22 yurttaş katledildi yüzlerce kişi ise yaralandı. Katliamın üzerinden 28 yıl geçmesine rağmen, katliamın asıl failleri ortaya çıkarılmadı yargılanmadı. Gazi Mahallesi’nde gerçekleşen katliamın faillerinin hala bulunmadığına dikkati çeken Gazi Mahallesi muhtarı ve katliamın tanığı Ümit Doğan, yaşadıklarını anlattı.
Doğan, “Biz Gazi Mahallesi’nde Alevi, Sunni, sağ sol ayrımı yaşamadık. Bütün komşular bir birine saygılı bir yaşam sürüyor. O dönemde bu birlikten beraberlikten rahatsız olanlar düğmeye bastı. Ben 14 yaşındayım. Kahveler tarandı. Halk öz savunma yapmak için sokağa çıktı. Halk ile asker ve polis karşı karşıya geldi. Rast gele halkın üzerine ateş açıldı. Özlem Tunç’u öldü diye çöp tenekesine attıklarını gördüm. Hasan Gürgen’in üzerinde beyaz gömleği vardı ölmüştü. Tahtanın üzerinde getirilmişti. Olaylar biraz yatıştığında gece halama giderken silah seslerini duydum. Cemevinin önünde arkadaşlarımız vurulmuştu. O süreçte gördüğümüz hep, taş, sopa, mermi kurşun… Çok can kaybedildi. Adem Albayrak sivil giyimli polis halkı taradı. Katliamın üzerinden 28 yıl geçti hala failler bulunmadı. Katliam hala faili meçhul. Çözülmedi. İnsanları öldürenler cezalarını çekmemeliler” dedi.
Gazi Mahallesi’nde gerçekleşen katliamın planlanmış, daha önceden hazırlanmış olduğunu söyleyen Gazi Eğitim ve Kültür Vakfı (Gazi Cemevi) Başkanı Hıdır Karadaş, katliamda ağabeyinin yaralandığını söyledi. Türkiye’de gerçekleşen pek çok katliamı hatırlatan Karadaş, “Gazi katliamını anlamak için katliamın öncesine gitmek gerekiyor. Sivas Katliamı, Maraş katliamı, Çorum Katliamı, burada yaşanan katliamlar bir şekliyle o bölgede yaşan insanların göçertilme operasyonuydu. O katliamlardan sonra Sivas, Malatya, Maraş, Çorum ciddi manada boşaldı. O bölgelerin tamamı Alevi kesimi göçe zorlandı. O göç ile beraber insanlar kentlere geldi. Tanıdık eş dost genelde aynı bölgelere geldi. Gazi mahallesi de aslında böyle kuruldu. Gazi Mahallesi kurulurken tamamen dayanışmaya dayalı, tamamen imece usulüne dayalı gençlerin yeni gelenlere ücretsiz ev yapar teslim ederlerdi. Gazi halkı öyle dayanışma içindeydi. Bu birilerini rahatsız ediyorlardı. Gazi katliamından önce belirli karanlık odakların, güçlerin hazırlıkları vardı. Katliamından bir yıl önce toplum üzerinde korku psikolojisi yaratılıyordu. Halk üzerinde bir korkuyu salmak burada Alevi Sünni çatışması yaratmak gibi bir dertleri vardı. Katliamın perde arkası Gazi’den Türkiye’ye bir fotoğraf vermekti” dedi.
Karanlık güçler
Katliam olduğunda Sarıyer’de olduğunu ifade eden Karadaş, “Annem, babam, ağabeyim Gazi’deydi. Ağabeyim topuğundan vurulmuştu ve yürüyemiyordu. Katliamı öğrenince Gazi mahallesine geldim. İlk günler içeri giremedim. Etrafı çevirmişlerdi. Tamamen kitleyi provoke etmek için elinden geleni yaptılar. Karanlık, derin güçler, halkı bu katliamla birlikte Alevi-Sunni çatışması yaratarak halkları ayrıştırmak ötekileştirmek istedi. Aleviler ve Sünniler, birbirlerini korudular. Gazi’de yaşayan insanlar aydınlar, Aleviler Sünniler, devrimciler, demokratlar, bu senaryoya uymadılar. Karanlık güçler, bunu başaramadılar” diye belirtti.
Gazi katliamın üzerinden 28 yıl geçmesine rağmen hala asıl sorumluların yargılanmadığına dikkati çeken Karadaş, dava sürecinde pek çok hak ihlalinin yaşandığını vurguladı. Türkiye’de yaşanan katliamların cezasızlık politikasıyla sonuçlandığını belirten Karadaş, “Burada katledilen canlarımız için hak ve hukukun araması için elinden geleni yaptılar. 1-2 tane göstermelik sorumlu bulundu. Davanın üzeri örtüldü. Adaletsizliğin boyutunu bu davada görmüş olduk. Adalet var desek adalet kelimesine yazık olur. O günden bugüne kadar adaletsizlikler devam ediyor. Madımak, Çorum, Maraş, Dersim, Roboski, Ankara Gar Katliamında gerçekten asıl sorumlular hukukun önüne çıkarıldı mı? Bütün katliamların asıl sorumluların hiçbiri yargılanmadı” diye konuştu.
Karadaş, son olarak ise 12 Mart’a Gazi Katliamı için yapılacak anmaya çağrıda bulundu. Karadaş, “Her yıl olduğu gibi bu yılda Gazi Mahallesi’nde Saat 12:00’ de Cem evi önünde toplanıp canlarımızı anmasını yapacağız. Bütün canlarımızı anmamıza bekliyoruz. Bir daha böyle katliamların yaşanmaması için, bu ülkedeki demokrasinin hukukun, adalet dediğimiz olgunun açığa çıkarılması için birlik ve beraberliklerimizi için tüm canlarımızı anmamıza bekliyoruz” dedi.