Meletî’de Ali Karakuş isimli depremzede oğlunu enkaz altında kalarak kaybediyor, oğlunu defnettikten üç gün sonra ise oğlunun acısına dayanamayan eşini kaybetti. Karakuş şimdi ‘yaşayan ölüyüm’ diyor
Mereş’ta (Maraş) 6 Şubat’te peş peşe yaşanan iki büyük depremin ardından birçok kentte enkazlar olduğu gibi yerde. Meletî’de (Malatya) de, şehir merkezindeki enkazlar olduğu gibi yerinde duruyor. Yaklaşık bin 500 kişinin hayatını kaybettiği Meletî merkez, ilçeler ve kırsal mahallelerde binaların çoğu ikinci depremde yakılırken, kar yağışının etkili olduğu kentte şehir merkezi adeta terk edilmiş bir kent gibi.
Enkaz başlarında farklı kentlerden getirilen jandarmalar bekletilirken, her enkazdan ayrı bir hikaye çıkıyor. Onlardan biri de Wêranşar’dan (Doğanşehir) Ali Karakuş’un hikayesi. Karakuş, ilk depremde oğlunu kaybettikten sonra eşinin kaybını yaşadı.
Yaşadıklarını Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Ahmet Kanbal’a anlatan Karakuş, oğlu Mahmut’un cenazesini defnettikten sonra depremden kurtulan eşi Güllü’yü kaybediyor. Karakuş, “Ben yaşayan ölü oldum” diyerek şöyle devam etti: “Oğlumun ölüsünü çıkardık 3 gün sonra. Annesi de oğluna dayanamadı öldü. Ben de yaşayan ölü oldum. Ortada dolanıyorum işte. 3 çocuğu var, hanımı var. Hepsi ortada. Ne yapacağımızı şaşırdık. Bir gece yattı, ‘oğlum, oğlum, Mahmut, Mahmut’ diyerek öldü Güllü. Bir gece dayandı” diyor.
Karakuş, şimdi Fındık köyünde kaldığını ancak talep etmesine rağmen henüz kendisine çadır verilmediğini aktardı.
MELETÎ