Depremde en çok etkilenen Hatay’da güvenlik amaçlı getirilen korucu ve çetelerin yoğunluğu dikkat çekiyor
Selman Çiçek
Merkez üssü Mereş Bazarcix (Pazarcık) olan 7,7 ve 7,6 büyüklüğünde gerçekleşen ve 10 ilde hissedilen yıkıma neden olan depremin dokuzuncu gününü geride bırakırken birçok kentte arama kurtarma çalışmaları devam ediyor. Soğuk havaya rağmen hala birçok yurttaş enkazın altından yakınların çıkarılmasını bekliyor. Öte yandan depremin üzerinden dokuz gün geçmesine rağmen enkazdan sağ çıkan depremzedelerde bulunuyor. Depremin ilk gününde bu yana yapılan yetersiz arama kurtarma çalışmalarından dolayı halk yer fırsatta ‘burada devlet yok ’diyerek tepkilerini dile getiriyor.
Yaşanan depremden en çok etkilenen kentlerden biri de Hatay, kent yerle bir olurken arama kurtarma çalışması burada da yetersiz. Birçok enkazda halen arama kurtarma ekipleri yokken kentte çok yoğun bir askeri hareketlilik var. Kentte hiçbir noktada polis görmezken neredeyse her köşe başında askeri birlikler var. Hatta kentin araç trafiğinin yoğun olduğu yerlerde ise trafik kontrolünü bile askerler yapıyor.
Kürdistan’dan korucular getirildi
Askeri birliklerin kentte sayıca fazla olması halkta tedirginliğe neden olurken kentte Kürdistan bölgesinden çok sayıda korucuda getirildi. Arama kurtarma çalışmasında hiçbir yetkinliği olmayan korucuların bölgeye neden getirildiği ise bilinmiyor. Dayanışmaya da bir katkıları olmayan korucular, sadece mahallelerde geziniyor. Kentin birçok noktasında görülen korucuların nereden getirildiği bilinmezken çoğunun kendi arasında Kürtçe konuşması Kürdistan’dan getirildiği şeklinde yorumlanıyor.
Bu kamuflajlılar kim?
Kentin birçok noktasında uzun sakallı, askeri kıyafetli insanlar dolaşıyor. IŞİD’lilere benzeyen bu kişilerin neden kentte getirildiği ve kim olduğu bilinmiyor. Türkiye’de askeri birliklerin genelde sakalsız olma zorunluluğu bilindiği için bu güçlerin daha çok paramiliter güçler olduğuna tahmin ediliyor. Yine kendilerine “gönüllü” ekip diyen bir takım insanlara askeri kamuflaj dağıtılmış durumda. Bu kamuflajların neden, ne amaçla dağıtıldığını kimse bilmiyor. Öte yandan kentte bulunan bu askeri birliklere hiçbir şekilde soru soramıyorsun, yanlarında görüntü ve fotoğraf çekemiyorsun. Gazetecileri gördükleri her yerde müdahale edip görüntü almasını engelliyorlar.
Jandarma işkenceyle katletti
Kentte son günlerde bilinçli bir şekilde yağma ve talan haberleri yayılıyor. Fakat görüştüğümüz yurttaşlar, böyle bir olayla karşılaşmadıklarını ifade ediyorlar. Hatay’ın Defne ilçesinde ev taşıyan pikap tarzı aracı durdurarak yağmaladıkları iddiasıyla 3 kişinin linç edilerek katledildiği de gelen bilgiler arasında. Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), deprem bölgesinde yaşanan gözaltı ve işkencelere dair yaptığı açıklamada Ahmet Güreşçi ve Sabri Güreşçi isimli iki kişinin Hatay’ın Büyükburç Mahallesi’nde jandarma ekiplerince gözaltına alındığı, gözaltında ağır işkenceye maruz kalan Ahmet Güreşçi’nin yaşamını yitirdiği bildirildi. Öte yandan ÇHD’li avukatların işlemleri takip etmek ve işkenceyi belgelemek için hazır bulundukları sırada polisler tarafından “sizin de başınıza gelir” denilerek tehdit edildiklerini açıkladı.
Yağma haberleri bilinçli çıkartılıyor
Bugüne kadar 250 bin kişinin göç ettiği kentte, görüştüğümüz birçok insan, bu haberlerin bilinçli olarak yayıldığını, halkın korku ile kentten göçe zorladığına söyleniyor. Bu tür yağma ve talan haberleri ile provokasyon yaparak kenti insansızlaştırarak gerçeği gizlemeye çalışıldığı düşünülüyor. Durumun çok ciddi olduğu kentte depremde yaşamını yitirenlerin sayısının 50 bini geçeceği tahmin ediliyor. Öte yandan kentte birçok işyerinin camlarının kırık olmasını rağmen depremin üzerinden geçen bir haftaya rağmen halkın dükkanlara hiçbir şekilde dokunmadığı görülüyor.
OHAL’den sonra provokasyon arttı
OHAL’in ilan edilmesinden hemen sonra ile kentte sadece yağma provokasyonları değil, askerlerinde birçok provokasyonu oluyor. 11 Şubat günü İskenderun’da depremzedeler için dayanışma yardımlarının geldiği İskenderun Cemevine gelen askerler, kapı önünde giriş çıkışları kontrol etmek istedi. Cemevi yetkililerin askerlere tepki göstermesi ile askerler bölgeden çekildi. Yine depremin yıktığı bazı mahallerle giriş çıkışları kontrol etmeye başlayan askerler, dayanışma için gelen insanları mahallelere girişlerine izin vermiyor.
Cemevleri ve dayanışma çadırları hedefte
Depremzedeleri ziyaret eden HDP’lilerden önce ortada olmayan polis, HDP’nin ziyareti öncesi bölgeye gitmesi, orada ve kimliği belirsiz bir grup tarafından ortamın provoke edilmek istenmesi, HDP’lilerin sağduyusu sayesinde provokasyon boşa çıkarıldı. Öte yandan yardım amaçlı Antakya’da Asi nehri ve etrafında dayanışma çadırları kuran devrimci demokrat gruplar sık sık rahatsız ediliyor. Dayanışma için gelen gönüllüler kısa bir sürede devletin buraya müdahale edeceğini düşünüyor.